3

243 43 31
                                        

"Bize neler neler öğrettiler
Sevdalar üstüne
Aldatıldık aldatıldık
Sevda böyle değil

Ne masallar ninniler söylediler
Dünya üstüne
Aldatıldık aldatıldık
Dünya böyle değil"

Depresyonda olan bir kadının en iyi ilacı nedir sizce? Şimdi elinize bir kağıt kalem alın ve reçetenizi yazmaya başlayın.

1-) Sezen Aksu Şarkıları

2-) Bir kavanoz çikolata (benim favorim bitter çikolata)

3-) Kuaför Aysel abla (saç kestirmekten ziyade eski sevgilinizi çekiştirmek için bire bir)

4-) Acınıza acı katacak, aptal aşk filmleri

5-) Roman yazmak için bir kağıt ve kalem (depresyondan çıkınca romanı yakmayı unutmayın)

***

"Sezin... Sezin... Kime diyorum! Sezin..."

Tam şarkının güzel notalarına kendimi teslim etmiştim ki ablamın sesiyle irkildim. Radyonun sesini kısarak, ablama kulak verdim. Zaten kısa bir süre sonra da ablam elinde sarı temizlik beziyle odaya girmişti.

"İki saattir sana sesleniyorum." diye çıkıştı ablam. "Ne diye ses vermiyorsun?"

"Müziğin sesinden duymamışım abla," dedim yavru köpek bakışlarımı takınarak.

Sonrasında sarı el bezini işaret ederek, niçin bu temizlik beziyle ortalıkta dolaştığını sordum.

"Bu temizlik bezini ne yapacağız abla?" dedim şaşkın bir ifadeyle. "Ne işe yarar ki bu?"

"Oğuz'un kalbinin derinliklerinde açtığı pislikleri temizleyeceğiz Sezin." dedi ablam alaycı gözlerle.

Ablamın sinirli mi, yoksa benimle alay mı ettiğini umursamdan uzun ince boynuna sarıldım.

"Çok tatlısın abla." dedim yanaklarına öpücük kondurarak. İyi ki varsın.

"Sen benimle dalga mı geçiyorsun Sezin?" diye çıkıştı ablam. "Bir aydır kendini dört duvar arasına kapattın, depresyondayım bahanesiyle tüm işleri benim üzerime yıktın! Ölünün arkasından bile bu kadar uzun yas tutulmuyor Sezin Hanım. Hadi kalk da biraz iş yapalım."

Ablamın, aldatılmış küçük kardeşine iş yaptırmak isteyeceğini hiç düşünmemiştim doğrusu. Bu Melek isimli tatlı cadının, bu kadar acımasız olduğuna inanamıyordum!

"Aşk olsun abla..." dediğim anda ablam cümlemi yarıda keserek araya girdi.

"Allah korusun Sezin," dedi ablam elini tahta zigona vurarak. "Aşk olmasın Sezin! En son aşk olduğunda neler olduğunu gördük. Savaş olsun, kıtlık olsun, hastalık olsun; ama yine de aşk olmasın!"

Ah bu ablamın esprileri... Bazen kendini Cem Yılmaz sanması, gerçekten can sıkıcı olabiliyor.

"Niçin biz temizlik yapmak zorundayız?" diye sordum kendimi yatağa atarak. "Sen koskoca Sezin Ateş'in ablasısın. Bir temizlikçi çağırsak olmaz mı?"

O esnada yüzüme gelen büyük kırmızı cisimle yerimden fırlayışım bir oldu. Benim Melek ablam, depresyondaki minik kardeşine hiç acımamış ve yüzüne kocaman kırmızı yastığı fırlatmaktan çekinmemişti.

"Senin paran ve hizmetçilerin ancak kendi evinde geçer," dedi ablam. "Gerçi sen neden küçük sarayında değil de benim müstakil evimdesin anlamış değilim."

"Oğuz oradayken asla eve dönemem!"

"Sen gerçekten şapşalsın Sezin," dedi ablam göz devirerek. "O ev senin, gitmesi gereken sen değilsin!"

OYUNCUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin