Karanlık bir gece olması işime yarayacaktı içinde olduğumuz durumdan kurtulmanın tek bir yolu vardı, o da ateş'in babasını öldürmek. O gece babam geçirdiği kalp krizi sonucu hastaneye yatırılmıştı. Sabaha kadar başında beklemiştim bunu ona en yakın arkadaşı dediği adam yapmıştı. Öncelikle ortaklıkla başlayan dostlukları zamanla daha iyi bir hal almıştı. Ikiside büyük bir şirketin ortağıydılar. Hem itibarları hem de işi onlar için çok önemliydi. Ateş'le çocukluk arkadaşıydık o zamanlar aramızda hiçbir sorun yokken büyüdükçe daha çok sorunla karşılaşmış ama her seferinde beraber üstesinden gelmiştik. Babamlarin
Düzelemeyen işleri ve gittikçe battıkları borçları. Psikolojik olarak ikiside pek iyi sayılmazdı babam beni başa getirmek istediğinde kemal amca bunu kabul etmemişti. Aralarında büyüyen tartışmalar gittikçe aile içlerine kadar yansımıştı. O zamanlar çok fazla anlamıyordum fakat babamın beni başa getirmek istediğini biliyordum. Ateş biraz eğlence peşinde olduğundan babamın ona pek güveni yoktu kemal amca her ne kadar düzeleceğini söylese de ateş hep aynıydı. Ateş'le aramızda bunu pek sorun etmezdik ikimizde her şeye rağmen aramızda olan meseleleri halledip çözüme kavuştururduk taki mesele başka olunca. Lavin'le nişanlamıştık daha çok babamın isteği üzerine, bunu istemişti çünkü bize, ailemize yakışır bir kız olduğunu söylerken ona içten içe inanıyordum. Babamın sözü benim için önemliydi. Hayatıma kimseyi almamıştım bugüne kadar. Onun izinden gitmemi söylüyordu fakat ayırt edemediğim doğru ve yanlışları artık seçebiliyordum. Lavin'i küçüklükten beri tanıyordum aynı okulda okumamıza rağmen çok fazla yüz göz olmazdım. Yurt dışına okumak için gittiğimde onlar ateş'le burada ankarada kalmıştı. Geri döndüğümde babam sorumluluk almamı ve artık işleri yavaş yavaş bana bırakacağını söylüyordu. Yaşım ilerledikçe artık bir şeyleri kabulleniyor farkına varıyordum. Hayatıma lavinden önce hiçbir kadın almadım daha doğrusu o mertebeye erişecek biri hiç olmamıştı. Bu gece aklıma koyduğumu yapacak ateş'in babasından kurtulacaktım. Akşamları şirketten geç çıkardı, ben o gece bulamamıştım. Tekrar hastaneye döndüğümde yağmur epey bastırmıştı yavaşça kapıyı açıp odaya girdiğimde annem koltukta uzanmış, babam da uyuyordu. Onları orada bırakıp dışarı çıktım. Melis'in bundan haberi yoktu hassas bir kişiliği olduğu için ona söylememiştik. Lavin'le beraberdi, lavin'le ayrılığımızın sebebini bir tek melis biliyordu.
Ikisi aynı yaştaydılar. Lavin'le nişanlandıktan üç ay sonra ateş yurt dışından dönmüştü. Bu olayı hoş karşılamamıştı ona söylemediğim için bir sürü laf yemiştim. Aile arasında gerçekleştirdiğimiz bu nişanın benim için pek bir önemi yoktu ben sadece olması olması gerekeni yerine getirimiştim. Şimdi daha iyi anlıyordum ona anlattığım zaman neden tepki verdiğini.
Sabaha kadar kafamda kurup durmuştum bundan sonrası zor olacaktı bunu hepimiz iyi biliyorduk. Günün ilk ışıkları beni yeni yapımı daha tamamlanmamış olan inşaata sürükledi. Hava yağmurluydu etraf sakindi ve bugün çalışan kimse yoktu. Içine doğru yürüdüm daha fazla gidemedim üçüncü katta durdum. Fazla yüksekti. Dışarıyı izledim ve gözlerimi kapattım. Onu gördüğüm o gece aklıma geldi. Yine yağmurlu bir günde okul kıyafetlerine aldırmadan ıslanıyordu saçları sırıl sıklam olana dek ıslanmıştı. Deli hareketleri, cesur tavrı ve insanı baştan çıkaracak güzellikteki gözleri... onu dakikalarca izlemiştim, ilk defa böyle hissetmiştim, kendime engel olamamıştım. Etrafımda onlarca kadın vardı hiçbiri ilgilimi çekmiyordu ya param ya da dış görünüşümle ilgileniyordu. Bunu bildiğimden hep uzak durardım. Tesadüf eseri gördüğüm bu kız beni olduğum yere mest etmiş hareket dahi etmeme engel olmuştu. Hissetmiştim bunu ilk başta kendime dahi anlatamasam da onu seyretmeyi sevmiştim. Her hareketini izlemiştim.
Hayal edemeyeceğim kadar güzeldi. Uzun gür saçları ıslanmış, bir kaç tutam saçı öne düşmüştü. Elim istemsizce saçlarına gitmek istedi, onları kulağının arkasına atıp güzel yüzünü daha yakından görmeyi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EFGAN
Ficción General"Biliyor musun? " dedi. Bir müddet sonra " öyle kolay değil benden kurtulman." Dilinin ucundaki bir itiraf dökülmüştü geceye. Lâkin benim kalbimi yangın yerine çeviren bir itiraftı bu. "Sana öğretemedim..." Nereye kaçarsan kaç, nereye gidersen git...