34

62 7 49
                                    

*AĞAĞAĞĞA ÖNCELİKLE FANARTLAR MÜQ
NEYSE BAŞLIYOM*

Durağa giderken bir adam arkamızdan seslendi. O sırada Mike yanağımı öpüyordu.

Ziya Selçuk- Hey bakar mısı- SİZ NAPIYORSUNUZ ÖYLE!

Adam resmen bizi öldürmeye geliyormuş gibi koşmaya başladı.

W- MIKE KAÇ!

Hızlıca koşmaya başladım, Mike hala bekliyordu.

W- NAPIYORSUN SEN?

Adam benim üstüme koşuyorduki Mike onun bileğini yakaladı ve durdurdu. Ben ise her zamanki korkaklığımla onun beni kurtarışını izliyordum.

M- Ona dokunamazsın.
ZS- SANA MI SORACAĞIM?

Mike sinirle iç çekip cevap verdi.

M- EVET BANA SORACAKSIN! ŞİMDİ BURDAN GİTMEZSEN BU KADAR NAZİK OLMAYACAĞIM.

Mike adamın kolunu bıraktı.

Adam uzaklaşırken elinde meyve suyu olan bir kız yanımıza geliyordu.

*Bi bitmediniz aq*

Kız- Ya böyle iğrenç bir eşcinsel olup kimse tarafından sevilmemeye devam et, ya da benim gibi bir güzelliğe sahip ol.
dedi bana yaklaşarak.

Mike yanımıza geldi.

M- KİMSE TARAFINDAN SEVİLMEMEK DERKEN?
K- Yalan mı? Kimse sizi desteklemiyor işte.
M- O insanlar umrumuzda değil ve sen de değilsin.
K- MADEM UMRUNUZDA DEĞİLİM BUNU YAPMAMA BİR ŞEY DEMEZSİN HERHALDE.
diyip meyve suyunu üzerime döktü.

M- YETER GİT BURDAN ARTIK!
K- ZATEN SİZİN GİBİLERİNE HARCAYACAK VAKTİM YOK.
dedi ve gitti.

W- Bu-bu ne zaman bitecek..?
M- Üzgünüm ama ömür boyu bile sürebilir.
derken beni kolunun arasına aldı ve yürümeye devam ettik.

W- Ama bizim bir suçumuz yok!
M- Gel de bunu insanlara anlat.
W- Yaşama sevinci bırakmıyorlar..
M- Onlar bizim hayatımızı mahvettiği sürece biz de onlarınkini mahvedeceğiz.
W- HAYIR BUNU SEN YAPACAKSIN ÇÜNKÜ BENDE O GÜÇ YOK!
M- Tabiki var sadece kullanmayı bilmiyorsun.
W- Demek öyle, o zaman durağa gittiğimizde biri bir şey derse beni savunma böylece gerçekten gücümün olup olmadığını öğrenebiliriz.
M- Tamam, nasıl olsa sana bir şey yapamayacaklar.

Durağa geldiğimizde bizimle yaşıt bir çocuk Mike'ın yanına gitti.

Çocuk- Merhaba, siz nesiniz?
M- İnsan.
Ç- Fakat normal bir insan bu şekilde davranmaz.
M- O nedenmiş?
Ç- Etrafına bi bak, hiç sizin gibi biri var mı? Yok çünkü siz normal değilsiniz.

Tüm cesaretimi toplayıp yanlarına gittim.

W- P-pardon ama burda normal olmayan birisi varsa o da s-sensin.
Ç- Vaay bu da ne? Oyuncak bebek mi!
W- B-BİZİ RAHAT BIRAK!
Ç- E-EMREDERSİN O-OYUNCAK BE-BEK.
dedi dalga geçerek.

Mike gururla kendimi savunmamı izliyordu.

O sırada çocuk ani bir hareketle yüzüme yumruk attı ve kenara gitti. Burnum kanıyordu ve bu en sevmediğim şeylerden biriydi.

Hızlıca duraktan ayrıldım ve çok uzak olmasına rağmen eve yürümeye başladım.

Mike peşimden geliyordu.

M- WILL!
W- HEP BENİ BULUYORLAR BIKTIM ARTIK!
M- DUR, NOLUR!

En sonunda elimi yakaladı ama umursamadan yürümeye devam ediyordum.

M- Cidden eve kadar yürüyecek misin!
W- EVET, İSTEMİYORSAN GELMEYEBİLİRSİN! KENDİMİ SAVUNABİLİYORMUŞUM İŞTE, ALTI ÜSTÜ BİRKAÇ YUMRUK DAHA YERİM.
M- Bu olmayacak.
W- Sana söylemiştim, kendimi savunacak gücüm bile yok gördün işte!

Yolun kenarındaki duvarın üstüne oturdum, Mike da yanıma geldi.

W- Keşke normal biri olsaydım.. Farklı olduğun zaman bir hata gibi hissedersin.
M- Normalsin zaten.
W- Hayır değilim, ve olamayacağım.

Mike yavaşça kanayan burnumu kıyafetinin kenarıyla sildi.

W- AH!
M- Üzgünüm! Eve gidip burnunu tedavi etmeliyiz. Bunları düşünmeyi bırak üzülmeyi hiç hak etmiyorsun.

Duvarın üstünden atladı ve beni de kucağına alıp indirdi.

M- Ayrıca bu benim hatam. İçindeki gücü görmek istemeseydim şu an bu halde olmayacaktın.
W- Olacaktım.

Yavaşça sarıldı ve yürümeye devam ettik.

Eve 1 saat sonra gelebilmiştik.

Autumn Stars✨BylerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin