keyifli okumalar...
Taehyung'un çıplak göğsünde dinleniyordum. Kollarının arasındaydım, elleri belimi hafif hafif okşuyordu.
Kaç saattir sevişiyorduk bilmiyorum ama kendimde hareket edecek gücü bulamıyordum. Tek yapabildiğim parmağımla göğsüne hayali çizgiler çizmekti.
Taehyung'un bir kolu başının altındayken, ara ara saçlarıma öpücük bırakıyordu.
"Babanla konuşabildin mi?"
Fısıltıyla sorduğum soruya derin bir iç çekti.
"Konuştum, o şartlarını söyledi. Ben de ona yapabileceklerimi söyledim."
"Peki, son durum ne?"
Bunu tedirgin sormuştum, çünkü buraya geldiğinde pek iyi değildi.
"Girişte söylediğimi hatırlıyorum."
Duyduğum şeyle, göğsündeki elimden destek alıp kalktım. Kaşlarım havalanmış şaşkın şaşkın Taehyung'un suratına bakıyordum. Omuzlarını hafifçe silkti.
"Artık beş parasız bir sevgilin var..."
Gözlerimi kaçırdım. Çok korkuyordum, pişman olmasından... Keşke demesinden çok korkuyordum.
"Taehyung, ben senin pişman olmanı istemiyorum."
"Jungkook, pişman olacağım tek bir şey var. O da seni ve Juwoon'u bırakmak. Kocaman bir ev olmadan, hizmetliler, lüks kıyafetler, saatler, arabalar olmadan da yaşayabilirim, en azından öğrenirim. Fakat Jungkook sen olmadan yaşayamam, sensiz yaşamayı öğrenemem anlıyor musun beni? "
Söylediği şey kalbimi hızlandırırken, yüzüne eğildim ve dudaklarını öptüm. Ellerimle yüzünü tuttuğumda, destek alarak üzerine çıktım, yeniden...
Elleri kalçalarımı bulurken, çıplak penislerimiz birbirine sürttü. Bu ikimizin de inlemesine sebep olurken, dillerimiz iç içe geçti.
Yeniden sartleştiğimizi hissediyordum ama bir birlikteliği daha kaldırabilecek durumda değildim. Ciddi anlamda yorgundum ve kalçam acıyordu.
Bu yüzden geri çekilip fısıldadım.
"Taehyung, çok yoruldum..."
"Ama sertleştin?"
"Ama yapamam, tanrım zar zor hareket ediyorum."
"O zaman bana bırak, daha iyi hissetmeni sağlayacağım sevgilim."
Başımı salladım ve yeniden dudaklarını öptüm.
Belimden tutup yerlerimizi değiştirirken bu sefer Taehyung üzerimde kalmıştı. Heyecanla bekliyordum, evet yorgunluğuma rağmen heyecanla ne yapacağını bekliyordum.
Yavaş yavaş dudaklarımı öperken ikimizin penisini elleri arasına aldı ve aşağı yukarı hareket etmeye başladı.
Gözlerim zevkle kapanırken, tuttuğu ritme kendimi kaptırdım. Uzun elleri ikimizi de zevke getirirken, başımı geriye doğru attım.
Bu hareketimle daha da hızlandı. Nefes nefese kalmıştım, delirecek gibi hissediyordum.
"Tae-Taehyung, geleceğim..."
"Birlikte gelelim bebeğim."
"Ahhhh, dayanamıyorum!"
"Siktir!"
İkimizde titreyerek karnıma doğru boşaldığımızda üzerime doğru yığıldı. Kollarımı bedenine sıkı sıkı sardım, hala nefes nefeseydim ama saçlarına öpücük bıraktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fraud |taekook
FanfictionJeon Jungkook çetesinin en büyük vurgununu yapmak için seçilmişti... Text-Düzyazı Switch 30.06.22