Nispeten daha kısalmış saçlarım omuzlarımdan dökülürken kendimi fiziki olarak kısmen farklı hissediyordum.
Saçlarımın hiç böyle görüneceğini bilmezdim, bana göre onlar sadece toplamam gereken vücut parçasından ibaret olmuşlardı.
Ama şimdi güneşe karşı hoş bir şekilde parıldamaları kendimi değerli hissetmeme sebep oluyordu.
'Umarım Sasuke de beğenir.'
Kızın dediği cümle aklımı doldururken sıkıntıyla iç çektim.
Benim tanıdığım Sasuke'den bahsediyor olamazdı değil mi?
Sonuçta Sasuke adında başka kişiler de Japonya'da yaşıyor olabilirdi.
Ama şimdi düşününce yıllar önce tanıdığım Sasuke ile şimdiki Sasuke arasında dağlar kadar fark olduğunu kabul etmeliydim.
O yüzle ve vücutla mutlaka bir sevgilisi olmalıydı ki eğer bu Karin denen kız ise oldukça şanslıydı.
Kız biraz çatlak tipli olsa da kötü biri gibi görünmüyordu.
Sıkıntıyla iç çektim.
Sasuke ve özel hayatı beni ilgilendirmezdi.
Onu yıllar önce hayatımdan çıkarmıştım, geçmişin silik izlerinden biriydi sadece...
Telefonumun çaldığını hissettiğimde elimi cebime attım.
Annem arıyordu.
"Efendim."
Heyecanlı sesi bu buruk durumdan çıkmamı sağlamıştı.
'Kuaför nasıl geçti kızım? Umarım Misano'dan memnun kalmışsındır.'
Ona bana neden Misano'yu anlatmadığını sormak için yanıp tutuşsam da çenemi tuttum.
"Güzeldi eve geçiyorum anne."
'Süper, onun dediği bakım önerilerini saçına yapmayı unutma. Kuaförleri ne kadar sevmediğini düşünecek olursak bu yeterli sebep olmalı.'
Misano'nun bana verdiği bakım ürünleriyle dolu poşete baktım.
Tüm bunlar müthiş külfetli geliyordu.
"Merak etme anne."
****************
Cumartesi günüm hızlıca geçmişti.
Sabah gittiğim kuaförün ardından günümü evde geçirmiş ve bir şeyler izlemiş, Misano'nun bana verdiği bakım malzemelerinin arkalarını okuyarak vakit öldürmüştüm.
Aklımı olabildiğince boşaltmaya çalışmak dışında yapabileceğim bir şey yoktu.
Ama bunda bile başarısız olmuştum.
Sai'yi, İno'yu, Sasuke'yi düşünerek rahatsız bir uykuya dalmıştım.
Sabah olduğunda yarı kapalı gözlerle kahve yapmaya çalışırken dairemin kapısı vurulmuştu.
İrkilmiştim çünkü kimseyi beklemiyordum.
O anda aklıma Sai veya İno'nun kapıma geldiği korkunç bir düşünce belirmişti.
Şu anda ikisiyle de konuşmaya daha doğrusu yüzleşmeye hazır olmadığımı biliyordum.
Tedirgin adımlarla kapıya yaklaştım ve delikten baktığımda keskin bir rahatlama duygusu benliğimi sardı.
Kapıda bir kargocu vardı.
Ama ben bir şey sipariş etmemiştim.
Gözlerim kapı kulpuna dikildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
He Is Not Gay! Just My Girlfriend⚠️/SASUSAKU FANFICTION
Fanfiction"Benim için ideal erkek mi?" Bakışlarımı bardağıma indirdim. Ve aklımda canlanan görüntüye karşı zevkle iç çektim. "Kesinlikle Uzui Tengen'e benzeyen biri.."