Annemin küçüklüğümde kulağıma fısıldadığı, fuzuli kelimeler hayat tecrübesi kazandığım süreçte anlam kazanıyordu.
"Sezin," demişti bir gün annem saçlarımı okşayarak. Hayat birini sevmek için çok kısa, sevilebilmek içinse fazlasıyla uzundur.
Gerçekten de öyleymiş. Beni seven onca insan varken, hatta hiç tanımadığım pek çok insanın gönlünde yer edinebilmişken bir türlü kendime yetemiyordum. Beni milyonların sevmesinden ziyade, Oğuz'un sevmesine ihtiyacım vardı. Oysa sabah okuduğum haber, beni tekrar bunalıma sokmaya yetmişti.
"Sezin Ateş ile olan birlikteliğinden tanıdığımız Oğuz Yılmaz; sosyetik güzel Tuğçe Selçuk ile görüntülendi."
Erkekler neden böyle? Daha birkaç gün önce beni geri kazanmak için olay çıkaran adam, şimdi gitmiş bir başkasıyla aşk pozları veriyor! Üstelik o kişi de Tuğçe Selçuk! Bu sektördeki en acımasız rakibim. Oyunculuğa hiçbir yeteneği olmamasına rağmen, sırf nüfuslu bir aileden geldiği için pek çok işte başrol olabiliyordu. Üstelik izleyici kitlesinin acımasız eleştirilerine rağmen oyuncu olmak için oldukça ısrarcıydı. Oğuz bütün bunları bildiği halde nasıl Tuğçe Selçuk ile birlikte olabilir?
***
"Acımazsızsın isyankârsın
Vefasızsın riyakarsın
Hem günahsız hem günahkarsın
Hayat gibi""Yeteeeeeeeeer," diyerek odaya daldı ablam. Bu şarkıyı daha kaç bin kez söyleyeceksin Sezin? Komşular senin susman için imza toplamışlar; birkaç sokak ötede haftalar süren yol çalışması oldu bu kadar şikayet almadı.
"Canım çok yanıyor," dedim beşinci çikolata kavanozunu açarken. "Depresyondayım abla, anlasana!"
"Niçin kendi evinde depresyona girmiyorsun," dedi ablam çikolata kavanozunu elimden alarak. Senin bana garezin mi var?"
"Orası bana Oğuz'u hatırlatıyor."
"O zaman otelde kal Sezin. Oynadığı diziler yurt dışına satılmış, dünyaca ünlü bir kardeşim var; ancak senin hafta da bir girdiğin depresyonlar yüzünden kardeşimle övünemiyorum."
"Aşk olsun abla," dedim yüzümü asarak. "Ben şöhreti bulunca ailesini unutacak bir kız mıyım?"
"Sen ancak depresyona girince hatırlıyorsun beni," dedi ablam omuz silkerek. "Hep ilgili taraf ben oldum Sezin, sense benim mesleğimi bilmeyecek kadar umursamazdın her zaman."
"Hiç de bile," dedim gözlerimi devirerek. "Doğum gününde senin için araba aldığımı ne çabuk unuttun?"
"Benim ehliyetim yok Sezin. Ayrıca arabayı doğum günümde almamıştın."
"Belki doğum günü hediyeni erken vermek istemişimdir."
"Doğum günüm çoktan geçmişti Sezin."
"Tarihim hep kötüydü zaten," dedim bakışlarımı kaçırarak. "Ama bu umursamaz bir kardeş olduğum anlamına gelmez."
"Benim mesleğim ne Sezin?
"Bunu bilmeyecek ne var," dedim ablama acı bir tebessümle. "Sen resim öğretmenisin."
"Hayır."
"Müzik öğretmeni?
-Hayır..."
"Tabi ya, nasıl da unuturum! Sen İngilizce öğretmenisin."
"Ben öğretmen değilim Sezin."
"İyi de küçük çocuklara ders veriyordun."
"Okul harçlığımı çıkarmak için özel ders veriyordum," dedi ablam derin bir nefes alarak. "Ben iki yıldır diş doktoruyum ve sen daha bunu bile bilemiyorsun."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
OYUNCU
ChickLitİyi bir oyuncusunuz, iyi bir sevgiliye sahipsiniz ve iyi bir aileniz var... Peki bu güzel şeyler bir ihanetle yerle bir olsa? ✨Yıldızlar mükemmel şekilde sıralanmışlardı, sonra dünya karardı.✨ -Kafa dağıtmak için yazılan bir kurgudur- Başlangıç: 2...