AŞKIN İNTİKAMI

18~O Adam

Anna aynadaki yansımasına bakarken gece mavisi elbisenin eteklerine hayranlıkla baktı. Amcasının diktirdiği en pahalı elbiseydi bu. Etekleri yürüdüğünde denizin dalgalanmasını anımsatıyordu ona. Üzerine serpiştirilmiş yer yer minik pırlantalar parıldıyordu. Yansımasına bir kez daha bakıp gülümsedi. Geceye hazırdı...

Bartford mülkünün en gözde balo salonu yarışmanın final daveti için özenle hazırlanmıştı. Sosyetenin en seçkin isimlerine haber verilmişti. Hatta Prensin ve Prensesin de davete teşrif edeceği söylentiler arasındaydı. Güneş batmaya başlarken davetleliler akın akın gelmeye başladılar. Valerie geniş merdivenlerden emin adımlarla inerken kendisine atılan hayran bakışları farketmişti. Hafif bir tebessüm kondurdu dudaklarına. Bu davet onun daveti olacaktı kesinlikle. Şimdiden bunu beğeni dolu bakışlarla onu süzenlerden anlamıştı. Kimler yoktu ki hayranları arasında. Kontlar, baronlar hatta ülkenin en zengin adamları. Ama onun tek istediği Daniel'di... Ne olursa olsun Bartford Düşesi olacaktı. Bunu iliklerine kadar hissediyordu. Merdivenin son basamağına gelince elini yavaşça tutmakta olduğu tırabzanlardan ayırdı. Bunu yapmasıyla beraber öne atılan genç bir adam elini zarif bir şekilde ona uzattı.

'Leydim Westland size eşlik etmeme izin verir misiniz?'

Valerie onu süzdü ardından 'Neden olmasın Kont Joseph.'dedi ve adamın eline uzandı. Bu gece daha yeni başlıyordu. Elinde olmadan kıkırdadı. Ona bu akşam bir kişinin daha eşlik etmek isteyeceğinden emindi. O da dükten başkası değildi.

***

'Hadi ama sevgili kızım. Davetliler geldi. Senin de final yarışmacısı olarak davete katılman gerekiyor.'

Anna elindeki kitabı yavaşça sehpaya bırakıp ayaklandı.

'İçimde garip bir his var Bayan Lefields.' Bir yandan da gözünü önündeki şöminenin alevlerinden ayıramıyordu. Eğilip bir odun parçası attı ve alevlerin ardında yok oluşunu izledi.

'Nedir o sevgili kızım?' Anna kadıncağızı telaşa vermiş olduğu için üzülmüştü. Kollarını önünde kavuşturdu.

'Bilmiyorum ama içim rahat değil. Bir terslik var ama ne...' Bayan Lefields hızla onun sözünü kesti.

'Anna ben senin bu vakte hiç bir baloya ya da davete hatta ve hatta toplum içinde olan bir etkinliğe zevkle iştirak ettiğini hatırlamıyorum nedense...' Genç kız istemsizce güldü onun bu sözlerine.

'Haklısınız ama ne yapayım içimden gelmiyor. Bütün gün boyunca kimin kimle olduğu, kimin kimle dans ettiği ya da kimin ne giysi giydiği... Bu konular benim hiç ilgimi çekmiyor. Halbuki bilimden bahsetsek ya da son yazılan makalelerden söz etsek fena olmaz.' Bıkkın gözlerle onu dinleyen kadına döndü 'Ama bu seferki bu nedenlerden ötürü değil. Başka bir şey var... Adını koyamadığım, içimi rahatsız eden bir şey...' Bayan Lefields Anna'nın yanına yaklaştı ve bir anne şefkatiyle sırtını sıvazladı.

'Hiç bir şey olmayacak. Her şey yolunda gidecek. Ve siz küçük bayan bu yarışmanın sonucunda kesinlikle Bartford Düşesi seçileceksiniz.' Anna ona sorunun bu olmadığını söylemek istiyordu ama anlaşılan her sözü onu telaşe vermekten başka işe yaramıyordu. Onu rahatlatmak istercesine gülümsedi. Ama bu gülümsemeyi kilometrelerce uzaktan birisi görse zoraki olduğunu anlardı. Bundan adı gibi emindi.

'Haklısınız hadi daha fazla geç kalmak istemem.'

***

Daniel elindeki kadehten bir yudum daha aldı. Bu bugün ikinciydi ve daha davet başlayalı yirmi dakika olmuştu. Bunun sıkıntıdan olduğuna emindi. Anna'yı merak ettğimden değil diyerek kendini telkin etmeye çalışsa da bir işe yaramıyordu. Gözleriyle bütün salonu taramıştı ama ne yazık ki hala onu görememişti. Karşısında duran kadına odaklanmaya çalıştı. Bir şeyden bahsediyordu dakikalardır ama ne olduğunu hatırlamıyordu. Ah evet! Hatırlamıştı. Bu yılın en iyi çay takımı koleksiyonunu satın alma şerefine nail olduğunu anlatıyordu genç kız... Anna olsa böyle saçma şeylerden bahsetmezdi diye geçirdi aklından... Sonra hızla kafasını salladı. Bu da neydi şimdi! Bir de kızlarını onunla kıyaslamaya mı başlamıştı yoksa? Bunun nedeni neydi Tanrı aşkına? Ona aşık mı oluyordu? Hızla elindeki kadehi kafasına dikti ve bir yudumda bitirdi. Yanından geçen garsondan bir kadeh daha aldı. Bu gece uzun olacaktı. Belki şimdiden sarhoş olsa fena olmazdı.