Yetişkin okurlar için uygundur.🎟️ Çocukluk aşkı konuludur 🔖
Ya şimdi ya sonra, o gün edildi intikam yemini. Ben en karanlık gecenin ölümcül etkisiyle sabahlara kadar boğuşurken güneş hala orada doğuyordu. Daha ne kadar bu sabırla kalabilirdim bilm...
Oylarımızı eksik etmeyelimm!!!! Daha çok yazma isteğim gelsin. 🫶🏻🕯️
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
13. Bölüm: Jose Maria Suikasti Giray Günalp'in ağzından.. Letafet'in Ferah'ı tehdit etmesi çıldırtıyordu beni. Kolundan çekiştirip Letafet'i kapının önüne götürdüm. "Lan sen Ferah'ı takip eden adamları yönetmiyor musun? Ben sana verdim o görevi Letafet."
"O fahi-"
"Kes lan sesini." Dedim öfkeden deliye dönerken. "Ben seni tanıdığımda sen merhametli biriydin ne oldu sana? Seni bu denli şeytan yapan şey ne?"
"Sensin Giray sen!"
"Kafayı yemiş bir kadın gibi konuşma benimle Letafet." Dedim yanından öfkeyle ayrıldım. Letafet liseden beri en iyi dostumdu. Onun bana olan ilgisini biliyordum. Lisede her günümüz birlikte geçerken, onun beni basketbol sahasında öpmesi onunla istemeden sevgili olmama neden olmuştu. Onunla geçirdiğim her dakika bir arkadaşla geçen eğlenceden başka bir şey değildi.
Daha önceleri bir kız çocuğunu korumaktı aklımdaki plan. Onı takip ettiğim, ettirdiğim her dakika onu yakından tanımama ve sevmeme neden olmuştu.
Bir aslanın iz sürmesi gibiydi fakat asla bir aslan değildim. Onu avlamaya değil korumayı amaçlıyordum. Onun üzerine kurulmuş bu dünya onun ölümü olacaktı Ferah'ın dedesinin ölümünden sonra alınan kararların hepsi kan akıtmaya yönelikti. Bunu duyduğum ilk andan itibaren onun izini sürmeye başladım. Onun dedesi Layemut cemiyetinin kurucu olan Zahter Çandere'ydi.
Zahter Çandere asla bir kadın üzerinden kumar oynamazdı. Bir kadını üzmek şöyle dursun bir tırnağı kırılsa bu dünyayı kendini adam sanan erkeklerin üzerine yıkabilirdi. Ferah'ın bu durumunu yaşarken görmüş olsaydı eminim ki ortada adam bırakmazdı çünkü o asla haksızlığa boyun eğecek biri değildi. Zahter Çandere, Ferah beş yaşındayken vefat etmişti. Vefat ettiğinde bir vasiyet bıraktığı dedikodusu dolanıyordu cemiyetin dedikodu kaynaklarında. Ya biri tarafından gizleniyordu ya da Zahter Çandere ne zaman isterse o zaman ortaya çıkacaktı. Zahter Çandere'nin biricik kızı, Ferah'ın annesi onun tek varlığıydı.
Ferah Reha öyle bir hamleydi ki, Zahter Çandere'nin tek torunuydu. O ailenin tek varisiydi.
Zahter Çandere'nin eşi Andela Çandere hala yaşıyordu. Turgay Reha kızının anneannesiyle görüşmesine son derece karşı durduğu için Ferah'ın anneannesinin yaşadığından haberi bile yoktu. Turgay Reha kızına hep Andela Çandere'nin öldüğünü söylemişti.
Ferah Layemut cemiyetinde bir elmas kadar değerliydi. Bir elması ne kadar çamura bulasalarda elmas, elmaslığından zerre bir değer kaybetmezdi.
Ferah Reha'yı kendi kurtuluşları için sunağa sunulan bir kuzu gibi kurban etmek istiyorlardı.
Sürgün, Bir kadının koluna prangalanmak istenen bir kördüğüm gibiydi. Sürgünün prangası bir kadının koluna takıldığında onun ruhunun ölmesi demekti.
