İlk kez iki sene önce annemin evine gittiğimde, daha doğrusu çocukluğumun geçtiği eve gittiğimde yabancılık hissini yaşamıştım.
Tertemiz çarşaflarla sarılı, sıcacık bir yatakta uyumuş olsam da kaygılarım ve yerimi yadırgamam yüzünden uyuyamamıştım.
Tuhaf bir duyguydu ama korkmamıştım.
Şimdi ise tekrardan o hisle uyuyamamak, yeni güne başlarken yaşadığım o yabancılık hissi ne kadar da nostaljikti...
Gram uyku uyuyamadığım yatakta dört dönmüştüm.
Sasuke'nin dediklerini zihnimde tartmış ve düşünmüştüm.
Bana yaptığı çok büyük bir jestti.
Özellikle ne yapacağımı bilemediğim bu dönemde önümü aydınlatan bir ışık olmuştu.
Ama tereddüt eden bir yanım hep temkinli olmam konusunda beni uyarıyordu.
İşte canımı sıkan da buydu.
'Sürekli bir terslik olacağını düşünüp geriliyorum.'
Derin bir nefes aldım ve yataktan kalktım.
Gerilip kendime sıkıntı yaratmak bana zarar verirdi, bu yüzden şimdilik kafamdaki kötü düşünceleri atmak zorundaydım.
Evet, şu anda bunu yapmalı ve önümdeki sorunlarla teker teker ilgilenmeliydim.
Dün gece üzerimde olan kot pantolon ve tişörtle yattığım için her tarafım tutulmuş olsa da bunu umursamamaya çalışarak boş odayı arşınlayıp banyoya gittim ve yüzümü yıkadım.
Pekala...
Bugün Sasuke'nin bahsettiği 'yeni iş'e bakacaktık, sonrasında ise sakince düşünüp karar vermeyi planlıyordum.
Kendimden emin bir şekilde kapıyı açtığım sırada Sasuke ile burun buruna geldik.
Şaşkınlıkla birkaç adım geriledim.
O da benim kapıyı aniden açmamı beklemiyor olacak ki şaşırmıştı.
"Ah, kusura bakma. Kapını çalıp uyanıp uyanmadığına bakacaktım."
Elini ensesine attı.
"Kahvaltıyı hazırladım."
Kapıma gelip beni uyandırmasını ya da mağrur bir ifadeyle kahvaltının hazır olduğunu söylemesini beklememiştim.
Yıllardır her işimi kendim yaptığı için başkalarının bana gösterdiği ilgiye alışkın değildim.
'Sai bile bana böyle bir ilgi göstermemişti.'
"Ah, üzgünüm. Ben..."
Toparlayamadığım cümlemle abuk sabuk koşunca Sasuke kollarının önünde birleştirdi.
"Yeni uyanmış olmalısın ki uyku sersemisin... Ama sorun değil, bir şeyler yersen kendine gelirsin."
'En son ne zaman bu kadar düşünülür oldum...'
İçimde geçmişin bir hatırası olan o buruk his tekrardan kabarıp etrafımı sardı.
Boğazıma oturmuş yumruya rağmen güçlükle konuştum.
"Ah...Tabii..."
Tepkime karşı bana şöyle bir baktı ama bir şey söylemeden merdivenlerden aşağıya indi.
Arkasından ona öylece bakarken ne kadar aptalca davrandığımı düşünmeden edemedim.
Uzun zamandan sonra hissettiğim yeni duygular çevremi sarınca iç pusulam yönünü şaşırmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
He Is Not Gay! Just My Girlfriend⚠️/SASUSAKU FANFICTION
Fanfiction"Benim için ideal erkek mi?" Bakışlarımı bardağıma indirdim. Ve aklımda canlanan görüntüye karşı zevkle iç çektim. "Kesinlikle Uzui Tengen'e benzeyen biri.."