18 Aralık 2018
"Oğlum kız çok güzel lan." Her zamanki yerimizde - Caffe Nero - oturuyorduk, Jaehyun bize aşık olduğu kızı anlatıyordu. "Ama ben sizin bildiğiniz erkeklere benzemem. Sadece güzelliği için aşık olmadım, harika biri. Sesi, yürüyüşü, bakışları, her şeyi harika."
"Kim bu?" Taehyung onun bu hallerine sırıtıyordu, aynı şekilde ben de. Heyecanlı heyecanlı kızı anlatması komikti. Ondan bahsederken gözlerinin içi gülüyordu.
"Konservatuvar bölümünden, Park Chaeyoung, hani şu hafif uzun, sarı beline kadar gelen saçları olan kız. Görmüşsünüzdür belki."
Lalisa'nın arkadaşlarından birini anlatıyordu. Gerçi pek de emin değildim ya, onun çok arkadaşı vardı bense daha onu ve etrafındaki kişileri pek tanımıyordum.
Jaehyun hafifçe masaya yaklaştı, "Gençler, onlar geliyor. Doğal davranın." sonrasındaysa arkasına yaslandı.
Taehyung'un kahkaha atmaya başlamıştı. "Biz anormal miyiz?"
"Senden şüpheliyim." dedi Jae susması için kaşlarını çatarken. Taehyung susmayıp daha da gülmeye başlayınca Jaehyun dizine yapıştırmıştı bir tokatı.
"Hey Kook!" İsmimi duymamla arkamı döndüm. Bana doğru gelen bir Lalisa ve Jaehyun'un aşık olduğu kız geliyordu. Bunu hiçbirimiz beklemiyorduk açıkcası. Onlara sırtımı döndüğüm ikilinin gözlerini irileştirerek bana baktıklarına emindim. Hatta Taehyung'un "Kook ha?" diye mırıldanışını bile duymuştum.
Masamızın yanına varmışlardı hızlıca. Sandalyemin sırtına tutundu. "Selam çocuklar."
Chaeyoung'un da Jaehyun'a gülümseyip hafifçe kafasıyla selam vermesi dikkatimizden kaçmamıştı.
Lalisa da selamından sonra bana dönmüştü. Sorar bakışlarımı ona gönderdim. Sandalyenin sırtını daha sıkı tutup bana eğilmişti sanki. Bu hareketiyle yüzünün etrafından sarkan saçları ilgi alanıma girmişti anlığına.
"Noel balosunda ne giymeyi düşünüyorsun?"
Bırak baloda ne giyeceğimi noelin yaklaştığından bile haberim yoktu. Masadan telefonumu almış, kilit ekranından tarihe bakmıştı. Tam bir hafta sonra noel vardı sahiden.
"Düşünmedim. Klasik siyah takım giyerim muhtemelen."
Cevabımla yüzünde bir gülümseme oluşmuştu. Özellikle bunu söylememi bekliyormuş gibiydi.
"Kıyafetini ben hazırlayabilir miyim?"
Geçen gün bunu konuşmuştuk ama sadece şakalaştığımızı sanıyordum. Şimdi ise gerçekten bunu soruyordu.
Şaşkın suratımla öylece kalakalmamla onu bekletmiştim. "Ne dersin?"
"Olur, yapar mısın gerçekten, yapabilir misin?"
Kaşlarını çatıp bir adım uzaklaşmıştı. "İnanamıyorum, güvenmiyor musun yeteneklerime?"
Hızla başımı sallamıştım. Lalisa, hocalarının gözdesi bir öğrenciydi. İyi bir iş çıkaracağına adım gibi emindim, ben bunu gerçekten sorduğunun etkisi altındaydım hâlâ. "Yok yok, yani seni yormak istemem."
"Saçmalama bundan keyif duyacağım. Aklımda bir şeyler var ama daha kesinleştirmedim. Çizimi yaptıktan sonra beden ölçülerini almalıyım, telefon numaranı verebilir misin?" Pantolonunun arka cebinden telefonunu çıkarmış, ekranı açmış, bana uzatmıştı. Telefon numaramı yazdıktan sonra "sonra konuşuruz o zaman." diyip hızlıca gitmişti. Ve ben az önce ne yaşadığımın farkında değildim. Lalisa Manobal bana kıyafet tasarlayacaktı, son zamanlarda nabzımı hızlandıran, nefes alış verişlerimi düzensizleştiren kadın.
"Vay tasarımlar, noel partileri..." Jaehyun dalga geçercesine konuşmaya başladığında gerçek dünyaya dönmüştüm sanki. "Ya Kook, Lalisa'ya söyler misin bana da kıyafet tasarlayabilir mi~?" Taehyung da katılmıştı. İkisi birlikte çok çekilmez oluyorlardı, onlarla olan arkadaşlığımı sorguluyordun adeta. "Kook~"
"Kesin sesinizi." Onlara çıkışmıştım ama bir fayda etmeyecekti, bununla uzun bir süre dalga geçeceklerdi. Hatta beni her gördüklerinde 'Kook' diye peşimden bağıracaklardı. Onları tanıyordum ve neye maruz kalacağımı da iyi biliyordum.
Yanı sıra Kook diye hitap etmesi garipçe bir şekilde kulağa hoş gelmişti.
Jae arkasına yaslandı sitemle. "Ya ben geliyorum burada tuvalete kaç kere gittiğime kadar her şeyi anlatıyorum, paşamızın kimlerle aşk yaşadığından haberimiz olmasın."
"Ne aşkı be?"
"Yanmışsın bitmişsin Kook!" İkisi birlikte kahkahalarından kafeyi inlettiler, bense sadece ortadan kaybolmak istiyordum.
Taehyung, Jaehyun'u dürttü. "Kıza bakışlarını gördün mü?"
"Abi ya kız herkese böyle ya da Jungkook'a karşı o da boş değil." Jaehyun aramızda ilişki yorumları ile meşhurdu ve buna bir tanı koymasa şaşırtırdı. Herkesi herkesle yakıştırır, aklında kurduğu çiftleri kesin çıkıyorlar diye gelir bize anlatır.
"Ya siz gerçekten salaksınız! Sadece fiziğimi beğendiğini ve bir ara benim için bir şeyler çizmek istediğini söyledi ama tamamen şakalaşmıştık. Yoktu daha önce bir şey."
"Gördün mü Taehyung, Jungkook'un fiziğini beğenmiş." Jaehyun Taehyung'a dönünce o da beni umursamamış Jaehyun'a dönmüştü. "Olmuşlar bunlar Jae." Jaehyun sırıttı ben oflayıp başımı arkaya atarak. "Olmuş olmuş."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
cemetery of oceans
Fanfiction"Arkanda bıraktığın kokunla yetinemiyorum sevgilim." Lalisa Manoban Üniversite son sınıf öğrencisiyken bahar şenliğinde yaşanan kaza sonucu hayatını kaybeder.