_____________________
"Pekâlâ, bu kadar hapis Taehyun için yeterli. Alacağımı aldım ben."
Şu an Taehyun'un yanına gidiyordu. İstediğini elde etmişti bu yüzden onu daha fazla orada tutmanın bir anlamı yoktu.
Önce derin bir nefes aldı. Ardından gardiyandan anahtarı alarak kilidi açtı. Kapı açılınca içeri girip kapıyı tekrardan kapattı. Biraz sohbet etmekten zarar gelmezdi değil mi?
"Yine,niye geldin?" Sanki Beomgyu her zaman yanına geliyormuş gibi konuşması tuhafına gitmişti.
Onun yanına oturmuştu.
"Geldim çünkü canım istedi." dedi gülerek.
"Bir de dalga geçiyorsun..." Beomgyu ile aralarına biraz daha mesafe koymuştu.
"Dalga geçtiğim yok Taehyun. Sadece bu kasvetli ortamı biraz neşelendirmek istedim."
"Kai gibi konuşuyorsun..." Biraz yumuşamıştı ses tonu. Yüzü gülmese bile gözleri gülümsüyordu. Ah hayır, gözler gülümsemezdi!
"Onları özledin, değil mi?"
"Cidden soruyor musun?" dedi bir kaşını kaldırarak.
"Onları ve ailemi çok özledim. En çok da ailemi..." Taehyun ailesine gerçekten bağlı biriydi. İlk geldiği zaman ailesini aramak için çok yalvarmıştı. Beomgyu ilk başta bunu yapamayacağını söylesede sonra dayanamamıştı. Ve yetkisi olmadığı hâlde kendi telefonunu araması için ona vermişti.
"Çok şanslısın Taehyun, biliyorsun değil mi?"
Taehyun demek istediğini anlamamış bir şekilde ona bakmıştı.
"Arkadaşların konusunda özellikle. Sırf senin için bana neler söylediler bir bilsen. Hatta arkasını dönen bile oldu." Son cümleyi kısık bir sesle söylemiş ve başını eğmişti.
"Açıkçası beni görmek için geleceklerini düşünmüştüm. Ama sadece Kai geldi. Ah bide dün Soobin hyung geldi."
"İşleri vardır belki. Bırakıp gelemiyorlardır." Öyle bir şey yoktu aslında. Sadece motivasyon amaçlı böyle konuşuyordu.
"Buradan bir çıkayım başka bir şey istemiyorum ben."
Bunun üzerine gülümseyip ayağa kalktı.
"O zaman daha fazla beklemenin mânası yok. Sadece bilmeni isterim ki senden nefret ettiğim için falan değil burada olma sebebin. Ki ben senden nefret etmiyorum."
"Biliyorum,senden nefret eden bendim asıl. Ama ben senin yerinde olsaydım kesinlikle benden nefret ederdim." Kendini bilmesi güzel bir şeydi.
"Öyle deme Taehyun."
Kilidi tekrardan açtı ve kapıyı sonuna kadar açtı.
"Gidebilirsin." deyip eliyle kapıyı gösterdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
×Red Hour× (TaeGyu)
FanfictionO kişinin ölümü ile başladı her şey. O kişinin hayatı kökten bitmişti ama geri kalanların hayatı ise mahvolmuştu. Ve eğer katil bulunmazsa hayatları mahvolmaya devam edecekti. Sahi katili kim bulacaktı? Bu işi de alanında uzman Choi Beomgyu'ya bıra...