...Selaam :)
Taşlar yerine oturuyor yavaş yavaş.
Kota hâlâ 300.
İsteyince oluyor
hatta geçiyormuş bile demek ki?Buyursunlar efenim :)
□■□
"Begüm bu ne demek oluyor?"
"Ne, ne demek oluyor amca?"
İşler iyice sarpa sarıyor.
~ALLAH KAHRETSİN.~
□■□
"Bunu sana kim gönderdi amca?", diye sordum.
"Nerden bileyim ben? Ne demek oluyor bu. Bana hemen bunu açıkla.", dedi Atalay amca.
"Amca bana biraz müsaade et. Sana her şeyi gelip yüz yüze anlatacağım.", dedim aklıma gelen ilk zaman kazanma cümlesiyle. "Sanırım büyük bir oyuna geliyorum.", derken aklının biraz olsun karışmasını istedim o an açıkçası.
Atalay Talay beni hiç duymamış gibi, "Akay'ı da aradım açmadı telefonumu. Bana bunu açıklamak zorundasınız. Her ikinizde...", dedi burnundan soluyarak.
"Açıklayacağım amca. Sadece senden biraz zaman istiyorum. Lütfen.", dedim çaresizce. Bu çaresizliğim benim için değil, yine Akay yüzündendi. Atalay amcanın öğrendiğini bilmesi her şeyi daha da bombok bir hale getirecekti çünkü Akay için. ~Sanki hiç boktan değilmiş gibi...~
"Zaman mı istiyorsun? Al sana zaman! Bugün akşama kadar vaktiniz var. Akşam evime geleceksiniz.", dedi ve telefonu benden cevap bile beklemeden kapattı.
Suratıma kapanan telefona öylece bakıp kalırken, Yarkın'ın elini gevşek bir yumruk yaparak ağzının üstüne doğru kapatır gibi kaldırıp inanamazmış gibi, "Oh hoh hoooğğ...", dediğini duydum. ~Kahkahayla karışık şaşkınlık tepkisi bu.~ "Demek babama kadar sıçrattı işi haa? Vay vay vay... Ceylin'e bak sen... Bu kadar yükseleceğini ben de tahmin etmemiştim."
"Başından beri biliyordun değil mi?", diye sordu Çağın tiksinerek Yarkın'a bakan yüz ifadesi aynı anda 'ben biliyordum' derken.
"Yanılıyorsun abicim.", dedi Yarkın, Çağın'a dönüp. "Başından beri Begüm ve Akay'la bir derdi olduğunu biliyordum ama ne yapacağını bilmiyordum. Dün bana Begüm kendi ağzıyla söyledi fotoğrafları. Ben de akşam ona sorup öğrendim."
"Senin hiçbir şeyden haberin yok yani öyle mi? Hiçbir suçun yok? Begüm ve Akay'la da bir derdin yok.", dedi Çağın suratında 'sen onu külahıma anlat' ifadeleri dolaşırken.
"Yoo. Ben sadece elinizin altında dolaşanlara daha rahat ulaşmasını sağladım o kadar. Ayrıca benim derdim hep seninle oldu biliyorsun sevgili babamın tek kıymetli oğlu. Onun derdi Begüm'ü geri kazanmak, benim derdim de senin gerçek yüzünü babamın görmesini sağlamaktı o kadar.", deyip bir an duraksadı Yarkın. "Aslına bakarsan benim artık bir şey yapmama da gerek kalmadı galiba. Begüm'ün eşcinsel olduğunu bilip bunu senelerdir babama söylememen seni fazlasıyla onun gözünden düşürecek.", deyip yeniden gülümsedi ve göz kırptı. "Aferin Ceylin'e. Bir taşla iki kuş."
"Ceylin bir şizofren Yarkın. Ya da bipolar, bilmiyorum. Bildiğim tek şey normal bir psikolojisi olmadığı...", dedim araya girerek. "Bunu çok geç fark ettim ama öyle. Seni sadece kullanıyor anla bunu artık. Tek düşündüğü kendisi ve kendi konforu. ONUN DERDİ BEN BİLE DEĞİLİM.", dedim ve fazlasıyla yıpranmış sinirlerime bir kez daha hakim olmaya çalışarak yeniden sesimin kontrolünü yaptım. "Lütfen sonradan pişman olmadan bana Ceylin'in elinde başka bir şey varsa söyle."
![](https://img.wattpad.com/cover/321519707-288-k690538.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇETREFİL / GxG
Romance☆ TAMAMLANDI ☆ _____+18_____ İki kadın düşünün... Ayakları yere sağlam basan güçlü kadınlar. İkisi de keçi gibi inatçı, ikisi de dik karakterlere sahip. Ve her ikisi de hatalar yapmaya müsait. BEGÜM BELÇİN UZBAY vee AKAY AYTÜRK Bazen kızgın, baze...