EVRİM

E-5

Başı boş dolanıyordum sokaklarda , elimdeki çantalarla nereye gideceğimi bilmiyordum .Bir kaç saat önce babamdan yani babam olarak bildiğim adamdan evlatlık olduğumu öğrenmiştim. Ağlayarak otobüs durağına geldim. Ayşe teyzeme gidecektim karar vermiştim . Gitmeden önce Betül'ü aramak için telefonumu çantamdan çıkarttım .İlk çalışta açmıştı Betül telefonu .

" Ne oldu Öykü?" Soğuk gelen sesine aldırmadan anlatmaya başladım. Anlattıklarımı sessizce dinledi. Cevap vermedi. Çünkü biliyordu.

" Sen de biliyordun değil mi? Neden söylemedin bana? " Bir süre cevap vermedi.

" Söyleyince ne olacaktı daha kötü olacaktın, neyse nereye gideceksin? Bize gel diyeceğim ama biliyorsun bizim ev küçük biraz. Sığınma evine falan mı gitsen acaba? " Daha fazla konuşmasına izin vermeden telefonu kapattım . O da biliyordu . Telefonu alıp çantama attıktan sonra duraktaki banka oturdum. Kaç yıllık kuzenim beni bu hâlde dışarıda bırakmıştı. Sığınma evine git ne ya? İnsan gel bizde kal der. Aynı durumda o olsa ben onu asla yalnız bırakmazdım.

" Pişt güzelim , sokakta mı kaldın? "

" Defolup gidin!" Sesin geldiği yöne döndüm. Selçuk tam karşımda duruyordu , elinde bıçak vardı. Korkuyla ona baktım.

" Tamam abi kusura bakma gidiyoruz." diyip gitti sokak serserileri .Selçuk yanıma gelip oturdu. Hayatımı kurtarmıştı resmen.

"İyi misin? " Ağlamaya başladım.

"Selçuk, ben evlatlıkmışım . Öğrenince evden ayrıldım daha doğrusu babam kovdu. Ama gidecek yerim yok. " dedim parmaklarımla oynarken.

" Bana gidiyoruz , kalk. " dedi ayağa kalkıp elini uzatarak.

" Gelemem. Ben başımın çaresine bakarım , git sen. "

" Hayır benimle geliyorsun. " Zorla elimden tutup çekiştirmeye başladı.

" Sen benim burada olduğumu nasıl bildin? "

Selçuk elindeki tokayı gösterdi." Tokanı arabada düşürmüşsün. Sizin daireyi bulup zili çaldım, annen açtı. Olanları anlattı. "

Birlikte yürüyerek arabaya ulaştık . Selçuk çantaları bagaja koyduktan sonra yolcu kapısını açıp arabaya binmeme yardım etti .

**

Selçuk'un evine gelmiştik . Kocaman bir evi vardı . Kendimi gergin hissediyordum ailesi ne tepki verecekti acaba benim gelmeme.

" Ailen ya rahatsız olursa benim burada olmamdan? "

" Ben tek yaşıyorum Öykü. Rahat ol o yüzden. " dedikten sonra çantalarla birlikte merdivene yöneldi . Ben de onu takip ederek yukarı çıktım .
Beni getirdiği oda benim odamdan daha büyüktü. Çantaları gardıropun yanına bıraktıktan sonra masanın üstündeki masaüstü bilgisayarı açtı .

" Bunu kullanabilirsin artık senin . "

" Burada kaldığım sürece yani. " diyip güldüm. O da gülümsedi. Elimi tuttu.

" İstediğin kadar kalabilirsin canım hem bana arkadaş olursun . Senin ruh halini düzeltmek benim görevim. " dedi. Gülümsedim.

" Çok iyisin ama bu hâlde eğlenenem ki . " dedim güçsüz bir sesle. Selçuk yüzümü okşayıp konuştu. " Onların inadına yaşayacaksın, eğleneceksin."

Selçuk çıktıktan sonra kıyafetleri gardıropa yerleştirdim . İki ayda 10 kilo vermiştim. Normalde ben Pazartesi diyete başlayıp Cuma bitirirdim. Üniversiteye geçecektim, orada güzel , zayıf bir kız olmak istiyordum.Odada bulduğum süper sonik tartıya çıkıp tartıldım .69'u görmemle sessizce sevinç çığlıkları atıp dans ettim. 1 kilo daha vermişim.

" Öykü? Hadi yemek hazır."

Selçuk'un sesini duymamla yerimde sıçramıştım.

" Tamam hemen geliyorum."

" Ben aşağıdayım" dedi neşeli bir sesle.Üstüme rahat bir şeyler giyip odadan çıktım aşağı indiğimde mutfaktan harika kokular geliyordu . Mutfaktaki masaya , Selçuk'un karşısına oturdum . Hiç bir şey konuşmadan sessizce yemeklerimizi yedikten sonra birlikte bulaşıklara giriştik. Bulaşık yıkarken köpükleri burnuma sıçratıyordu , çaktırmadan bardağa biraz su koyup üzerine sıçrattım.

" Bunu ödeyeceksin Öykü." dedi tehditkar bir sesle. Elindeki süngeri bırakıp dibime kadar geldi . Ellerini saçlarıma çıkarıp saçlarımı okşadı . Gözleri gözlerimdeydi ..

" Saçların köpüklü köpüklü çok güzel oldu."

" Çok kötüsün. " dedim saçlarımı temizlemeye çalışarak. Uzunca yüzüme baktı sonra gülümsedi.

" Bu arada çok güzelsin, kilo vermeye devam edersen benim açımdan çok kötü olacak." Anlamayan gözlerle ona baktım. Selçuk benden hâlâ hoşlanıyordu.

" Iıı.. şey ben şu saçımı temizleyeyim" dedim yanından kaçarken.

**

-2 ay sonra-

İki aydır Selçuk'un evinde kalıyordum. Kendime part time bir iş bulmuştum, harçlığımı çıkarıyordum en azından. Selçuk ile de iyi anlaşıyorduk. Bana biraz ailesinden bahsetmişti. Ailesi trafik kazasında hayatlarını kaybetmiş,kimsesi yokmuş. Onun adına üzülmüştüm.

Erkenden kalkıp odamdaki banyoya girdim . Güzel bir duştan sonra yorgunluğumu atmıştım üstümden .
Banyoyu çabucak temizleyip çıktım banyodan . Saçlarımı taradıktan sonra havluyla iyice kuruladım . İç çamaşırlarımı giyip formamı giydikten sonra saçlarımı kurutup şekil verdikten sonra ördüm .Okulumuzun forması beyaz bir gömlek , siyah kravat , mavi hırka ve siyah etekten oluşuyordu . Lastikli siyah tayt şeklindeki kilotlu çorabımı giydikten sonra çantamı da alıp odadan çıktım .Selçuk daha uyanmamıştı . Mutfağa geçip kahvaltı hazırlamaya başladım.

" Günaydın! "

Selçuk hazırlanmış karşımda duruyordu .Sucuklu yumurtayı masaya koyduktan sonra masama göz attım , harika gözüküyordu .Patates kızartması , yumurta , domates-salatalık , peynir , zeytin ve meyve suyu.Birlikte oturup kahvaltımızı yaptık . Kahvaltıdan sonra ben masayı toplarken o da bana yardım ediyordu.

**

Okula geldiğimizde tüm gözler bizdeydi çatlayın kızlar. İki aydır okula birlikte gelip, okuldan birlikte çıkıyorduk. Sınıfa gelmiştik . Selçuk sırasına geçti bende sırama oturdum yanımdaki salak da bana bakıyordu .Enes'e baktığımda beni izlediğini gördüm. İki aydır Enes'in bakışları çok değişikti bana karşı. Bugün iki sınavımız vardı çalışmamıştım.Hoca aceleyle içeri girip bize döndü .

" Çocuklar , bugün sınavlar iptal . Ders de yok gidebilirsiniz." Çantamı alıp sınıfın kapısına yöneldim . Enes önümü kesti.

" Bişeyler yapalım mı? "

" Selçuk'a sözüm var kusura bakma." dedim. Enes tip tip bize bakmaya başlamıştı. Bunu önemsemedim.Selçuk çantasını alıp yanıma geldi . Birlikte okuldan çıktık .Arabaya bindiğimizde Selçuk hiç konuşmuyordu . Konu açmak için ağzımı açtım.

" İki aydır beni güldürmek için elinden ne geliyorsa yaptın, artık daha iyiyim teşekkür ederim."

Lunaparka gelmiştik . Çantaları arabada bırakıp arabadan indik .
Selçuk gidip jeton almıştı .Dönme dolaba doğru çekiştirmeye başladı beni hem de görevli adama kaş göz ediyordu .Dönme dolaba bindikten kısa bir süre sonra havalanmıştı .

" Öykü senden çok hoşlanıyorum " Ellerini yüzüme getirip beni kendine çekti .

" Selçuk, dur lütfen. "

Konuşmama fırsat vermeden beni yanağımdan öptü.

-Bölüm sonu-