Yılbaşı Özel Bölüm

18.4K 1.3K 199
                                    

Bu bölüm de benden size yılbaşı hediyesi. Normalde 26.bölümden sonra haftada bir bölüm gelecekti ama yılbaşında da olay akışından bağımsız bir bölüm yazmak istedim.

Kalemden yeni çıkmış yepyeni bir bölüm...

Umarım 2023 hepiniz için güzel geçer. Bol okumalı, bol eğlenceli, sağlıklı, güzel bir yıl diliyorum her biriniz için ayrı ayrı...

İyi okumalar...

*

İçeri ilerlerken oldukça stresliydim. Anahtarımı sanırım evde unutmuştum ve Caner abiden anahtarı almam gerekiyordu.

Ablam il dışındaydı ve maalesef ki adliyeye gelmek zorunda kalmıştım.

Ellerimin terlediğini hissettiğimde pantolonuma sildim.

Kime sorabilirdim ki? Daha önce yalnızca bir kez gelmiştim buraya ama Caner abinin odasının yerini hatırlamıyordum.

Gözüm hararetli bir şekilde yanındaki adamla bir şey konuşan adama kaydı. Elinde tuttuğu cübbe bana savcı olduğunu söylüyordu.

Konuşmalarını bölemezdim ki... Yanındaki adamın bir an önce gitmesi için içimden adeta yalvarırken adamın sarıya dönük gözleri garibime gitmişti.

Adama nasıl bakıyorsam beni fark etti ve göz göze geldik. Bu utanmama ve daha çok gerilmeme neden olurken adam yanındakine bir dakika işareti yaparak yanıma ilerledi.

"Bir şey mi söyleyecektiniz?"

İşini bırakıp buraya gelmesi beni daha da gererken tekrar gözüm elindeki cübbeye kaydı. O da savcıydı. Muhtemelen Caner abiyi tanıyordu.

"Caner Kor'un odasını biliyor musunuz?" dedim kısık bir sesle.

Adam cevap verecekken ismimin seslenilmesiyle arkama döndüm.

"Caner abi?"

Caner abi bir kaç adımla yanımıza gelirken adama küçük de bir baş selamı vermişti.

"Hoş geldin." dedi ancak buraya niye geldiğimi sorguladığını da bakışlarından anlayabiliyordum.

"Hoş buldum. Aradım ama duymadın sanırım. Anahtarımı evde unutmuşum."

Caner abi şaşkınlıkla telefonunu çıkardı.

"Şarjım bitmiş, prenses."

Ardından kolundaki saate baktı.

"Biraz bekle. Sorguya girip çıkacağım. Sonra beraber geçeriz eve. Kantine in istersen, bir çay kahve al kendine ama bir şey yeme. Madem ikimiz de dışardayız şöyle abi kardeş güzel bir yemek yiyelim."

Caner abiyi başımla onayladığımda bana göz kırparak uzaklaştı. Kantine inmek istemiyordum. Bir de iki saat kantin arayamazdım. Bekleme koltuklarından birine oturduğumda tekrar biraz önceki adamla göz göze gelmiştik.

Caner abi yanıma geldiğinde biraz önce yanında olan adamla hararetli konuşmasına dönmüştü.

Ben bileğimdeki bileklikle oynarken çeşit çeşit insan gelip geçiyordu ve bir yandan da onları izliyordum.

İnsanları izleyip haklarında hikayeler uydurmaya bayılıyordum.

En son koridora karnı burnunda bir kadın girdiğinde odağım tamamen ona dönmüştü.

Siyah uzun saçları özenle fönlenmişti ve giydiği siyah elbisenin üzerine açık kahve bir kaban giymişti. Giydiği topuklu ayakkabıların sesinin toklaşmasıyla bakışlarım adımlarına kaydı.

Bir HayliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin