23 "Son Günüm Olacak"

131 20 37
                                    

..........................

Neyden bahsediyorsun?

Hyung gel işte!
Lütfen...

Tamam 10 dakikaya oradayım.

Beomgyu derin bir iç çekerek evden ayrılmıştı. Kim bilir yine ne olmuştu? Ama Sunoo'nun bu kadar ciddi olması hayra alamet değildi. Bu yüzden olabildiğince hızlı yürümeye çalıştı.

Geldiği yer tam olarak denizin üstüydü. Bu korkmaya yetiyordu...

"HYUNG!"

Sunoo ona el sallıyordu. Ne kadar uzak olsa da ağladığını çok net görebiliyordu. Koşarak yanına gitmişti.

"Ne oldu?" diye  endişeli bir sesle sordu.

Sunoo'nun gözleri ağlamaktan kıpkırmızı olmuştu. Konuşmaya dili el vermeyince titreyen eli ile demirlerin üzerine oturmuş Niki'yi gösterdi. Oturduğu yer ile deniz arasında neredeyse 5-6 metre vardı. Beomgyu gördüğü görüntü ile şok olmuştu.

"Orada ne işi var? Bir şey mi oldu?"

"Bi-bilmiyorum. Onu aramasam belki onu göremezdim bile şu an. Onunla konuşmak istediğimde ise bana bir şey demedi."

Beomgyu ne yapacağını bilememişti. Önce ağlayan Sunoo'ya sarılmıştı. En azından önce onu sakinleştirebilirdi.

"Bana bak Sunoo, onunla konuşacağım. Ama sakın yanımıza gelme. En ufak hareketimiz kötü bir şeye mâl olabilir, bunu biliyorsun."

Başını aşağı, yukarı salladı.

Beomgyu Niki'nin olduğu tarafa döndü. Konuşması doğru olur muydu ki?

Onu korkutmamak adına yavaşça yanına yaklaştı.

"Nasılsın Niki?"

Niki onu beklemediği için şaşırmıştı ilk başta.

"Harika, öyle böyle bir harika. Sen nasılsın hyung?"

"Ben... iyiyim."

Onu nasıl ikna edebilirdi bilmiyordu. Çünkü daha kendisi aşağı bakmaya korkuyordu.

"Sunoo çağırdı değil mi seni? Demin çok ağladı. Aslında gelmemesini söylemiştim ona ama dinlemedi."

"Evet o çağırdı. Ne olduğunu anlatmak ister misin Niki?"

Niki asık olan suratını daha fazla astı.

"Anlatmak neyi değiştirir ki hyung? Hayatıma bir katkısı olmayacak bile. Derdimi anlatsam neye yarar? Ki zaten bu benim son günüm olacak merak etme."

×Red Hour× (TaeGyu)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin