District 9 || Chanmin,Hyunin

28

"Yeni bir göreviniz var, Kangdae.
Her ay yaklaşık on, onbeş çocuk yetimhaneden kayıp oluyordu fakat biz biliyoruz ki aslında bu adam tarafından kaçırılıyorlardı. Bu uzun zamandır takip ettiğimiz bir olay aslında. En son iki hafta önce farklı yetimhanelerden toplam oniki çocuk daha kaybolmuş. Kimsesiz çocukları toplayıp kendisi için çalıştırıyor. Onları küçük yaştan eğitiyor ki kendisine bağlı kalsınlar."

SBMV'nin toplantı odasında Sky ve Bob oturmuş Minho'yu dinliyordu.

"Şerefsiz. Adamın izini buldun mu peki?" Sky konuştuğunda Minho kafasını aşağı yukarı sallayarak, "Şu an adamın yeri hariç neredeyse her şeyini biliyoruz. Çocukları eğittiği bir kamp gibi bir organizasyon kurmuş. Şehir merkezinden uzak fakat görevlendirdiğim birkaç kişi tarafından gözetim altında."

"Tam olarak yapmamız gereken şeyi söyle."

"Çocukları kurtardıktan sonra öldürün." Minho'nun net sözleri ile Sky ve Bob onu onaylamıştı.

"Adamı bulduğun anda iş biter, endişen olmasın Park'ta yaşanan
olay bunda yaşanmayacak." Bob konuşurken Changbin elindeki belgelerle içeri girmişti.

"Yerini buldum, ne tesadüf Minseo'nun babası ile arkadaşmış, hatta o piç evladı buna daha önce kız çocuğu satmış, ama size güveniyorum ki o çocukların hepsini kurtaracaksınız, psikolojileri ile de ben ilgileneceğim." Changbin'in sözleri ile Sky ve Bob ayağa kalkmıştı.

"Ekibi hazırlıyorum, yarın yerini tam olarak tespit ettikten sonra ertesi gün işini bitireceğiz." Sky kendinden emin bir şekilde konuştuktan sonra Bob ile SBMV'den ayrılmıştı.

Bob'un doğum günün üzerinden iki hafta geçmişti, ikiside kafasını tamamen toplamış ve dinlenmişlerdi. Şimdi ki görevleri ise çocukları kurtarmak olduğundan daha odaklılardı.

Sky sürücü koltuğuna geçerken Bob'da yanına oturmuştu.

"Evde daha detaylı konuşuruz ama, kullanacağımız silahları bu sefer özenle seçmeliyiz. Bir öncekinde Sam babanın silahını bulmuştu." Bob'un bundan neden haberi yoktu?

"Ne demek babamın silahını buldu? Lan benim neden haberim yok?"

"Seni tutukladılarında arama yaparken bulmuşlardı, söylemedi mi?"

"Hayır ne bileyim konusu açılmadı ki hiç, kesin babam konusunda ona yalan söylediğimi düşünüyordur." Sam ve Bob'un iki haftadır süren ilişkilerinde hiçbir sorun yoktu. Olması garip olurdu zaten. Ama hâlâ bazı şeyleri birbirlerine tam olarak anlatmamışlardı. Bob ilk buluşmalarında Sam'e babasını anlatacaktı.

"Takma kafaya bu kadar, anlatırsın doğruları." Bob ona kafa salladığında eve varmak üzerelerdi. Konuşmadan yolu bitirdiklerinde ikisininde ilk işi duş almak olmuştu. Neyseki evlerinde iki banyo vardı.

İkiside duş alıp çıktıktan sonra bir şeyler yemiş ve masanın başına oturmuşlardı.

Bob söze girecekken Sam'in araması ile onu yanıtlamıştı. Sky göz devirirken kendi telefonunu almış ve oyalanmaya başlamıştı.

"Napıyorsun Jeong?" Sam hâlâ Bob ismine alışamadığından Jeong diyordu ve bu Bob'un fazlasıyla hoşuna gidiyordu.

"Evde oturuyoruz Seungmin ile." Sam hâlâ Sky'ın gerçek adını bilmediğinden ve bir anda Chris'in yanında pot kırmaması için Seungmin diyorlardı.

"Yanına geleyim mi? Özledim."

Sam'in sözlerine Bob gülümsese de bu şu an mümkün değildi.

"Pek müsait değilim aslında, ama sabah buluşabiliriz." Sevgili olduktan sonra çok az buluşmuşlardı çünkü Sam'in işleri fazla yoğun ilerliyordu.