Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İlk gün.
Okulun ilk günü gibi hissediyordu. Yanında annesi yoktu, babası yoktu etrafta bir sürü insan oradan oraya gidiyor, arkadaşlarıyla kol kola gezen insanlar, tıpkı Seokjin gibi yalnızca etrafa bakan insanlar, Jimin gibi şimdiden sosyalleşmeye başlamış insanlar...
Seokjin anlamıyordu nasıl bu kadar zıt olabilirlerdi? Oysa ki çok iyi anlaşıyorlardı ama o kadar zıtlardı ki garip geliyordu bazen.
Jimin gördüğü grupla Seokjini peşinde sürüklemiş, sohbete başlamıştı. Seokjin tanıştığı insanların adını bile hatırlamıyordu. Bildiği tek şey çok gürültülü ve kısa olduklarıydı.
Hoş Jimin onlara boyuyla uyum sağlıyo-
" Seokjindi değil mi? " kendisine gülümseyerek elini uzatan çocuğa döndü. Hafif çilleri, Jimin gibi sarı saçları ve parlak gülümsemesiyle oldukça tatlıydı fakat sesi görünüşüne uymuyordu.
" Evet... " karşıdaki gence elini uzatıp karşılık verdi. Felix Seokjinin onun adını hatırlamamasını umursamayıp sohbet açtı.
" Yunho Hyungla aynı kafede çalışıyormuşsun, onun ev arkadaşıyım ben de. " Seokjin duyduklarıyla şaşkınlıkla gülmüş, içi duyduklarıyla karşısındaki çocuğa ısınmıştı. İkili koyu bir sohbete dalarken Jimin gülümseyerek izledi Seokjini.
Tek tanıdığının kendisi olmasını istemiyordu. Başka insanları da tanımalı, sosyalleşmeliydi. O yüzden en tatlı arkadaşlarının yanına sürüklemişti onu. Hoş Minho dik dik Seokjine baksa da sorun değildi. O en başta herkese öyle davranıyordu.
" Siktir o ne lan!? " Jimin çatılı kaşlarıyla Minhonun baktığı yere dönmüş, dolgun yanaklı, gülümseyerek arkadaşına bir şeyler anlatan çocuğa bakmıştı. Seungmin de Minhonun baktığı yere baktıktan sonra kınayarak göz devirmiş, Jin ve Felixin sohbetine katılmıştı.
" En son ne zaman bir erkekle konuştun sen? Hormonların tavan yapmış, atlayacaksın çocuğun üzerine. "
" Ürkütmek istemem. " dedi Minho gözlerini çocuktan ayırmadan. Jisung üzerinde hissettiği gözlerle kaşlarını çatmış, etrafa bakmıştı. Kendisine dövecekmiş gibi bakan gence dik dik bakp başını iki yana salladı.
Jimin rezil oldukları için yüzünü kapamış, Minho yalnızca göz kırpmıştı.
Jisung şaşkınlıkla Minhoya bakarken Hyunjin onun baktığı yere bakmış, arkadaşına sırıtan gençle sinirle bağırmıştı.
" Ne sırıtıyorsun lan goril?! " jisung bu sefer arkadaşına şaşkınlıkla dönerken Jeongin Minhoya doğru gitmeye çalışan Hyunjini tutmuş, Seungmin keyifle izlemeye başlamıştı.
