____________________
"Biraz bekleyeceksin Taehyun. Beomgyu eve yeni geldi sayılır. Şimdi yemek yiyor." Taehyun, dediği gibi Beomgyu'yu almaya gelmişti. Kapıda onu Yeonjun karşılamıştı.
"Sorun değil." deyip içeri girmişti.
"Bakıyorum da Beomgyu ile aranız baya iyi." demişti göz kırparak Yeonjun. Taehyun ise onun bu hareketini görmezden gelip konuşmaya başladı.
"Sesini kesmelisin bence hyung. Sahi Beomgyu hyung sana nasıl katlanıyor?"dedi gülerek.
"Zorundayım diyelim." Yeonjun tam ağzını açıp laf söyleyecekken lafını Beomgyu kesmişti.
Taehyun gülümseyerek oturduğu yerden kalktı ve ceketini giymeye çalışan Beomgyu'nun yanına gitti.
"Çok bekletmedim umarım."
"Hayır. Hazırsan gidelim mi?"
Beomgyu olumlu anlamda kafa sallayınca beraber evden çıktılar. Tabi çıkmadan önce Yeonjun, Taehyun'u bir kenara çekmiş ve Beomgyu'ya göz kulak olmasını tembih etmişti.
..................................
"Neden gitmeden önce köşedeki marketten biraz abur cubur almıyoruz çocuklara?" diye önerdiğinde Beomgyu hemen kabul etmişti.
Markete gidip bir şeyler aldıktan sonra yurda gitmişlerdi.
Çocuklar Taehyun'u gördüğü gibi koşarak sarılmışlardı. Beomgyu ise onları gülümseyerek izliyordu. Gözleri ne kadar Hyuk'u arasada bir türlü görememişti.
"Hoşgeldiniz çocuklar!" Onları Jihyo karşılamıştı. Kendisi yurtta çocukların bakımdan sorumlu biriydi.
"İnanır mısın bilmiyorum ama dünden beri tutturdular Taehyun gelsin diye." dedi gülerek Jihyo.
Beomgyu, Taehyun'a hayretle bakıyordu. Onun böyle biri olduğunu hiç düşünmemişti. Hatta belki birazcık kötü bile olduğunu düşünüyordu bir ara...
"Peki Hyuk nerede?" diye atıldı araya Beomgyu.
"Ah Hyuk mu? Birazcık üşütmüş. Odasında yatıyor olmalı. Yani yaramazlık yapıp oyuncakları ile oynamıyorsa tabi..."
"Yanına gidebilir miyim peki?" diye nazikçe sordu.
"Tabiki." deyip onlara Hyuk'un kapısının önüne kadar eşlik etmiş ardından gitmişti.
Beomgyu hafifçe kapıya tıklamış, ses alamayınca da kapıyı yavaşça açarak içeri girmişti.
Tahmin ettiği gibi mışıl mışıl uyuyordu.
Onu uyandırmamak adına yavaşça yanına yaklaştı ve yatağının kenarına oturdu.
"Çok tatlı uyumuyor mu?" demişti Taehyun'a dönüp. Yüzünde anlam veremediği bir gülümseme vardı.
Taehyun onu onaylarcasına kafasını salladı.
"Şu an farkettim de sanki siz biraz birbirinize mi benziyorsunuz."
Gerçekten bakınca ikisi birbirine çok benziyordu. Kardeş olma ihtimalleri var mıydı? Sanmıyorum.
........................................
"Artık gitsek mi?" diye sordu Taehyun, o sırada Hyuk'un başını okşayan Beomgyu'ya.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
×Red Hour× (TaeGyu)
FanfictionO kişinin ölümü ile başladı her şey. O kişinin hayatı kökten bitmişti ama geri kalanların hayatı ise mahvolmuştu. Ve eğer katil bulunmazsa hayatları mahvolmaya devam edecekti. Sahi katili kim bulacaktı? Bu işi de alanında uzman Choi Beomgyu'ya bıra...
