bu sefer 4 k...
bölüm sonu bir sürpriz var sizler için?
_
and every time I kiss you, baby
ı can hear the sound of breaking down_
Dünya dönüyordu. Öyle bir dönüyordu ki Jungkook etrafındaki hiç bir şeyi göremiyor, ayakta zar zor duruyordu. Bütün dünya tek bir aramayla başına yıkılmış, duyduğu şeyler onun ayaklarının yerden kesilmesine neden olmuştu.
" Jungkook- oğlum annen k-kanserin son evresinde. Baban tedavi olmasına izin vermedi, a-annen ölüyor oğlum buraya gel. "
Jungkook sonrasında ne yaptığını hatırlamıyordu. Hyejin'in teklifiyle grupça tatile gitmişlerdi. Düğün sonrası balayı olarak görünüyordu fakat Jungkook Namjoonlarla takılmış, Hyejin ise ara sıra yalnız başına ara sıra onlarla takılmıştı.
Her şey güzel geçiyordu. Öyle ki Jungkook Hyejin'le evlendiğini bile unutmuş, Seokjin'den bahsetmeye başlamıştı. Namjoon onun bu durumuyla gururla gülümsüyor, diğerinin Seokjin hakkında keyifle bahsedebilmesiyle rahatlıyordu. Diğerinin kafası o kadar güzelleşmişti ki babasının sürekli onu tehdit etmek için elinde tuttuğu annesini aklından çıkarmıştı.
Yıllarca evde kilitli kalan, ölüsü bile evden çıkamamış kadını -annesini- unutmuştu. Bir telefona ona her şeyi hatırlatmıştı evdeki çalışan, bir yabancıydı aklının yerine gelmesini sağlayan ve bulutlardan sertçe düşmesini sağlayan. Titreyen sesiyle fısıldayarak konuşmuş, Jungkook'un her şeyi bir kaç saniye sonra anlamasına sebep olmuştu. Jungkook tamamen donmuş, herkes ona ne oldu dercesine bakarken neler duyduğunu anlamlandırmaya çalışmıştı.
Ne demekti annesi kanserin son evresindeydi? Ne demekti babası tedaviye izin vermemişti?
Annesi Jungkook'un düğününde dışarı çıkabildiği için gülümsüyorken Jungkook buruk bir gülümsemeyle izlemişti onu. Yıllar sonra annesi keyifle gülümserken Jungkook ağlamamak için zor tutmuştu kendisini. Etraftaki bir çok insan kadının ne kadar zayıfladığıyla ilgili konuşup hasta olup olmadığını sorgulamıştı. Jungkook bunu umursamamıştı, annesi gülümsüyordu. Kadın yıllar sonra gülümsüyor, Jungkook'a yıllardır bakmadığı gibi bakıyordu.
Jungkook'a bir anne gibi bakıyordu. Oğlunun onun için yaptıklarından haberdar, gururlu bir şekilde bakıyordu. Jungkook hayatı boyunca annesinin ona böyle baktığını hatırlamıyordu. Kadına çiçekten taçlar yaptığında bile annesi göz devirir, sahte bir şekilde gülümseyip tacı başka yere atardı. Jungkook'un annesi hiç ona gülümsememiş, hiç samimi olmamıştı. Sanki Jungkook onun değil, bakması gereken başkasının çocuğuydu.
Jungkook ateşler içinde kıvranırken annesi telefonla konuşur, çalışanlar onunla ilgilenirken annesini çağırırdı. Kadın telefonundan kafasını çevirmeye tenezzül etmez, onu susturmalarını söylerdi.
Jungkook ilk defa annesini onunla samimi olarak düğününde görmüştü, babası annesine daha fazla zarar vermesin diye kabul ettiği düğün. Kendi düğünü, hayatını bir kişiyle birleştirdiği o törendi. Yurt dışında aşık olduğu adama zarar vermemek için yıllarca yaşamış, annesini yıllar sonra görmüştü. Rüzgar kadının saçlarını uçuştururken, kadın elleriyle güneşle oynarken görmüştü.
Hayatının en huzurlu anlarındandı.
Nereden bilecekti annesinin kanser olduğunu? Yıllar boyunca annesini gülümserken görmemiş bir çocuk, nereden bilecekti kadının gülümsemesinde gizli kırıklığı?

ŞİMDİ OKUDUĞUN
intertwine | jinkook
Fanfictionyou are my lullaby #topjungkook #bottomjin #jinkook Jinkook 1. 04/02/23 Jinkook 1. 13/05/23