Multimedia da Savaş var
Savaş'tan...
Zeynep'le Nazlı kavga ediyordu. Ecem'de orada duruyordu. Yanına gidip "Çok eğleniyorsun demi?" dedim. Ecem; " Çok. Ayrıca sen niye gitmedin dün gece?" dedi. Bende kahkaha attım. "Ne gülüyorsun? Ben komik bir şey göremiyorum Zeynep'in Nazlı'yı dövmeye çalışması dışında."dedi. "Konuşuruz. Önce şunları ayıralım." dedim. "Koş kurtar sevgilini Zeynep'ten." dedi. "Bence Zeynep'i kurtarmamız gerekiyor. Nazlı'ya baksana kıza ayı gibi vuruyor."dedim. Güldü "Tamam."dedi. "Nevzat Hoca mı şu Ecem?" dedim Ecem'e göz kırparak. "Aa Nevzat Hoca'nın burada ne işi var?" dedi o da benim gibi onların duyması için bağırarak. Aslında Nevzat Hoca yoktu. Nevzat Hoca'dan korktukları için hemen ayrıldılar. Ecem Zeynep'i kolundan tutup eve götürdü. Ben de Nazlı'ya; "Yürü git Nazlı bir daha da beni takip etme" dedim. "Çok ta meraklıydım." dedi. Tabii meraklısın. Yavşak ne olacak. Nazlı'nın adı 404. Yapışmak konusunda dünya markası valla.
Ecem'den...
Herkes evine gitmişti. Savaş hariç. Savaş bana doğru geliyordu. O gelirken niye kalbim bu kadar hızlı atıyor anlamıyorum. Yok kalbim hep atıyor zaten. Şimdi Bülent Ersoy da gelse benim yine kalbim atacak. "Git buradan. Bıktım artık abimle kavga etmenizden." dedim. "Bak uyuyakalmışız. Benim suçum değil. Omzum tutulmuş zaten. "dedi. Oh olsun."Yok ninemin 303. çocuğunun suçu." dedim. Güldü. "Ninen kaç yaşında? " dedi. "Ne bileyim kaç yaşında 81 di galiba."dedim. Şu an bana deliymişim gibi bakıyordu. Sabahları niye bu kadar saçmalıyorum ben. "Seninle uğraşamayacağım küçük hanım."dedi. "Aynı yaştayız Savaş." dedim."Ben de zaten beyin yaşından bahsetmiştim. Beyin yaşı olarak benden küçüksün ya."dedi. "Tabii tabii öyle he Savaş ondan"dedim. Güldü. "Offf seninle uğraşamayacağım hadi iyi geceler saat 3 olmuş."dedim. "Öğlen üç mü?"dedi. "He öğlen üç Savaş. Gece 3" dedim. "Hadi ben uyumaya gidiyorum. İyigeceler güzelim." dedi. Arabasına binip gitti. Salak ya. Hemen eve girdim. Kendimi yatağa atıp uykuya teslim oldum.
Savaş'tan...
Sabah sabah bu çileyi çekmek zorundamıyım? "Furkan salağı şu alarmı kapat."diye bağırdım, yastıkla kulağımı kapatmaya çalışarak. "Uyan hadi " dedi Furkan. Furkan bizim eve taşınmıştı resmen her gün burada kalıyor ama o burada kaldıkça bana uyku yok. Furkan annemden beter be. Hemen kalktım formamı giydim. Aşağı indim. "Hadi çıkalım. "dedim. "Kahvaltı yapmayacak mısın? " dedi annem mutfaktan. "Anne sen ne zaman geldin?" dedim. "Kahvaltı hazırlamaya geldim. Bir şey beceremezsiniz siz şimdi. "dedi. "Yok kahvaltı yapmayacağım. Okulda atıştırırım. Furkan kahvaltın bittiyse gidelim. "dedim. "Bir dur bekle ya. Şu börekleri yemeden hiç bir yere gidemem. " dedi. "Lan bitirme bende yiyeceğim. Börek olduğunu niye söylemedin vicdansız arkadaşım."dedim. "Sen şimdi bitirirsin börekleri. O yüzden söylemedim."dedi. "Yürü hadi yürü. "dedim. Arabaya binip okula gittik.
Ecem'den...
Uyandığımda lanet ettim hayatıma. Kafamda bas bas bağıran Zeynep ve alarm... Süper bir hayat... "Zeynep şu alarmı kapat."dedim. "Off uyan sen de o zaman. Saat kaç haberin var mı?" dedi. "Kaç?" Baktığımda 7'yi 10 geçiyordu. "Oha okula geç kaldık. Niye kaldırmıyorsun?"dedim. "Kızım sen salak mısın tipin mi öyle gösteriyor? 2 saatten beri seni uyandırmaya çalışıyorum."dedi. "Aaa doğru doğru da biz niye çene çalıyoruz hala hadi ben hazırlanayım da okula gidelim."dedim."Tamam."dedi.Ve Zeynep odadan çıktı. Ben de üstümü giyindim. Evden çıktık. Okula geldiğimizde hiç kimsenin bahçede olmamasına şaşırmadım. Sınıfa çıktık. Kapıyı tıklatıp girdik. Zeynep; "Hocam özür dileriz geç kaldığımız için."dedi. "Ne özür diliyorsun "dedim. "Ne yapayım göbek mi atayım."dedi. Güldüm. Sıramıza oturduk. Ders coğrafyaydı. Dersin adı bile kötü. Hocanın adı ayrı kötüydü. Abidin... Abidin nedir ya?
Kimse dersi dinlemiyordu. Savaş her zaman ki gibi bana bakıyordu. "Söyle bakalım Savaş. Türkiye kaç bölgeye ayrılır?"dedi. Abidin Hoca kolay veya zor bütün soruları hep Savaş'a soruyodu. O yüzden hiç şaşırmadım. "7"dedi, Savaş. "Aferin say."dedi hoca. "1 2 3 4 5 6 7" dedi, sırıtarak. Geri beyinli ya. Gerçi beyin yok ki geri olsun demi ama? Zil çaldı. "Çıkabilirsiniz çocuklar. Savaş seninle sonra görüşeceğiz." dedi Abidin Hoca. Furkan 'la Savaş dışarı çıktılar biz de Zeynep 'le çıktık. Okul nihayet bitti. Biz de Zeynep 'le bir cafeye gittik. Tabii ki de Zeynep zorladı her zaman ki gibi. Ben ne güzel evde uyuyacaktım. Ama iyi oldu gelmemiz. Okulda sıkıntıdan patladım. Pardon okul dedim cehennemde sıkıntıdan patladım. Burası cennet gibi valla okula bakılırsa. Bir masaya oturduk. Garson; " Hoşgeldiniz. Ne alırdınız?"dedi. Zeynep soda ben de portakal suyu aldım. "Ee Savaş'la nasıl gidiyor?" dedi. "Ne nasıl gidiyor ya?"dedim. "Sen çok iyi biliyorsun bence. "dedi. "Ne saçmalıyorsun ya benim Savaş'la aramda ne olabilir ki?"dedim. Zeynep'te; "Tabii tabii"dedi. Ben de "Kim seviyor belli."dedim. "Sana akıl daha yeni mi geldi?"dedi. "Sözlerine koyup attığın o taşlar kafama değil bak nereme geldi." dedim. "Terbiyesiz."dedi Zeynep. "Ama sen başlattın."dedim. Güldük. Biraz daha oturup cafeden çıktık. Hemen arabaya atlayıp eve geldik. Ben hemen duşa girdim. Zeynep'te salondaydı. Duştan çıkıp üstümü giyindim. Aşağı inip Zeynep'in yanına oturdum. Zeynep kanalları karıştırıyordu. "Bir kanalda dursan artık diyorum."dedim. "Off ne yapayım çok sıkıldım."dedi. Telefonu çalıyordu. "Kim?"dedim. "Sana ne Ecem arkadaşım."dedi. Kesin abim. Aman benim derdim başımdan aşkın. Acaba ben Savaş'ı seviyor muyum? Ya da o beni seviyor mu? Of Zeynep kafamı karıştırdı ya.
![](https://img.wattpad.com/cover/37830161-288-k134552.jpg)