Ter içinde ana caddede yürürken elimdeki telefondan gitmem gereken konuma bakıyordum.
Geç kaldığımın farkındaydım ama işten bir türlü erken çıkamamıştım.
Pasta şefi kendi sevgilisiyle buluşmak için tüm işleri üzerime yıkmıştı ve sabahtan beri kaç kez durmadan pasta yaptığımı hatırlamıyordum.
Bir yanım içten içe buna sinirliydi.
Adam özel ilişkisini neden işine yansıtıyordu ki?
Buna sessiz kalmamam gerekirdi ama elimdeki en iyi iş bu olduğu için sesimi çıkaramamıştım.
Anlımdaki teri elimin tersiyle sildiğimde telefonumdan gelen bir ses konuma ulaştığımı bildirdi.
Adımlarımı yavaşlattım ve karşımda yükselen restoranda baktım.
Burası...
Sai ile buluşacağımız yer olmalıydı.
Restorandın lüks kapısına ve camlı duvarlarından görülebilen içine baktım.
İyi giyimli çoğunlukla çift olduklarını düşündüğüm insanlar birbirleriyle sohbet ediyor, güzel vakit geçiriyorlardı.
Gözlerim mekanı taradıktan sonra bir de kendi yansımama baktım.
Günün koşturmacası içinde dağılmış saçlarım, yorgunluğumu belirten göz altlarım, terden parlayan tenim, mutfak yüzünden kirlenmiş pantolonum ve terden üzerime yapışmış gömleğim...
Ben, buraya giremezdim.
Uygun değildim...
"Ah, Sakura! Geldin mi?"
Hafiften dolmuş olan gözlerimi çevirdiğimde mekanın açık kapısında beni bekleyen Sai'yi gördüm.
Yayvan bir şekilde sırıtarak yanıma geldi.
Bordo gömleği ve siyah pantolonuyla oldukça iyi bir görüntü çiziyordu.
Boynundaki altın zincirin hatlarını seçtiğimde farkında olmadan bir adım geriye attım.
Sai bendeki değişiklikleri fark etmeden yanıma geldi ve bana sarıldı.
"Sonunda gel-"
Cümlesini yarıda kestiğinde sarılmasına karşılık vermek için kollarımı kaldırmıştım ama aniden benden uzaklaştı.
Yüzünü buruşturduğunu gördüğümü zannettim.
Hayal görüyor olmalıydım.
Sai gülümsedi ama gözlerine ulaşmayan bir gülümsemeydi bu...
Gergince yutkundum.
Bir şey mi olmuştu?
"Ben...Geç geldiğim için üzgünüm. Kafede işim bitmemişti."
"Sorun değil."
Hafiften kızgınlık hissettiğim sesine karşılık kalbim korkuyla çarptı.
Sai elime uzanıp tuttu.
"Hadi, içeriye girelim."
Girmek istemiyordum.
İtiraz etmek istercesine ağzımı açtığımda Sai'nin bakışları keskin bir şekilde bana döndü.
Sanki 'itiraz edersen seni üzerim' gibisinden bakıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
He Is Not Gay! Just My Girlfriend⚠️/SASUSAKU FANFICTION
Fanfiction"Benim için ideal erkek mi?" Bakışlarımı bardağıma indirdim. Ve aklımda canlanan görüntüye karşı zevkle iç çektim. "Kesinlikle Uzui Tengen'e benzeyen biri.."