Saçımı düzelttiğimi gördü.
M- Tahminen ne zaman hazır olursunuz acaba?
W- Altı üstü kendime bakıyordum.
M- Kendine düştün di mi?
W- Hayır, o kadar da güzel olduğumu düşünmüyorum.
M- BUNDAN GERÇEKTEN EMİN MİSİN?
W- Evet.
M- Güzelliğini fark etmen için ne yapmalıyım?
W- Şey..
M- Anladım.
Yaklaştı, öptükten sonra saçımla oynamaya başladı.
M- Çok yumuşak..
Bir anda karnım ağrımaya başlamıştı.
W- Augh..
M- İyi misin?
Moralini bozmamak için ona belli etmemeliydim.
W- E-evet.
Ağrı çok şiddetliydi. Zar zor duruyordum.
Yüzüne bakmamaya çalışıyordum. Ama garip davranışlarım Mike'ın gözünden kaçmamıştı.
M- Bence iyi değilsin.
W- D-dedim ya. İyiyi- ah
M- Bir sıkıntı var söyle bana.
W- Sadece basit bir karın ağrısı.
M- Hiç de basit bir şey gibi durmuyor.
Aslında haklıydı. Normalden çok daha fazla ağrıyordu. Kucağına alıp salona indirdi ve beni koltuğa koydu.
M- Biraz uzan sana bir şeyler hazırlayacağım.
Öpüp mutafağa gitti ve bir şey kaynatmaya başladı.
Ağrıdan ölüyordum.
Elinde bir bardakla yanıma geldi.
M- Bu çayın ağrı kesici etkisi varmış.
W- Umarım öyledir hiç olmadığı kadar çok ağrıyor.
Bardağı elinden alıp çayı içmeye başladım.
Beni izliyordu.
Biraz olsun ağrımı hafifletmişti.
W- Daha iyiyim.
M- Süper! O halde biraz daha dinlen ve sonra film izleyelim.
Bu fikri sevmiştim. Yeniden uzandım ve 10-15 dakika sonra ağrı tamamen geçmişti.
Mike filmi açıp yanıma geldi. İzlerken birden elektrikler kesildi. Küçük bir çığlık attım.
M- Yoksa karanlıktan korkuyor musun?
W- Ne alakası var? Bir anda gidince şey oldu işte..
M- Tabi tabi.
dedi gülerek.
Bir süre elektriklerin gelmesini bekledik. Mike bir mum yakmıştı. Odayı çok az da olsa aydınlatıyordu.
Dışarıdan sertçe cama çarpan ağaç dalının sesini duyunca panikle Mike'ın kucağına zıpladım.
M- İşte şimdi güvendesin.
Gerçekten öyle hissetmiştim.
W- Aslında karanlıktan korkuyorum.
M- Belli oluyor. Ve sanırım bundan sonra ışıkları hiç açmayacağım.
Yüzünü göremesem de bunu söylerken sevindiğini hissedebiliyordum.
Yine de ona fazla umut vermek istemiyordum.
W- O kadar emin olma.
diyip kucağından inmeye çalıştım ama bırakmadı.
W- Hey bıraksana.
M- Bırakamam.
Gerçi inmeyi istediğim pek söylenemezdi.
Koltuğa oturdu ve rahatça kucağına yattım.
M- Hmm bunu sevdim!
Bir süre sonra elektrikler geldi ve Mike mumu üfleyerek söndürdü.
W- Sanırım artık kalkabilirim.
M- Biraz daha yatsan?
W- Elektrikler geldi işte Mike. Gerek yok.
diyip koltukta doğruldum.
Hala ona yakındım bu yüzden fazla bozulmadı.
W- İstersen yarın bunu tekrarlayabiliriz. Bu sefer sen benim kucağıma yatacaksın.
M- Senin kucağında yatmak mı? Harika!
Onu öptüm ve filmi açıp izlemeye devam ettik.
