Özel Bölüm

31.8K 1K 349
                                    

Telefon açıldığında beni bomboş ekran karşıladı. İçinde farklı bir yazılım olduğunu anlamıştım, arayüzü ne Android telefonlar gibiydi ne de iPhone'a özgü semboller falan vardı. Menüye girdiğimde bir avuç uygulamayla karşılaştım, WhatsApp da aralarındaydı. Bildirimlerin kapalı olabileceğini düşünerek uygulamaya girdim ama orası da boştu. Saat gece yarısını geçmişti fakat Alparslan hala aramamıştı.

"Hıh!" diye söylendim ekrana bakarak. "Arasan da açmam zaten..."

Bırak telefonu açmayı, kalkıp bizzat gelse kapıyı bile açmazdım. Hatta belki de telefonu kapatıp uyumalıydım. Saat gece yarısını geçmişti, arayacak adam çoktan arardı zaten.

Elbette yapamadım. Elimde telefonla oturduğum yerde kendimi arkaya atarak sırtüstü devrildim yatağa. Bacaklarımı havaya kaldırıp duvara yaslarken bir yandan da merakla menüyü kurcalıyordum. Tamam aramamıştı ama belki de mesaj atmıştı bana. Bildirimler kapalıysa görmemiş olabilirdim.

WhatsApp'a girdiğimde cevabımı aldım. Mesaj falan atmamıştı. Bu saatten sonra da atmasındı zaten. Öfkeyle dudağımı dişleyerek ayarlara girip son görülme, okundu, iletildi ne kadar bilgi varsa hepsini kapattım. Gerizekalı herif...

Gerçi mesaj atmamış olması, telefona bir mesaj bırakmadığı anlamına gelmiyordu. Not defterine güzel bir şeyler yazmış olabilirdi mesela. Veya hiç değilse bir hayırlı olsun mesajı?

Hayır, yazmamıştı. Galeriye fotoğraf da koymamıştı. Öğlen telefonun yanında gelen seferberlik emrinde üstüne basa basa sadece WhatsApp kullan dediği halde normalden mesaj atmış olabileceğini bile hesaba kattım. Fakat orası da alabildiğine ıssızdı. Aramasını beklerken acaba neden bunu seçti diye düşünüp teori üretebileceğim bir ana ekran resmi bile koymamıştı telefona! Simsiyah bomboş ekranın açık olduğunu gösteren tek şey üstteki saat, şebeke, mobil veri sembollerini içeren şerit—

Mobil veri sembolünün yokluğunu fark edince duraksadım. Ekranı aşağı kaydırdığımda hakikaten de inaktif durumda görünüyordu. Sırf bu yüzden heyecana kapılıp tekrar hayal kırıklığı yaşayacak kadar aptal değildim elbette. Sembolü aktifleştirdiğimde tam da beklediğim gibi ekrandaki boşlukla bakıştım.

Sonra bildirim kutucuğu ardı ardına açılmaya başladı.

Ayşe ablam odada olsa verdiğim tepkiyi görünce cringe komasına girip kendini camdan atardı muhtemelen. Bildirimleri görünce dudaklarımdan saçma sapan bir sevinç sesi fırladı. Bacaklarımı duvardan ayırıp kollarımla birlikte havada çırparak sevinç dansı yapmaya başladım. Sonra bakışlarım duvardaki boy aynasına takılıverdi. Bezi değiştirilen bebekler gibi debelendiğimi görünce bu kez utanç yüklü bir ses çıkararak yan dönüp yüzümü yastığa gömdüm.

Utancımın dinmesi çok uzun sürmedi, veya merakım daha baskın geldi. Başımı yastıktan kaldırıp sırtüstü döndüm yeniden. Bacaklarımı havaya kaldırıp duvara yasladıktan sonra telefonu elime aldım. Ekranı açıp WhatsApp'a girdiğimde yabancı bir numaradan gelen 19 arama ve 37 mesaj vardı. Yirminci aramanın gelip gelmeyeceğini bilmediğim için önce mesajlara girdim.

Kırk üç dakikadır bu telefonla sana atacağım ilk mesaja karar vermeye çalışıyorum. Bir önerin var mı?”
(10:54)

Sanırım yok. Belki de henüz telefonu açmadın.
(10:57)

Bu arada notu yazdıktan sonra güvenlik amaçlı telefona son bir kez format atmıştık. Rehberdeki numaralar silinmiştir, zaten senin numaran da şu an sadece bende var.
(11:12)

EderleziHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin