-Keyifli Okumalar-
"Bay Jeon yürürken tam olarak karşıya bakmanız gerekiyor. Lütfen gözlerinizi kaçırıp durmayın."
"Özür dilerim, gerçekten bir kez daha deneyebilir miyiz?"
"Bay Dong-hu biraz ara verebilir miyiz?"
"Tabi bay Kim, arkadaşlar 10 dakika ara veriyoruz."
Jungkook oflayarak platformdan indiğinde yanıma geldi. Beline sarılarak yanağına ufak bir öpücük bıraktım.
"Hiç beceremiyorum değil mi Taehyung? Kaç gün oldu... Bu son prova ve akşama defile var ama ben daha bakacağım yeri bile bilmiyorum."
Hiçbir şey söylemeden kolundan tuttuğum gibi soyunma odasına ilerledim.
Öyle canı sıkılmıştı ki bu duruma neden buraya sürüklediğimi bile sorgulamamıştı.
Kapıyı örttüm ve karşısına geçtim.
"Taehyung kesin akşam da böyle elime yüzüme bulaştıracağım değil mi?"
"Hayır eline yüzüne falan bulaştırmayacaksın. Ayrıca kıyafetleri çok güzel taşıyorsun, yürüyüş şeklin çok güzel." Dikkatle söylediklerimi dinliyor, başını sallıyordu. "Sadece bana çok aşık olduğun için kadrajına girdiğim an dikkatin dağılıyor ve gözlerin bana kayıyor. Olan bu..."
Son söylediklerimle asık suratını güldürmeyi başarmıştım.
"Dalga geçme Taehyung!"
"Gerçekten, dalga geçtiğim falan yok. Bir kaç gündür dikkat ediyorum. Platformun başından beri mükemmel hareket ediyorsun. Gözlerini karşıdan hiç ayırmıyorsun ama ne zaman bana doğru yaklaşsan, görüş açına girsem, gözlerin gözlerimi buluyor."
Gerçekten yaptıklarının yeni yeni farkına varıyor gibi gözleri açıldı ve ağzı aralandı.
"Gerçekten mi?"
"Gerçekten farkında değil misin Jungkook?"
"Farkında gibi mi duruyorum Taehyung."
"Başarısız falan değilsin yani Jungkook. Bu yüzden defilede beni görebileceğin yerde olmayacağım."
Söylediğim şeyle birlikte ellerimi tuttu.
"Hayır olmaz! Olmaz Taehyung seni görmezsem eğer hiç yapamam. İyice panik olurum. Lütfen gözümün önünde ol."
"O zaman bana bakmak yok."
"Tamam, söz bakmayacağım... Of Taehyung bana çok iyi geliyorsun ne yapabilirim?"
Boynuna sıkıca sarıldığımda o da ellerini belime sardı. Hafifçe geriye çekildiğimde yüz yüze geldik. Dudaklarımı hafifçe dudaklarına sürttüm.
O kadar yumuşaklardı ki öpmek istiyordum. O da bu isteğimi anlamış olmalı ki dudaklarımı dudaklarının arasına aldı.
Alt dudağımı hafifçe emerken, belimde duran elleri sıkılaştı ve beni kendisine doğru iyice yaklaştırdı.
"Bay Kim eğer hazırsanız devam edelim?"
Tıklanan kapıyla ikimizde istemeyerek geri çekildik. Zaten bu akşam için güzel planlarım vardı, bu yüzden bir an önce bu işlerin hallolmasını istiyordum.
"Bana bakma, karşıya bak başarabilirsin sevgilim."
"Umarım..."
"Geliyoruz Bay Dong-hu..."
^
"Şu herifi podyuma çıkardığına inanamıyorum Taehyung. Bunu bana nasıl yaparsın?"
"Herif falan ayıp oluyor babacım. Damadın o senin..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fraud |taekook
FanfictionJeon Jungkook çetesinin en büyük vurgununu yapmak için seçilmişti... Text-Düzyazı Switch 30.06.22