İyi okumalar...
"Sevgilisi grip olan bendim. Sen ne ara bu hale düştün ya?" Burnunu silmek için bir peçete daha alırken homurdandı Changbin.
"Defol git evimden be. Hasta olacaksın yanımda dura dura. Sonra uzundan laf yiyeceğiz bir ton." Jimin kaşlarını çattı.
"Uzun mu? Sevgilime lakap mı taktın bir de utanmadan?" Elini huysuz bir amca gibi havada sallayıp cümlelerinin odağını başkasına çevirmekle yetinmişti diğeri.
"Hoseok al götür şunu. Akşama hazırlansın." Gözlerini parmaklarına dikerken sessizliğinin dikkat çektiğini biliyordu Jimin. Changbin'in yatakta kıpırdanışını duydu, ardından omzuna Hoseok'un eli değmişti.
"Jimin hadi gidelim. Hazırlayalım seni. Chang senin motoru alıyoruz, değil mi?" Bir baş onayı gelmiş olmalıydı zira Jimin onun yanıt verdiğini duymamıştı. Ancak şimdi, odağını ona döndürürken konuşmuştu Changbin.
"Neyin var lan senin? Kalksana, yarış var diyorum. Yerime yarışmayacak mısın?"
Yapabileceğinden şüpheliydi. Özellikle son yarışta Taehyung'u ne kadar korkuttuğunu görüp ona bir daha bu riski almayacağını söyledikten sonra sözünü ne derece çiğneyebileceğini bilmiyordu. O bir flörtten ibaret değildi, artık bir ilişkisi vardı. İlişkiler bazı sorumluluklar ve verilen sözlerin tutulmasını gerektirirdi. Karşınızdakiyle güveni sağlamanın ana yolu buydu zira. Şimdi ise tırnaklarını avcuna geçirerek vereceği yanıtı düşünüyordu. Ona ne derse arkadaşını kırmaz ama bundan yırtardı?
"Bu yarış..." diye girdi lafa. Changbin anında kaşlarını kaldırmıştı. Devam etti. "o kadar hayati mi? Yani bir yarışa da girmesen ne kaybedersin ki? Hastasın zaten, anlarlar." Arkadaşı bir süre sustu. Dediklerini tartıyor olmalıydı. Ama dudaklarından çıkan kelimeler Jimin'i memnun etmedi.
"Jimin bu rutin yaptığımız yarışlardan değil. Unuttun mu? Bugünü bekliyoruz oğlum üç aydır. Ödüllü olan bu. Nasıl unutuyorsun, aklın nerede senin ya? Bunun parası bize lazım."
Günün tarihini idrak ettiğinde irkildi Jimin. Hayatında son dönemin gelişmeleri o kadar yoğundu ki aklından tamamen çıkarmıştı planlarını. Maddi olarak hiçbiri sıkıntı yaşayan çocuklar değildi. Hepsinin aileleri belli bir gelir seviyesindelerdi ve sonsuz olmasa da kendilerine yetecek kadar olanağa sahiplerdi. Ancak bunun geliri Changbin'in bir süredir radarında olan yardım grubu için kullanılacaktı. Çocuğun sert motorcu kimliğinin altında yumuşak ve yardımsever bir karakter yatıyordu. Son birkaç ödüllü yarışı sırf bu grup için kazanmıştı ve bu yarışın ödülü diğerlerinin neredeyse toplamı ediyordu.
Bu yüzden evet, Jimin o yarışa katılıp kazanmak zorundaydı. Reddedemezdi. Paranın gruba gitmesi şarttı, insanlara daha rahat yardımcı olabilmek için bir yer tutacaklardı ve para eksiğini bu yarışla tamamlayacağına söz vermişti Changbin. Taehyung'u korkutmayı ve ona verdiği garantiyi bozmayı hiç istemese de bunu yardıma ihtiyacı olanlar için yapıyordu. Esmer çocuk onu elbet anlardı.
"Aklımdan çıkmış, özür dilerim. Gidip hazırlanayım ben."
***
"Ne oldu?" Ona yaklaşan Hoseok'a bakarken sordu Jimin. Hoseok elindeki telefonun ekranını gösterdi. Yarışacak çocuk cihazı ona emanet ederken bir arama geleceğini düşünmemişti. Yeşil daireye dokunup telefonu kulağına götürdü. "Efendim?"
"Yolda mısın hayatım?" Kaşlarını çattı hafifçe. Yolda mı olmalıydı?
"Yol?" dedi sesinde bariz bir soru barındırarak ve Taehyung sesli bir nefes verdi.
"Jimin sinema planımız vardı ya hani, seninle salonda buluşacaktık. Unuttun mu?" Gözleri irileşirken fısıldadı çocuk.
"Hassiktir."
"Anlamadım?" Taehyung'un şaşkın sesini duyunca anında toparlanmıştı.
"O benim tamamen aklımdan çıktı Taehyung, çok özür dilerim ya. Başka bir zaman gitsek? Söz telafi edeceğim bunu." Hızlı hızlı konuşuyordu zira yarışın başlamasına çok kalmamıştı. Ancak Taehyung'un buna dair hiçbir fikri yoktu elbette.
"Nerdesin ki şu anda? Gelemez misin?" Jimin'in açık havada ve kalabalık bir ortamda olduğu muhtemelen anlaşılıyordu ancak biraz ilerideki motorlardan birinin sahibi varlığını belli edercesine gaza elini bastırdığında ve aracı bağırttığında nerede olduğunu üstüne cihaz takmaktan bile daha kolay belli etmişti. "Jimin? Tahmin ettiğim yerde olduğunu söyleme bana."
"Ama ben senin tahminini nasıl bilebilirim ki? Müneccim miyim ben?" Sesini yumuşatması bir işe yaramadı.
"Jimin, sadece bir kez daha soracağım. Neredesin?" Motora yaslanan bedenini dikleştirdi yavaşça. Ona dürüst olmalıydı, değil mi? Dürüstlük önemliydi. Güvenin temeli dürüst olmaktan geçerdi.
"Changbin'in yarışı vardı." dedi, bu bir yalan değildi. Yarışacak olan aslında Changbin'di. "Aylar önceden belli olan ve çok önemli bir yarış. Ben bugün olduğunu unutmuşum."
"Ah, anladım. Changbin'e destek için gittin yani." Taehyung'un ses tonu sakindi. Sevgilisinin söylediğini pekiştirerek onun açıklamasını anlamaya çalışıyordu.
"Önemli olmasa gerçekten burada olmazdım. Aklımdan çıkmamış olsa sinemayı başka gün yapalım derdim zaten sana, unutmuş..." Aceleci cümleleri bir gülüşle bölündü.
"Hayatım, sorun değil. Sinemaya her zaman gelebiliriz. Sen şimdi git ve Changbin'e destek ol ki yarışı kazanabilsin. Tezahürat mı yapıyorsunuz bayrak mı sallıyorsunuz bilmiyorum ama bir şekilde onun o çizgiyi ilk geçen olması lazım, değil mi? Benim de şans dilediğimi ilet." Jimin kafası karışmış bir ifadeyle sordu.
"Kime ileteyim?" Taehyung bir kez daha güldü, bu seferki daha kısa ama daha duyulurdu.
"Changbin yarışmayacak mı işte?" Jimin dişlerini sıktı.
"Evet." Bu bir yalandı. "O yarışacak tabi." Yalanını tek kelimeyle bırakmamış, aksine pekiştirmişti.
"Şans dilediğimi ilet. Yarıştan çıktığınızda görüşürüz tamam mı? Öpüyorum seni." Titrek bir nefes bıraktı kısa boylu yanıt vermeden önce.
"Tamam, görüşürüz. Ben de öpüyorum." Telefonu kapatacaktı ama Taehyung'un sesi geldi hattın öteki ucundan.
"Jimin?" Tereddütle konuştu Jimin.
"Efendim canım?" Duyduğu ses az öncekilerin yanından bile geçemezdi. Taehyung buz gibi bir tonla söyleyeceğini söylemiş ve telefonu kapatmıştı.
"Senden tek istediğim dürüst olmandı ve sen bunu bile beceremedin."
Acılar içersindeyim, bu bölümü o kadar zor yazdım ki...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Azad ~ Vmin
Fanfiction"Beni bıraksaydın her şey daha kolay olacaktı." "Kendimi bırakmak seni bırakmaktan daha kolaydı."