Seni olduğun gibi...Seviyorum!!
"
Kalbi kırık bir insanın kanatları da kırık olurdu. Çoktan kırılmış kanatlarımı yıllar sonra kullanmaya çalışmak aptallık gibi geliyordu ama yine de ona inaniyordum, güveniyordum. Kırık kanatlarla uçmayı deneyecek ka...
"Hyung sonunda kendi bedenine geçebildin ama çekimleri bir süre daha ertelemek zorundayız."
Hoseok'un söylediği şey beni bir gram bile şaşırtmamıştı. Sözde başrol olacak kızın kaprisleri bir türlü bitmek bilmediği için uzayıp duran bir sürece girmiştik ve cidden bitmek bilmiyordu. Çekimler sırasında da bu kadar kapris yapacaksa diziyi ancak üç yılda bitirirdik ama bu yapımcının bileceği şeydi.
Derin bir nefes alarak arkama yaslandım. Bir yandan ağzımdaki yemeği çiğnerken omuz silktim.
"İstedikleri kadar erteleyebilirler." Dolu ağzımdan yarı anlaşılır çıkan kelimelerin ardından bana doğru eğildi.
"Nedenini sormayacak mısın?"
"Ne diye soracakmışım?"
"Kariyerin çünkü.?"
"Yerim kariyerini lan. Günler sonra kendi bedenime döndüm, gerisi umrumda değil." Aslında umrumdaydı ve tabi ki bu yüzden konuyu iş hayatına çekmiştim ama bu saatten sonra uzayacak diye üzülmenin bir manası yoktu. Zaten her şey sürekli bir karmaşa içindeyken içinde bulunduğum anın tadını çıkarmam gerekiyordu..
Uyandığımdan beri yaklaşık iki saat geçmişti ve iki saattir kendi bedenimdeydim... Bu mükemmeldi. Her yerim tam tamına buradaydı ve şu an için umrumda olan tek şey buydu.
Kendi bedenimde olmanın bir sürü güzel tarafı vardı. En güzel tarafı ise istediğim kadar yemek yiyebiliyor olmaktı.
Su içsem bile doyan bir midemin artık olmaması hayal ettiğimden bile güzeldi.. Önümdeki pilavı ağzıma bastığım zaman göz devirdi Hoseok, bir yandan da her zaman olduğu gibi gülüyordu.
"Yersin tabi. Kariyeri de yersin.. Elinde olsa beni bile yersin."
Omuz silkerek önümdeki yemeğe döndüm. Şu anda umrumda olabilecek tek şey bedenimdi. Yıllar sonra evime dönmüş gibi hissediyordum. Her bölgeme ayrı bir özlem duyuyordum resmen. Uzun boyumla ve kaslı yapımla çocukları pataklamaya çalışmak narin ve ufacık bir kız bedeninde yapmaktan çok daha kolaydı ve günler sonra bunu yapmak için can atıyordum.
Çok şükür tanrım. Artık arkadaşlarıma cüce gibi bakmak zorunda değilim.
"Dalga geçme de bana yemek getir."
"Mideni patlatacaksın hyung!" Jungkook'un dediğine karşılık iç çektim.
Bakışlarımı görünce iç çekme sırası ona gelmişti. Bu sırada Hoseok yavaşça(!) omzumu dürttü.
"Jungkook haklı, uyandığında beri yemek yiyorsun!!"
Kısa bir an düşündüm. Evet biraz haklı olabilirdi. Şaşırdığım ve sevindiğim dakikalar dışında genel olarak yemek yemiştim. Çocuklara sarılmış sonra yeniden yemek yemiştim.
Ardından bir güzel içmiştim ve yeniden yemek yemiştim...
Woah ne de çok yemiştim!!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.