2. Bölüm: Mesafeler Bazen Korkutur

4.3K 182 37
                                    

Beni Böyle Sevme/ Hande Mehan

"Senin bana nasip olman şahsi hayatımın en değer biçilmez talihidir."
-Nazım Hikmet

"-Nazım Hikmet

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

2. Bölüm: Mesafeler Bazen Korkutur
Giray Günalp'in ağzından...
13 Aralık 2008
Babamın zoruyla bir işi bağlamak için zorla İstanbul'a götürülüyordum. Babamın dediğine göre yetişkin olduğumda şirketin yönetiminde ben görev alacaktım. Benden büyük bir abim olmasına rağmen babam hep bana daha çok güvendiğini söylüyordu. On üç yaşındayken bu denli güvenilmek beni korkutuyordu ama yine de kendimle gurur duymama neden oluyordu.

İstanbul'da 'Reha Konak' adında bir yere geldik. O kadar devasa bir yapıydı ki küçücük bedenim bu devasalık karşısında şaşkınlıkla gözlerini eve doğru dikti. Bir dizi koruma ordusunu geçtikten sonra Reha konağının devasa büyüklükte kapısının önünde kapının açılmasını bekliyorduk. Kapının her iki yanında aslan heykelleri korkutucu derecede içime işliyordu.

Kapı hizmetkarlar tarafından açıldıktan sonra babam önden içeriye girdi. Arkadan evi süzerek içeriye girdim. Girişte her iki yanda bulunan altın işlemeli, yaprak süslemeli merdivenler, yine devasa büyüklükteki elmas işlemeli avize bu evin tüm ihtişamını karşılayacak derecedeydi. İki merdivenin arasından giriş kapısının tam karşısında salona doğru ilerledik yine ihtişamın konuştuğu bu salonda gözlerim ışıltıdan kamaşıyordu. Her yerde altın renkli biblolar, yemek masasının üstünde bulunan devasa büyük olan pırıltılı avize yine gözlerimi kamaştırmıştı.

Babam salona girdiğinde bizi bir adam ve iki oğlu karşıladı. Babam adamla selamlaşıp tokalaştıktan sonra oğulları baştan aşağı beni süzerek bakışlarıyla resmen eziklemişlerdi. Babamla birlikte salondaki koltuk takımının bir köşesine oturduk diğer köşesine de o adam ve oğulları oturdu.

"Turgay Bey, bu iş ikimiz için de çok karlı olacak." Dedi babam konuyu açmaya çalışırken.

"Orasına bakacağız Hakan Bey." Deyip babamın dizini elini yavaşça vurdu. Manipülasyon yeteneği karşısında şaşkınlıkla Turgay Reha'nın gözlerine baktım. "Ufaklık?" Diyerek babama benim kim olduğumu soruyordu.

"Oğlum Giray, oğlum selam versene amcana.." diyerek omzuma yavaşça dokundu.

"Memnun oldum Turgay Bey." Dediğimde Turgay Reha samimi olmayan gülüşüyle ufak sesli bir kahkaha patlattı.

"Koca adam gibi oğlun maşaAllah Hakan." Diyerek sizli bizli konuşmayı benim sayemde aşmış oldu..

Evin kahyası salona gelip, "Turgay Bey sofra hazır." Dediğinde Turgay Reha yavaşça ayağa kalktı.

"Hakan devamını sofrada konuşalım." Dediğinde babam da Turgay Reha'nın ayağa kalkmasıyla birlikte ayağa kalktı. Önden ikisi ilerlerken Turgay Reha'nın oğlu omuz atarak, "Kaç yaşındasın?" Diyerek sordu küstahça gülerek.

İntikam ZemareHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin