District 9 || Chanmin,Hyunin

11

Minho'nun evinde geç saatlere kadar oturmuş, biraz işten biraz ajanlardan biraz boş konulardan konuşmuşlardı. Sonrasında Bob ve Sky kendi evlerine Changbin'de kendi evine gitmişti. Minho da Changbin ile gitmek için ne kadar dil dökse de Changbin müsade etmemişti. Minho, Jisung'ı ne kadar çok özlese de Changbin'den dayak yememek için evinde kalmıştı.

...

Chris ve Sam ne kadar uğraşsalarda Hongjoong San ikilisini konuşturamamış ve onları savcılığa sevk etmişlerdi.

Ertesi gün ikili baş savcının yanına başları dik bir şekilde gitmişti.
Hyejin onları tebrik etmiş ve odadan göndermişti.

Chris, NIS'te biraz daha oyalandıktan sonra saatine bakmış ve Seul Lisesine gitmek için yola çıkmıştı. Okulun yakınlarında ki kafeye geçip oturduğunda beş dakika içerisinde Seungmin gelmişti.

"Hey! Çok beklettim mi?" Seungmin masaya otururken konuşmuştu.

"Hayır yeni geldim."

"Güzel, bu bir anda teklifimi kabul etme nedenini söyleyecek misin peki." Seungmin gözlerini kısarak konuştuğunda Chris'te aynı şekilde karşılık vermişti.

"Bence sebebini gayet iyi biliyorsun Min. Ya da ismin her neyse."

"Sebebini anlayabiliyorum, benden etkilendiğin ortada." Seungmin rahatça konuştuğunda Chris gülmüştü. Dışardan biri görse iki arkadaş karşılıklı oturmuş sohbet ediyordu fakat onlar aslında birbirleri ile oynayan iki kişiydi.

"Aynen öyle senden çok etkilendim."
Sky gülmüştü. "Peki ya sen? Benden etkilendiğini söylemedin."

"Aslında ilk buluşmamızı otelde hayal ederdim ama henüz 18 yaşındayım. Bu yeterli bir cevap mı senin için."
Chris aldığı cevaba gülmeden edememişti. Sahi neden bu kadar gülüyordu?

"Peki o zaman, bir şeyler sipariş edelim, öylece oturmayı sevmiyorum."

"Ben çok açım. Burda yemek sipariş edebiliyor muyuz? İlk defa geldim de."

"Hayır edilmiyor ama istersen güzel bir restorana gidebiliriz."

"Arabanla gideceksek olur."

"Benden çok arabamla vakit geçirmek istiyormuşsun gibi geldi."

"Beni arabanla alman için ağlayabilirdim ama ilk buluşmadan gardımı indirmeyeyim dedim." Seungmin'in sözleri ile Chris kahkaha atmış ve ayağa kalkmıştı. Seungmin'de kalktığında ikili Chris'in arabasına binmişti. Seungmin ilk defa araba görmüş gibi incelerken Chris onu izliyordu.

"Hadi gidelimm." Seungmin bebek gibi kollarını havaya kaldırıp heycanla konuştuğunda Chris onun samimi tavırlarına şaşırarak arabayı çalıştırmıştı.

Çok geçmeden pahalı olduğu belli bir restorana geldiklerinde inmeden önce Seungmin, "Kapımı da açacak mısın?"

"Beni kölen yapmaya mı çalışıyorsun sen?" Chris arabada Seungmin'e yaklaşırken Seungmin'de yarım ağız gülerek Chris'e yaklaşmıştı.

"Sen benim dibime girmeye bu kadar heycanlıyken kapımı da açarsın diye düşünmüştüm Chris." Yüzlerinin çok yakın olmasından dolayı birbirlerinin nefeslerini hissederken Chris kendini geri çekmiş ve arabadan indikten sonra Seungmin'in kapısını açmıştı.

Seungmin gülümseyerek indiğinde Chris elini Seungmin'in beline koymuş ve restorana öyle girmişlerdi.

Seungmin bu temasların sahte olduğunu biliyordu, ama kendinden emin olduğu için o da temastan kaçınmayacaktı.

İçeriye girdikten sonra güzel bir masaya oturmuş ve ortamdaki samimiyetsiz havayı kaldırmak için kendileri hakkında sohbet etmeye başlamışlardı.