21 bölüm olduğunu az önce gördüm şaka mı? Daha hiç bir şey olmadı ama 21 bölüm ha...
2k+ bir bölüm oldu yine, keyifli okumalar dilerim
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
_
sayin' this time, "It's really love" but honey, you're not fooling anyone
_
bir yıl sonra;
Bir yıl, koca bir yıl.
O kadar hızlı geçmişti ki Seokjin zaman algısını yitirdiğini düşünmeye başlamıştı.
( okuyucuların da aynı şeyi yaşadığına eminim )
Şu bir yılda yalnızca derslerine odaklanmış, şaşırtıcı bir şekilde en iyi ilk üç öğrencilerde biri olmuştu. Profesörler onu sürekli yanına çağırıyor, şimdiden iş teklifi yağıyordu.
Oysaki sadece kafasındaki kişiyi bir nebze de olsa aklından çıkarmak adına başlamıştı ders çalışmaya. Nereden bilebilirdi bu kadar iyi olabileceğini? Derslere tamamen odaklı bir şekilde katılıyor, işe gitmeden önce boşluğu olduğunda kütüphaneye gidiyordu. Hatta işinin olmadığı günler de kütüphaneden geç saatlerde çıkıyor, eve hırsız gibi parmak uçlarında giriyordu.
Sadece kafasını dağıtmak içindi. Nereden bilebilirdi en iyi şirketlerden teklif alabilecek kadar iyi olabileceğini?
" Seokjin bu kadar zeki olduğunu bilseydim sana daha iyi davranırdım. " diyen Jiminle göz devirmiş, telefonuna gelen maili okumayı bırakıp Jimine dönmüştü. Jimin bir kaç ay önce kahverengiye boyattığı saçlarını kurutuyor, üzerinde her zamanki gibi yalnızca boxer ve t-shirtle dolaşıyordu.
" Maalesef artık çok geç çünkü aptal arkadaşın Daegu'ya gidiyor. " dedi Seokjin istemeye istemeye. Seokjinin cümlesiyle Jimin en başta gülse de diğerinin gülmediğini görünce şaşkınlıkla bakakalmıştı. Seokjin oturduğu sandalyeden kalkıp diğerine adımlamış, iç çekerek Jiminin ifadesine bakmıştı.
