Hayatta bazen duygularınızın yönünü şaşırdığı, ağzımızı açsak bile hissettiklerimize tercüme olamadıklarını fark ettiğimiz bir noktaya gelirdi.
Hissettiğimiz tüm duygular bir yumak şeklinde bir süre sonra kalbinizin orta yerinde durur, yumuşar ve sizin sindirebileceğiniz kıvama gelirdi.
Ama o zaman gelene kadar davranışlarıza hakim olmakta zorlanabilirdiniz.
İşte şimdi ben tam olarak böyle bir durumun eşiğindeydim.
Sasukeyle konuşmuş, yıllardır içimde gizlenmiş ama sürekli olarak kendini yiyip bitirmiş o yanımla yüzleşmiştim.
Belki o dönemler hissettiğim çoğu şeyi Sasuke'ye anlatmamıştım ama bir noktada yüzüne baktığımda gördüğüm derin anlayış ifadesi o soğuk maskesinin altında kendisini göstermişti.
Ve bu bana gerçekten yetmişti.
Kabul etmeliydim, kalbimde varlığını unutturan bir yük kalkmıştı aslında...
Ancak bundan sonra Sasuke ile gerçekten arkadaş olabileceğimizden emin miydim?
Yani her şeye yeniden başlamaya...
Kalbimi ve duygularımı coşturan aslında bu bilinmezlikti.
'Belki de zamana bırakmak gerekir. Tıpkı bir zamanlar yaptığın gibi...'
Evet, bunu yapabilirdim...
Çünkü düşünmek zamanla acı veriyordu.
Başımı iki yana hafifçe sallayıp toparlandım.
Noodle kaselerini dolaptan çıkarıp tencereyi tutacağım zaman hayatımın hatasını yaptım.
Keskin bir acı elime hücum etti ve neye uğradığımı şaşırdım.
"Ah!"
Hızla geri çekilirken dalgınlıktan sıcak tencereye çıplak elle dokunduğumu fark ettim.
Elim zonkluyordu ve aniden geriye kaçtığım için bar tezgahı resmen belime monte edilmişti.
Gözlerimi kapatıp yere çökeceğim sırada bir el beni yakaladı ve dirseğimden tuttu.
Gözlerimi kırpıştırdım ama bu gözyaşlarımın yanaklarıma bulaşmasına sebep oldu.
Dudaklarımı birbirine bastırdım.
Çok acıyordu...
Yere farkında olmadan çöktüm.
Neyse ki Sasuke'nin kolu beni nazikçe yere oturttu.
"Eline bakayım."
Gözlerimi açtım.
Elim titriyordu ve belli belirsiz kızardığını görüyordum.
Belimdeki ağrıyla beraber sanki acı katlanarak artıyor gibiydi.
Elimi Sasuke'ye uzattım.
Sasuke önce bana ardından elime baktı ve nazikçe tuttu.
Elimi sağa ve sola çevirerek incelerken gözyaşlarıma hakim olamıyordum.
Avcumdaki kızarıklık gün gibi ortaya çıkmıştı.
"Çok fazla yanmamış gibi ama su toplayacaktır."
Başımı salladım ve diğer elimin tersiyle yüzümü sildim.
"Üzgünüm böyle olmasını istememiştim."
Endişeli gözlerle bana baksa da sakinliğini koruyordu.
"Saçmalama, bir kaza oldu o kadar...Hadi seni oturtalım sonra eline buz koyalım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
He Is Not Gay! Just My Girlfriend⚠️/SASUSAKU FANFICTION
Fanfiction"Benim için ideal erkek mi?" Bakışlarımı bardağıma indirdim. Ve aklımda canlanan görüntüye karşı zevkle iç çektim. "Kesinlikle Uzui Tengen'e benzeyen biri.."