"Baran"
"söyle yavrum"
"yürüyüşe çıkalım mı hem atlara da bakarız"
"yavrum hava çok soğuk üşürsün"
"ya üşümem hadi lütfen" dedim çocuk gibi
"iyi tamam çıkalım" dedi üzerime montumu alıp çıktık dışarı önce atların yanına gittik.
"akkız la yavrusu nerede onları görelim" dedim
"bak burada" diye gösterdi çok güzeldi gece'nin aksine bembeyaz bir attı çok asil'di
"Baran bu çok güzel" dedim sevmeye başladım
"akkız artık senin" dedi
"nasıl benim" dedi kolunu omzuma attı.
"gece benim atım akkız'da senin senden başkası binmiycek ona"
"peki yavrusu" diye sordum
"oda bir gün Allah nasip ederse yavrumuzun olucak" dedi bizim yavrumuz bebeğimiz
"bebeğimiz mi" diye sordum
"evet tabi sende istersen ileride belki bir çocuğumuz olur" dedi yanağını öptüm "teşekkür ederim" dedim
"ee yavru'nun adı ne olsun" diye sordu
"bilmem ki"
"o zaman düşünelim bu yavru'ya isim bulalım" dedi atların yanından çıktık elele yürümeye başladık.
Biraz ilerledikten sonra çimlere oturduk birlikte "üşüdün mü" diye sordu
"hayır" dedim iyice sokuldum yanına.
"Hicran"
"hıııı"
"benim bir kaç günlüğüne İstanbul'a gitmem gerekiyor"
"neden bişey mi oldu"
"işle alakalı yavrum kötü bişey yok"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HİCRAN +18 (töre) (düzenleniyor)
Storie d'amore"korkma bişey yapmam sana" "böyle olmasını ben istemedim hicran benden sana koca olmaz ama elimden de bişey gelmez benim bir hayatım var bu hayatta sana yer yok" "bilirim ağam benim senden bir beklentim yok beş sene öncede yoktu şuanda yok merak...