9.Bölüm

128 5 1
                                    

Sözler hep kilitleniyordu, hep eksik, hep yarım kalıyordu.

-"Hadi yürüyelim biraz" dedi.

-"Yürüyelim" dedim gülümseyip. Ama hala aklım bana bakışındaydı. Gözlerimi okuyuşundaydı. Asfalt yola bakarak yürüyordum. Açılan bağcıklarımı farkettim. Bağlamak için eğildiğimde arkamızda bir adam vardı. Benim durduğumu görünce durmuştu. Ömer'de gördü mü acaba diye düşünürken Ömer

-"Çok yavaşsın bağla artık bağcıklarını" dedi. Farketmemişti. Biri bizi niye takip etsinki dedim kendi kendime. Tamamiyle senin kuruntun Sevda diye fısıldadım.

-"Bir şey mi dedin" dedi Ömer. Hemen toparlanıp

-"Yok ya hiç bir şey demedim. Unuttunuz mu sadece hafızamı kaybettim. Kendi kendime konuşacak kadar delirmedim Ömer bey" dedim hafif gülümseyerek

-"Gelsede şu hafızan kurtulsak" dedi. Kurtulmak? Dudağımı büzüp

-"Benden kurtulmak mı istiyorsun?" dedim. Ardından hemen bir kahkaha patlattı.

-"Çok alıngansın hemen her lafımı çekme" dedi.

-"Şaka yapmıştım zaten" dedim bozuntuya vermeden. İnanmayarak yüzüme baktı. Karşıdaki parkı görünce gözümün önüne bir kız çocuğu geldi. Bir anne onu sallıyordu. Kimdi bu hatırladığım? Annem mi? Yüzümde bir gülümseme oluşmuştu. Daha fazla dayanamayıp Ömer'e hiç bir şey demeden parka doğru koşmaya başladım. Ömer ardımdan öylece bakakaldı ve şaşkınlıkla "Sevda" dedi. Ardımdan bir bakış attıp koşmaya devam ettim. Nereye gittiğimi anlayınca o da ardımdan koşmaya başladı. İlk önce parka varan ben olmuştum. Ben nefeslenirken Ömer yanıma anca gelebilmişti.

-"Bu kadar hızlı koştuğunu bilmiyordum Sevda bu ne böyle" dedi.

-"Sanırım sizde beni tanımıyorsunuz bayım" dedim. Bir kahkaha daha patlattı.

-"Sen atlet olmalımışsın Sevda" dedi. Gülümseyip hemen salıncağa bindim.

"Küçücük çocuk musun sen Sevda" diye sitem etti. Hiç umursamayıp ayağımla kendimi yitmeye başladım. Bir yandanda Ömer'e

-"Hadi durma salla ya hem hamile bi kadına bu yapılmaz. Aşerdim belki" dedim. Ömer gözlerini devirip

-"Bütün 9 ay boyunca ben hamileyip be aserdim deyip işi bana yıkmıcaksın değil mi?" dedim. Şimarık şımarık

-"Hımm iyi fikir Ömer bey" dedim. Ömer ardima gecip beni sallamaya başladı. O beni salladıkça "daha hızlı"diye bağırdım. Ben güldükçe Ömer'de gülüyordu. Daha fazla dayanamayıp o da salıncağa bindi ve sallanmaya başladı.

-"Kocaman adam hiç yakısıyor mu?" dedim Ömer kafasını yukarı kaldırıp bilmiş bilmiş

-"Bugün 9 yaşında bir çocuğum ben" dedi.

-"Sakallı çocuk" dedim. Tek kaşını kaldırıp yandan bana bakarak

-"Kızlar buna hasta ama" dedi. Doğru söylüyordu. Ömer'e kirli sakal çok yakışıyordu. Tabiki bunu ömer'e diyemezdim.

-"Bence sakallı erkek çok itici" dedim dedigime bende Ömer'de şaşırmıştı. Ömer şaşkın bir ifadeyle

-"Gerçekten mi?" dedi. Lafımı geri alamazdım. Yüzüne bakmayarak

-"Evet öyle" dedim. Hafızasına bir şey not aldığı düşünceli halinden belliydi. Parkta bir saatten fazla kalmıştık. Öylece oturup yavaşça sallandık. Hamilelik beni çabuk yorgun düşürüyordu.

-"Artık gidelim mi?" dedim. Ömer başını salladı. Arabaya doğru yürüdük. Ömer

-"Yarın akşama yemeğe davetliyiz" dedi.

TUTUN BANA #WATTYS2017Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin