9.bölüm

21.2K 1.1K 97
                                    

Oy vermeyi ve bol bol yorum yapmayı unutmayın.

İyi okumalar...

*

"Pırıl pırıl pırıl saçlar
Yine dalgalanıyor mu?"

Uzun süredir gitar çalmıyordum ve özlemiştim.

"Yumuk yumuk güzel eller
Başka bir el tanıyor mu?"

Üzerimde bir gölge hissettiğimde başımı kaldırdım.

Can'ı görmeyi beklemezken sorgularcasına baktım ona.

"Gitar çaldığını bilmiyordum." dedi yalnızca.

İlk geldiğim gün geldi aklıma. Elif, Can'ın gitarının telini kopardığını söylemişti.

"Profesyonel değil." dedim gitarımı yana bırakarak. Eliyle gitarımı işaret etti. Ardından da "Çalabilir miyim?" dedi. Biraz çekiniyor olacak ki sesi kısıktı.

Gitarı ona uzattım herhangi bir şey demeden.

Yanıma oturdu ve şarkıyı çalmaya başladı. Ne yazık ki benden iyi çaldığını itiraf etmeliydim.

Şarkıyı söyleyip söylememe konusunda tereddüde düşsem de söylemeye başladım.

"Sen gideli derdimle yapayalnız yaşıyorum
Nerdesin kimlesin diye kıskanıyorum"

"Sesin güzel..." dedi çalmayı bırakıp gülümseyerek.

Nasıl yaklaşmam gerektiği konusunda emin değildim. "Biliyorum..." dedim bu yüzden yalnızca.

"Çok da mütevazisin..." dedi alayla.

Omuzlarımı indirip kaldırdım.

"Bildiğim bir şeyin aksini söylemek mütevazilik değil, yalan oluyor."

"Dünyanın en dürüst insanıydın zaten..." dedi Can da aynı alayla gülerek.

Ve yine ne yazıktı ki pek de haksız sayılmazdı.

"Herkes yalan söyler." dedim bunun üzerine yalnızca. Tam bu sırada kapı açık olmasına rağmen tıklatılmıştı. Bakışlarımız kapıya dönerken gözlerim doğrudan Hilal'i buldu. Gözleri doğrudan benim üzerimdeydi.

"Bala bir gelebilir misin?"

Anlam veremesem de kalktım ve Hilal'in peşinden koridora çıktım.

"Senden bir şey rica edebilir miyim?" derken yüzünü buruşturmuştu.

Canı mı acıyordu? Pek iyi görünmüyordu.

"İyi misin?" dedim bir yandan da şöyle bir süzerken.

"Ped alıp gelebilir misin? Bende hiç kalmamış da..."

Bunu Can'ın yanında söyleyememiş miydi?

"Tamam..." demekle yetindim yine de.

"Hangi boy ve hangi marka kullanıyorsun?"

"Orta boy olsun da marka önemli değil." dedi. Sanırım menstrüel döngüsü ağır geçiyordu.

Gerçekten iyi gözükmüyordu.

"Sen biraz uzan istersen. Sıcak su torbası falan ister misin?"

Başını iki yana salladı ve hafifçe gülümsedi.

"Ben hallederim. Teşekkür ederim."

Ben de gülümserken odaya dönmüştüm. Can hâlâ gitarımla ilgileniyordu. Telefonumu ve minik çamtamı aldığım sırada bakışları üzerimdeydi.

Metresin KızıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin