ÇETREFİL / GxG

16- B&A OTEL ODASI

...

Selaam :)

Boşta kalınca
'bari bölümü yükleyim' dedim.

YORUMLARINIZI
MUHAKKAK OKUYORUM
HABERİNİZ OLSUN.

Hatta hepsinde olduğu gibi
burada da özellikle
'buraya ne yorum yapacak acaba?'
diye beklediğim insanlar var yine.
Bunu da belirtmeden geçmeyim.

O halde sabah sabah haydin bölüme.

Buyursunlar efenim :)

□■□

Çağın'ın işaret ettiği tarafa dönünce, tuvaletteki kızın yanıma oturduğunu gördüm.

Zaten aramızda çok da olmayan mesafeyi kapatıp, kızın omzuna elimi attım ve kulağına sokuldum.

"Merhaba güzellik..."

□■□

Gözlerimi açtığım otel odasında havanın çoktan aydınlanmış olduğunu fark edip, avuç içlerimin kenarıyla gözlerimi ovuştururken esnememe engel olamadım.

Kaçta yattığımı bilmiyordum ama kolumdaki saat sabahın sekizine az bir zaman kaldığını gösteriyordu o an...

Dirseklerimden destek alarak yattığım yerden biraz doğrulup, etrafıma bir göz atmak için bakınınca, yanımda yatan kızın da tıpkı benim gibi çırılçıplak oluşuna aldırış bile etmedim. Sevişmemizin sonunda ben giyinmeye bile tenezzül etmeden uyuyunca muhtemelen o da buna gerek duymadı sanırım.

Başımın ağrısını umursamamaya çalışarak oturup, gözlerimle odanın içine saçılmış kıyafetlerimin yerlerini olabildiğince tespit ederek, uyuyan devi uyandırmadan yavaş hareketlerle bir kaç dakikadır oturur pozisyonda durduğum yatağın içinden çıktım. ~Kızın şimdi uyanıp 'görüşelim' ayakları çekmesini hiç çekemezdim açıkçası.~

Duş bile almadan, iç çamaşırlarımı odanın farklı ve birbirinden uzak bölgelerinden alıp giyindim ve yüzümü yıkadıktan hemen sonra kıyafetlerimin geri kalan kısımlarını da toplayıp tamamen giyinmeye başladım.

Pantolonumun düğmesini kapatırken, arkamdan "Günaydın.", diyen sese dönüp cevap niteliğinde gülümserken, kızın gerçek sesini ilk kez duyduğumu düşündüm kendi kendime. ~O ana kadar duyduklarım ya mekândaki hafif bağırışları ya da oteldeki orgazm olurken ki inlemeleriydi o kadar.~

"Hemen gidiyor musun?", diye sordu kız uykulu haliyle masum masum.

"Evet.", dedim hiç uzatıp eğip bükmeden. "İşe gitmem gerek."

"Kahvaltı yaparız diye düşünmüştüm.", dedi bu kez. ~İşte başlıyoruz.~

"Ben kalamam ama sen istiyorsan kahvaltını odaya yollatırım.", dedim en son üzerime geçirdiğim ceketimin iki yakasından tutup düzelterek üzerime oturduğundan emin olurken.

"Peki.", dedi çabucak kabullenen bir havayla. "Sana numaramı versem beni geri arar mısın?", deyip benden cevap almayınca, neden böyle söylediğini açıklama ihtiyacı hissedip yeniden konuşmaya başladı. ~Sanki nedenini bilmiyorum!~ "Çok güzel bir geceydi. Yeniden seninle bir gün geçirmek isterim."

"Gerçekten güzel bir geceydi.", diyerek onu onayladım. Uyku sersemliğim geçtikçe daha çok sahne hatırladım çünkü. ~Hakikaten de öyleydi.~ "Ama hepsi dün gecede kaldı. Her ikimiz de kendi yolumuza baksak iyi olur.", dedim bütün dürüstlüğümle. ~Ceylin'le de böyle bir geceyle başlamıştık ve ben yıllarca ondan kurtaramadım kendimi, bu yüzden bunun bir yenisini ya da benzerini yaşamak istemiyordum açıkçası...~