District 9 || Chanmin,Hyunin

26

Şu an bir barda altı kişi oturmuş ve kahkahalar eşiğinde sohbet ederek içiyorlardı.

Jeongin'in doğum günü için partileri sevmediklerinden bir yere gidip eğlenelim diyerek gelmişlerdi.

Hiçbiri sarhoş değildi, Jisung ve Felix'e zaten Changbin içtirmemişti. Aslında onların gelmesini de istememişti ama ısrar ettiklerinde kabul etmişti.

Ayrıca Jisung, Minho ile flört olduklarınıda anlatmıştı Changbin'e. Her ne kadar kriz geçirse bile kendinde 'konuşmayı kesin' diyecek yetkiyi görmediğinden "Gözümün önünde yakın davranmayın" demişti sadece.

"Abi."

"Hayır Jisung, Minho ile dans edemezsin."

"Changbin."

"Hayır Minho kardeşim ile dans edemezsin." Şu anda Changbin'in solunda Minho, Sağında Felix, ve Felix'in yanında Jisung oturmuştu. Minho ve Jisung dans etmek için izin istiyordu.

"Changbin dans edelim mi?" Araya giren Felix ile Changbin şaşkınca ona dönmüştü.

"Ne?"

"Duydun işte, çok sıkıldım böyle oturmaktan hadi dans edelim." Felix Changbin'in konuşmasına izin vermeden kollarından tutarak kaldırmaya çalışmıştı. Changbin normalde böyle davranan birisini terslerdi ama Felix'e sesini çıkartmamıştı.

"Ya iyiydim ben."

"Ben değildim, ya bu kadar kas boşuna mı var insanlar heybetini görsün biraz." Felix kendi söylediğine gülerken Changbin'de gülmüştü.

Jisung onların fotoğrafını çekerken Minho direkt onun elini tutmuş ve kaldırmıştı. Changbin bunu görünce o tarafa gitmeye çalışmıştı ama Felix'in boynuna doladığı elleri ile olduğu yerde kalmıştı.

"Changbin bırak etsinler danslarını, niye bu kadar karışıyorsun ki?" Felix ellerini çekmeden konuştuğumda Changbin oflayarak tek eli ile farkında olmadan Felix'i belinden tutmuştu. Felix buna heycanlanırken Changbin bir şey dememişti.

Gece eğlenceli bir şekilde devam ederken Bob telefonuna gelen mesaj ile arkadaşlarına dönmüştü.

"Sam geliyor, beni alacak ve gideceğiz. Ters ters bakmak yok, laf sokmak yok, gitme demek yok. Anlaştık mı?" Bob, Changbin, Minho ve Sky üçlüsüne döndüğünde üçüde ona göz devirmişti.

"Tamam."

"İyi."

"O kadar cani değiliz."

Biraz daha oturduklarında içeri giren Sam ile, Jeongin mutlulukla ayağa kalkmış ve kollarını ona dolamıştı.

Sam gülümseyerek dudaklarını Jeongin'in yanağına bastırmış ve masadaki herkese selam verdikten sonra elinden tutarak mekandan çıkartmıştı.

Jisung ve Felix arkalarından büyülenmiş gibi bakıyordu.

"O çocuk neydi öyle, taş." Jisung şaşkınlıkla konuştuğunda Felix onaylayarak kafa sallamıştı.
"Fazla yakışıklı."

Changbin ve Minho'nun kaşları çatılırken Sky göz devirmişti.

Jeongin sarhoş değildi, ama kafasının pek yerinde olsuğuda söylenemezdi hafif çakırkeyf olduğundan sessiz bir şekilde yolculuk etmişlerdi.

Sam'in evine geldiklerinden Jeongin gülümsemişti.

"Benimle uyumayı çok sevdiğin için evine getirdin diye yorumladım." Sam ona gülümserken arabadan inmiş ve "Çok doğru yorumlamışsın, hem doğum günü hediyeni vereyim hemde birlikte uyuyalım diye getirdim."