2.9

1.1K 112 72
                                    

Anyong yorobun
Nasılsınız
Ben bok gibiyim ama nedenini bilmiyorum
Neyse
Umarım beğenirsiniz
İyi okumalarrr

[Jisung]
Dersten sonra çocuklara onlarla yanlız konuşmak istediğimi söyledim. Tenefüste birlikte okulun arka bahçesine gittik. Burada genellikle öğretmenler veya sigara içen çocuklar olurdu. Öğretmenler öğle arasında gelirdi. Bu yüzden şuan rahatça burayı kullanabilirdik.

Hepsi karşıma dizilmiş diyeceklerimi bekliyorlardı. Fazla bekletmeden direk konuya girdim.

"Sanırım birinden hoşlanıyorum"
"NE?!?" Felixten büyük bir çığlık kopmuştu.
"Yani.. emin değilim.. zaten bu yüzden sizinle konuşmak istedim."
"Ne konuda emin değilsin?" Dedi seungmin.
"Hislerim konusun da"
"Ooo sen en başta kaybetmişsin" jeongin girdi araya.
"Nasıl ya?" İç çektim. Böyle bir şey olamazdı ya. Değil mi?

"Korkutma çocuğu jeongin" seungmin konuştu. Felixe baktığımda hala şoktaydı.
"Bize ne hissettiğini anlat. Öncelikle onun ismini duyduğunda ne hissediyorsun. Onun hakkında bir şey denmesi seni nasıl etkiliyor."
Biraz düşündüm ve cevapladım

"Yani.. Onun ismi geçtiğinde meraklaniyorum acaba onun hakkında ne söyleyecekler diye düşünüyorum. Eğer kötü bir şey derler ise knu savunmak için hazırda bekliyorum. Veya sadece güzel bir şey dediklerinde mutlu oluyorum ama bir yandan onu kıskanıyor gibiyim."
Sessizce beni dinliyorlardı. Bitirdigimi anladıklarında seungmin konuştu.

"Yani bu duygulardan bakicak olursak hoşlanıyorsun. Ama şöyle diyelim onunla yanyanayken ne hissediyorsun? Daha doğrusu onunla yanyana geliyor musun bilmiyorum. Bize kim olduğunu hala soylemedin." Haklıydı. Onlara kim olduğunu söylemedim. Kim olduğunu bende bilmiyordum. Eğer duygularımdan emin olursam zaten söyleyecektim.

"Onunla yanyana geliyoruz. Beni mutlu ediyor. Tartissakta beni kırmamak için elinden geleni yapıyor. Benden hoşlanmadığını söylüyor ama hareketleri tam tersini söylüyor. Onunla birlikteyken sanki eski yaşadığım herşeyi unutuyordum. Çok güzel birisi. Çok harika. Her zaman etrafına yardım ediyor. Kendinden önce çevresini düşünüyor. Onu her gördüğümde böyle biri olduğu için ona teşekkür etmek istiyorum. Ama teşekkürü ona sarılarak veya öperek vermek istiyorum. Onu karşımda gördüğümde dayanamıyorum. Kollarıma alıp asla bırakmamak istiyorum." Hızlı hızlı konuşmuştum. Ayrıca yavaşça gözlerimi açtım. Ne zaman kapandigini bilmiyordum. Ağızları açık bir şekilde bana bakıyorlardı. Felix konuştu.

"Sen baya aşık olmuşsun"
"Bencede. Anlatırken aşk yaşadın." Seungmin söylemişti.
"Valla jisung sevgilisi olan biri olarak söylüyorum. Ben Hyunjin'e bu kadar aşık değilim." Jeongin konuşmuştu. Hafifçe gülümsedim.

"Eee şimdi ne yapmaliy-" Felixin çalan telefonu ile lafım bölünmüştü.
"Minho hyung arıyor."

Hayatımın aşkı arıyordu

Telefonu açtı;

"Efendim hyung"

"..."

"Tamam biliyorum."

"..."

"Evet yanimdalar."

"..."

"Bağırma bana"

"..."

Telefonu kapatmıştı. Minho hyung değil. Felix. Minho hyungun yüzüne. Bebeğime nasıl böyle bir şey yapabilirdi.

"Ne diyo" jeongin sordu.
"Kitap vardı çantamda onu vermedim diye kızıyor"
"Hee"
"Jisung? İyi misin?"
Donmuş olucaktim ki seungmin elini siklatti. Adını duyunca bile beni etkisi altına alıyordu. Lee Minho hiç iyi değildi.

İ lost control [Minsung]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin