18 ☂ Kızmayın Ona, Ben Çok Sevdim, Aşk Koydum Adını

11.5K 811 75
                                    

Pera- Aşk Koydum Adını 

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Pera- Aşk Koydum Adını 

Duyanlar var kalbimin her atışında adını 

Bilenler var yağmurlarda bile nasıl yandığımı 

Soranlar var, nasıl olur da saymaz senin hatırını 

Kızmayın ona, ben cok sevdim, aşk koydum adını 

MAYIS

Bir kitap okumuştum beni çok etkileyen. Bir kadının aldığı her kararda hayatının ne kadar değiştiğini işliyordu. Gerçekten de almış olduğu en basit bir kararda bile, farklı bir karar almayı denediğinde hayatı o kadar değişiyordu ki kütüphaneye her geri döndüğünde afallamış oluyordu.

Ben de şu an kendimi o kitaptaki karakter gibi hissediyorum. Ardını düşünmeden bir karar aldım. Her ne kadar her şey mantık çerçevesi içerisinde olsa bile ben kararımı sorgulamadan edemiyordum işte. Bu eve taşınmakta iyi mi kötü mü ettiğimi bana zaman gösterecekti.

Şafak, sabahın erken saatlerinde kalkmıştı. Benim bugün işe yetişmem için beşte kalkmak gerekiyordu ve o da ben gibi beşte kalkmıştı. Hatta uyuyakalıp kalmadığımdan emin olmadığı için saat beşi bir geçtiğinde beni aramıştı. İki yan odamda uyuması dışında bir sorun yoktu tabii.

Telefonu açtığımda henüz ayılmamıştım ve "Evet?" diyerek yanıtlamıştım telefonu.

Uykulu olduğu için boğuk çıkan kahkahasını işittim. "Sen her telefonu açtığında evet diyor musun böyle?" dediğinde kaşlarımı çatmadan edemedim. Uyku sersemi olduğum için hiçbir şeyi anlamıyordum.

"Evet." dediğimde kulağıma şuh kahkahası doldu. Ben de gülmeden edemedim.

"Sana kolayca kabul ettirmek istediğim bir karar olursa sen uyanır uyanmaz sormam gerekiyormuş. Anlamış oldum." dedi keyifli bir tonda. Sesi uykulu ve boğuktu. Hoşuma gitmişti.

"Sabahında beşinde ne bu işgüzarlık Şafak Milas?" dediğimde tekrar kahkahasını işittim. İkimizin de sesi, birkaç dakika önce uyandığımız için boğuk çıkmıştı.

"Huyum kurusun." dedi. Sonra derin bir nefes aldı. "Kaç dakikaya hazır olursun?" diye sordu.

Esnedim. "Rüzgâr Bey izin verirse yataktan kalkacağım. Sonrası on dakika sürmez." dedim.

"Gelip seni kaldırabilirim." dediğinde donup kaldım. "Eğer istersen." diye ekledi hemen. İlk başta söyleyecek bir şey bulamadım. "Hani artık doğmak üzere ya. Yatıp kalkmak bile zordur. Hiç yaşamadım ben tabii. Bilmiyorum, öyle mi değil mi. Yani eğer öyleyse, yani yataktan kalkmaktan zorlanıyorsan," Yutkunduğunu hissettim. O kendini açıklamaya çalışırken ben istemsizce gülmeye başlamıştım bile. "Sana destek olurum." diye ekledi. "Yani kalkman için. Ama genel anlamda da destek olurum." Yüzünü sıvazladığını hissettiğimde kıkırtımı durduramadım. "Geleyim mi Mayıs? Allah aşkına bir şey söyle de sustur beni."

Onun Çatısının Altında (Tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin