68. Bölüm: "Kehanetin yıkımı."

406 20 356
                                    


Şaşkınlıkla karşımdaki uzun mavi saçlı kıza baktım. Uçurumdan düşmeden önce kısa olan mavi saçlarına... "Alexa?" Dedim heyecanla. Alexa bize dönüp beni baştan aşağıya süzerken kaşları gittikçe çatılıyordu. "Katilimiz de gelmiş."

"Ne?" Dedim duyduklarıma inanamayarak. Şu an yaşanan hiç bir şeye inanamıyordum. Alexa acımasız gözlerle bana bakarken arka taraf doğru bağırdı. "Hey çocuklar! Katilimiz gelmiş!"

Bir adım geriye doğru gidip yanımdaki boşluğa baktım. Damla neredeydi? Gözlerim Alexa'ya doğru gelen kızıl saçlara takıldı. Rana. Bize doğru geliyordu. Rana da mı yaşıyordu? Gözlerimin önün de öldüklerini görmüştüm. Bu nasıl olurdu? "Vay vay vay." Dedi Rana gülerek. "Hoş geldin Ejderha Kraliçe! Ailen için harcadığın kişileri mi görmeye geldin?"

"Ben..."

Lafımı yarı da kesti. "Üzgünüm Ejderha Kraliçe. Pek hoş dönmeyeceksin."

"İsteyerek yapmadım. Hiç birinizin ölmesini istemedim. Yemin ederim." Geri geri giderken birine çarptım. Arkamı döndüğüm de artık ayakta zar zor durabiliyordum. Bana öfkeyle bakan bir çift mavi göz vardı karşımda. "Ze-Zero?"

"Korkmuşa benziyorsun Ayla'm."

"Siz... Nasıl geri geldiniz?"

"Kolay oldu."

"Na-nasıl?"

Çevik bir hareketle beni belimden tutup kendine çekti. Ellerim göğsün de yerini bulurken ben hala gördüklerime inanamıyordum. "Beni özledin mi?"

Derin bir nefes aldım ve garipliği fark ettim. Kokusu. Aynı değildi. Zero gibi kokmuyordu. Ondan uzaklaşmaya çalıştığım da beni daha sıkı kavradı. Beden ısımı arttırarak ondan kurtulmaya çalıştım fakat Zero'da en ufak bir değişim dahi gerçekleşmiyordu. Belim acımaya başladığın da onu göğsünden ittirmeye çalıştım . "Canımı acıtıyorsun."

Tek kaşını alayla kaldırdı. "İstediğim de bu zaten."

Sinirle kaşlarımı çattım. "Bırak beni."

Sırıtışı beni bir yandan korkuturken bir yandan da sinirlendiriyordu. Zero, zero gibi davranmıyordu. "O kadar kolay değil."  Gülüşü kayboldu. "Bizim öldüğümüz gibi, defalarca öldürüleceksin." Gözlerindeki öfke canımı acıtsa da belimdeki sıkı elleri dikkatimi dağıtıyordu. "Sana beni bırak dedim!" Zero'nun dizlerinden birine sert bir tekme atıp beni bırakmasını bekledim fakat o bırakmak yerine acıyla başını yanıma doğru eydi. İki elimi başının üstünden geçirip güç verirken saniyelerimin olduğunun farkındaydım. Uyguladığım güç ile Zero'nun başı yere daha fazla eğilmişti. Acıyla kırdığı dizlerine basarak yükseldim ve bacaklarımı da Zero'nun omuzundan geçirerek vücudumu öne doğru atıp ondan kurtuldum. Nefes nefese sırtına bakarken o tekrar bana döndü. "Sana bunu yapmak istemezdim."

Acıyla buruşan yüzünde gülümseme belirdi. "Ama ben bunu yapmak isterdim." Sağ elini kaldırıp şıklattığın da ne yaptığını anlamaya çalışmama fırsat kalmadan sırtımda hissettiğim acı ile dudaklarımın arasından bir inleme kaçtı. Başımı zar zor arkama çevirdiğim de kızıl saçları ile bana gülümseyen Rana'ya baktım. Acıyla dizlerimin üzerine düşerken Alexa Ejderhaya dönüşüp beni pençeleri ile tutarak biraz uzağımızdaki uçuruma götürmeye başladı. Pençesine tutundum. "Alexa... Lütfen. Yapma." Gücümü kullanmaya çalıştım fakat başaramıyordum. Gücümü hissedemiyordum. Sanki hiç gelmemiş gibiydi. Alexa beni uçuruma bırakırken son gördüğüm şey uçurumun kenarın da bana gülerek bakan Rana ve Zero'ydu.

KAYIP ELEMENTLER | KİTAP OLDU! Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin