Obito beni dinlenme odasına götürmüş ve koltuğa oturttuktan sonra gitmişti.
Depodan çıkarken, koridora girdiğimizde ve dinlenme odasına girdiğimizde...Her bir anda kontrolümü elimde tutmak için kendi içimde bir irade savaşı vermiştim.
Ağlamaya direnmiştim, yanlış bir şey yapmamıştım.
Asıl şimdi olacaklar beni korkutuyordu, Sai ile olanları öğrenmişlerdi, ona ne yapacaklardı?, ben ne olacaktım?
Tedirginliğin içimde bir volkan gibi patlama noktasına geldiğini hissettim.
Hayır, yapamazdım.
Metanetimi ve sakinliğimi korumak zorundaydım.
Kucağımda birleştirdiğim ellerim titremeye başladı.
Hayır, sakin olmalıydım.
Bu işi kaybedemezdim, tekrardan o dipsiz kuyuya inemezdim.
Başarısızlıklarımın toplu olarak yattığı mezarın ölümcül soğukluğuna kapılamazdım.
Oradan çıkmak için yıllardır çırpınmıştım ve başarmıştım da...
Ancak Sai gibi geride bıraktığım geçmişim geri gelip, üzerime çullanmıştı.
Kendimden beklenmeyecek şekilde büyük bir adım atıp yüzleşmeye karar vermiştim ancak sonuçlarını düşünmeden hareket etmiştim.
Bacaklarım deli gibi sallanmaya başladı.
Sakin ol.
Sakin ol.
Sakin ol!
Gözlerimi sımsıkı kapattım.
İşimi kaybetme tehlikem bir yana, aklım tekrar tekrar Sai le beraber yaşadıklarıma geri dönüyor, bana en başından beri gönderilen sinyallere nasıl kayıtsız kalabildiğimi anlatmaya çalışıyordu.
Zihnim bile aptallığımı vurguluyordu.
"Sana yatağımda gerçekten sahip olduğumda seni sevgilim olarak kabul edeceğim."
Ürperdim.
Sai ile daha 4 aydır birlikteydik.
Ve şimdiden benimle beraber olmak isteyecek kadar ilerliyor muydu?
Cümlelerini zihnimde tarttım.
Ona göre 4 aydır kimdim ben peki?
Sevgilisi değildim.
Yanında gezdirdiği flörtü müydüm?
Elimi elinden çektim.
"İstemiyorum."
Bunca zamandır üzerimden yapılan pis imalar, aşağılanmalar, yetersizlikler...
Sorunun en başından beri bende olduğunu düşündürtmüştü bana...
Ama şu an anlıyordum ki problemli olan ben değildim, onlardı.
Onlar ve iğrenç egolarıyla örülmüş kişilikleriydi.
Titrek bir nefes verdim.
Bunun oldukça geç farkına varmıştım, çünkü en başından beri böyle şeyleri onlara konduramamıştım.
Keşke demek için çok geçti.
Gözlerim yaşlarla bulanıklaştı.
Karman çorman olmuş duygularım ve gururum, bisküvi ve balonlarla acınası bir parti verirken elimden hiçbir şey gelmiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
He Is Not Gay! Just My Girlfriend⚠️/SASUSAKU FANFICTION
Fanfic"Benim için ideal erkek mi?" Bakışlarımı bardağıma indirdim. Ve aklımda canlanan görüntüye karşı zevkle iç çektim. "Kesinlikle Uzui Tengen'e benzeyen biri.."