Sakinleştiğimde sessiz bir şekilde duvarı izliyordum.
Mike ağlamaya başladığımdan beri kitli kapıyı tıklatıyor kısık çıkan sesiyle yalvarıyordu.
M- N-nolur aç artık, açıklayacağım.
W- Ne anlatacaksan o kıza anlat. Çünkü artık benimle işin bitti!
dedim bağırarak.W- Bu sefer affetmeyeceğim. Affedince ne olduğunu gördük.
Sesim hala ağlamaklı çıkıyordu.
M- Bir kere dinlesen-
W- HEP DİNLEDİM ZATEN! DAHA FAZLA DİNLEMEYECEĞİM.Sesler kesildi. Kapıyı açtığımda Mike yoktu.
Aşağı baktığımda koltukta oturmuş hapşıra hapşıra kitabımı okumaya çalıştığını gördüm. Ama hiç kitaba odaklanmış gibi değildi. Boş boş bakıyordu.
Tekrardan odama girip kapıyı kapattım ve yatağa uzandım. Mike olmadan uyumaya alışmalıydım. Arkadaş olduğumuz zamanlardaki gibi.
Eski anıları düşünürken aşağıdan Mike'ın çığlığını duydum. Ama umursamadım, o kendisi halledebilirdi. Fakat hala susmamıştı. Sinirlenip aşağıya indim.
W- Ne oluyor burda!
M- O-orada örümcek var.Kahkaha atmaya başladım.
W- Mike Wheeler, örümcekten korkuyor mu? Hiç güleceğim yoktu!
M- KORKAMAZ MIYIM, HEM İŞİNE BAKSANA SEN NİYE GELDİN?
W- APTAL ÇIĞLIĞIN YÜZÜNDEN İNMEK ZORUNDA KALDIM. ŞİMDİ DE GİDİYORUM SESSİZ OL!Yukarı çıktım, odama girecekken Mike'ın aşağıdaki parkeye vurmasıyla yerimden zıpladım.
W- YETER ARTIK YİNE NAPIYORSUN!
M- ÖRÜMCEĞİ ÖLDÜRÜYORDUM.
W- DAHA SESSİZ ÖLDÜREMEZ MİSİN?
M- HAYIR!
W- İYİ! BİRAZ DAHA SES YAPARSAN SONUN ÖRÜMCEKLE AYNI OLACAK! *Ah bu çok mu ağır oldu?*
M- Peki.
dedi sessizce.Odama geçip onu dememeli miydim acaba diye düşünmeye başladım. Bir yandan da hak ettiğini düşünüyordum.
Uzun süre ses yapmadı. Ama bir şey yapmadan asla duramazdı.
Bunun üzerine aşağı indim, gitmişti. Sehpadaki notu gördüm.
"Öncelikle seni üzdüğüm için binlerce kez özür dilerim. Seni bir daha rahatsız etmeyeceğim. Fakat işin aslını bilmiyorsun ki anlatsam da inanmayacağına eminim. Ama yine de son bir şans istiyorum. Sonra beni istediğin gibi bırakabilirsin ve bir daha yüzümü bile görmezsin. Ama lütfen yarın mutlaka söylediğim saatte parkın orda ol. Artık benden nefret etsen de hala seni seviyorum♡"
Hiç gidesim yoktu ama onu son kez göreceğim için gitmeye karar verdim. Herkes son bir şansı hak ederdi.
Uyumadan önce kendime bir kahve yapıp içtim.
Normalde olsa heyecandan öldüğüm için uyuyamazdım ama o gün hiçbir şey hissetmemiştim.
Uzun süre sonra ilk kez Mike olmadan uyumuştum.
Ertesi gün uyandım ve normal bir şekilde kahvaltımı yaptım.
Tıkındıktan sonra hiç acele etmeden üstümü giyindim ve yeni bir kitaba başladım.
Biraz okuduktan sonra saate baktım, birazdan Mike'la buluşacaktım.