Myrdal ülkesinde yaşayan bakire küçük bir köle acımasız hayatından sürüklenerek görkemli bir hayatın içinde bulur kendini ve o ülkenin kralı yüzyıllardır eşi ni aramaktadır
"Immmmmm evettttt lütfen daha hızlııı"
Günlerim geçerken düğün için son gündü ertesi gün herkesin önün de taç giyip kendimi kraliçe olarak gösterecektim "amcamın yanına gitmem lazım drake " amcam emily tarafından zehirlenmişti geldiğimin ertesi günü serephn de alıp ona uğramıştım tanıya şükür ki zehir kuvvetli değildi hemen hallolmuştu amcama olanları anlattığımda üzülmüştü ben de üzülüyordum aklıma ara ara emily geliyordu neden diyordum sadece ama sonra acımıyordum hak ettiğini düşünüyordum "eşim yanına korumalardan al da git " başımı salladım el mahkum bize birşey olucak diye korkuyordu ama ona da olabilirdi iblislerin başının ne istediğini hala bilmiyorduk 'oturduğum yerden ayrılırken "karım bugün son prova unutma " diye bağırdı evet biliyordum bitmiyordu bu prova işi herşey bir kenara şuan mutluyduk düğünden sonra daha çok büyü öğrenip yapmam gerekiyordu korumam gereken ailem vardı korkmuyor değildim aynı hissiyatı drake ile yaşıyordum ama ona belli etmiyordum huzursuzluğumu bilip sessiz kalıyordu en son bizi bıraktığında kaçırılmıştık gene biliyordum savaşı problem etmemizi istemediği içindi şimdi işler değişti herşeyi paylaşıyor ve saat başı yanımıza geliyordu. Amcamın yanına mutfağa girdiğimde bütün kafalar bana dönmüş yere eğilmişlerdi "kalkın lütfen "amcamın yanına gidip " amca nasılsın " elini başıma atıp korkma iyiyim " dedi tebessüm edip " hm korkmuyorum ki neden korkayım "dedim haylaz gülümseme sunup " ondan mı yanıma hizmetçi gönderdin ve hala odamda " ah dedim "o bir kere çok tatlı bir kız yalnız olmazsın diye yaptım kötü mü ettim " dedi omuz silktim bu halime gülerken o " amca yarın beni eşimin eline sen vericeksin " dediğim de gözleri yaşardı " ne! ne ağlıyorsun senden başka kimim var sanki "deyip sarıldım biraz daha konuştuktan sonra oradan ayrılıp ejderha boyutuna girdim "aman tanrım piya bu nasıl oldu " dedim şuan bebeklerim yürümeye çalışıyordu "evet kraliçem ben de şaşkınım daha bir buçuk aylıklar ama sesler çıkarmaya başladılar ve yürümeye çabalıyorlar "gözlerim bebeklere giderken beni gördükleri an popoların üstüne oturup elleriyle alkışladılar "aman tanrım ses çıkarıyorlar sabah böyle değildiler nasıl aniden böyle olabilir " deyip "piya arnow ve serephn i çağırın acil odamda bekliyorum " deyip kollarımda bebeklerle odama götürüp beşiğe yatırdım ikisine bakıp " alex ve axel bebeklerim sorununuz ne bu çok erken " deyip hem onlara hem kendime konuştum kapı gürültüyle açılıp ilk eşim girdi " ne oluyor karım " onun yanına gidip elini tutup bebeklerin önüne getirdim " bebekler yürümeye ve konuşmaya başladı drake daha çok erken " şaşkın ve meraklı ifadem ona dönerken kollarına alıp sırtımı sıvazladı " bu güzel birşey değil mi eşim bebeklerimiz erken herşeyi öğreniyor " başımı yanlara sallayıp " benim için değil drake çok hızlı bu onların her halini göremiyeceğimiz çabuk olgunlaşacakları anlamına geliyor "hala anlamamıştı beni biliyorum kollarından çıkıp etrafta yürümeye başladım koskoca odayı turluyordum bu arada eşim bebeklerle oynuyordu kapı çaldı serephn ve arnow içeri girdi "kral ve kraliçeye selam "deyip "bizi çağırmışsınız "başımı sallayıp bebeklerin önüne geçtim eşim de bende başlarında duruyorduk"buraya gelin serephn ve arnow kontrol edermisiniz bebekleri "kocam ve ben kenara çekilirken gülücük saçan çocuklara baktı "kraliçem sorun nedir "gözlerimi bebeklere sabitleyip "onlar daha birbuçuk aylık ama konuşmaya ve yürümeye çalıştılar "dedim serephn ve arnow şaşırmamışlardı "kraliçem normal insanlar arasında büyüdünüz dimi"başımı salladım "güçleri olan çocuklar erken gelişir dördüncü aylarında tamamiyle konuşup yürüyecekler" ah "ama o zaman her anlarını kaçıracakmışım gibi geliyor "eşim omzuma kolunu atıp kendine çekti "ne olursa olsun karım onlarla her an vakit geçirip kaçırmayız hem çabuk büyümeleri annelerini korumaları gerekir "derken şakaya vurmuştu haklılardı normal insanlarla buradakilerin gelişimi elbette farklı olacaktı "serephn güçlerinin ne olucağını nasıl öğrenebiliriz " büyük bir merakla bakıyordum serephn de çocuklara bakıyordu "kanlarından tek Damla ile öğrenebilirim " demişti yana bakıp eşimden onay bekledim "bunu öğrenmemiz bencede iyi olur böylece onlar için hazırlık yapabiliriz " serephn e ye bakıp "kanlarını alın serephn ne zaman öğrene biliriz " gözlerimi kocaman merakla açmış onlardan yanıt bekliyordum bu halime büyücüler kıkırdamış cevap vermişlerdi "bir güne öğrenebiliriz kraliçem "hala bana gülerek söylüyorlar dı somurtup " bana gülmeyin sizin de çocuğunuz olduğunda bende size gülerim yoksa "deyip devam ettim "düğünden sonra bekliyorum "o an kocam kolunu omzumdan belimi sarmış kulağıma yaklaşmıştı "düğünden sonraki ilk gece mi asla karım "deyip serephn e ye dönmüş "ertesi sabah on gibi burada olun " dedikten sonra kupkırmızı suratımla belimdeki koluna kıstırmıştım bize gülerek ayrılan çifte bakıp "raga senin yüzünden gene rezil oldum" dedikten sonra banyoya girmiş yüzüme şu çarpmıştım hafif eğilip yüzümü yıkarken kıçımın arasına sertliğini sokmuştu şaşkınlık içinde ona bakarken "altlığı çıkar karım sokmuycam sadece sürtücem yarın acısını çıkarmayı düşünüyorum "dedi ben çıkarmadan elini altıma sokup yırttı arkadan dudağıma yapıştı dudağımdan ayrılırken "ağzıma tükür "dedi ne diye ona bakarken "shay ağzıma tükür "ağzına tükürdüğüm de tükürükler i birleştirip ağzından avucuna akıttı sonra vajinama ve penisine sürttü irkilirken beklemeden arkamdan içeri soktu hem vajinama hem popoma sürtüyordu iyice bacaklarımı sıkıp öne doğru eğildim ahhh mmm "harikasın karım şuan içinde olduğumu düşün darlığını nasıl şişirdiğimi hatırlıyorsun değil mi "ahhhhh çok iyi anlatırken yaşıyordum sanki biraz daha devam ederken boşaldık beni ilk Altın havuzda yıkadı sonra kendini , Yatmaya gittiğimizde bebeklere son kez bakıp uykuya daldık . Nerdeyim ben , karanlığın içinde süzülürken etrafta siyah taşlar vardı ve içler kırmızıydı yerler kırık dökük kokladığında da ölüm kokuyordu içim titredi biraz daha ileride birşey dikkatimi çekti yaklaşınca gördüklerim karşısında yüzüm ekşidi çirkin bir yaratık yerde hala canlı olan insanın karnına eğilmiş bağırsağını çıkarmış makarna yer gibi ağzına çekiyordu bir yandan da boğazındaki şah damarı kesip su içer gibi kan içiyordu midem ağzıma geldi görünmez gibiydim beni görmüyordu lanet olsun burası nasıl bir yerdi yürüdükçe daha kötü şeyler görüyordum sanki iki tane iri yarı boynuzlu öküzler insan gibi ayakları üstünde dört kadını ortalarına almışlardı elleri ve ayakları zincirli hayvan gibiydi insanlar burada biri kadına tecavüz ederken diğeri kadının kıç deliğine boynuzu sokup yardı diğer kadınlar bağırmıyorlardı daha fazla izleyemedim ayaklarım titredi her yürüdüğüm de cinnet ve cinayet vardı hayvanlarda dahil genel olarak insanlara işkence ediyorlardı en çok iğrendiğim şuan kusarak izlediğimdi adamın tekini dışkı dolu bir yere atıp yemesini sağlayıp adam yerler e kusarken beş hayvan insan karışımı yaratıklar adamı yatırıp arkadan biri tecavüz ediyor ağzına biri pisleyip diğeri işiyordu ah dedim yere otururken kusmaktan helak olmuştum böyle bir cehennem derken birden durdum "cehennem iblis lordu " hahahahah "geç oldu peri kızı başta öğrenirsin sanmıştım " midem ağzıma gelirken ona seslendim "nerdesin ve neden buradayım " birden her yeri sis aldı sonra tekrar etraf değişti yaklaşık yüz metre uzun bir koridorda sadece bir koltuk ve koltuğun üstünde ne olduğunu çözemediğim yaratık vardı,
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
önünde üç insan bana arkası dönük oturuyordu "gel peri kızı seni hayvanlarımla tanıştırayım " gücü bacaklarımı titretti "burada ne işim var "gülerken "merak ettim sadece seni "ah dedi "bak şu hayvanlarıma beğenicek misin "bakmadım bakmak istemedim ama bir güç bakmaya zorladı iki erkek bir Kadın vardı sırtlarında pek birşey yoktu ama önleri bana dönerken mide özsuyum ağzıma gelirken geri yuttum her birinin içi açılmış kocaman bir delik ve içlerinde elli santimlik fareler vardı içlerini oyup yiyorlardı insanların gözleri ve dili yoktu yüzlerindeki herşey yenmişti işte o zaman iblisin hayvan derken insanlardan değil de farelerden bahsettiğini anladım . Yüzümü onlardan çekip "iblis lordu ne istiyorsun " dedim yüzüme bakıp En sondaki kadının saçını elleri arasına aldı "kocanı"dedi kadının saçını derisiyle birlikte alırken yüzüne baktım "onu sana vermiycem" dedim kendimden Emin bir şekilde "zamanı geldiğinde onun bedeni benim olucak"dediğinde vücudumdan bir ısı çıktı kanatlarım açıldı "Kocamı alırsan seni döktüğün kanlarda boğarım"hahahahah gülmeye başladı ama ciddiydim ölüm olsa ucunda bile karşımdaki ne olursa olsun ailemi korumak için herşeyi yapardım "sen çok komik bir kadınsın peri kızı sana bir iyilik Yapıcam" kanaatlarım seğirirken ellerim yanıyordu "kocanı tam iki ay sonra cehennemde çıkan kızıl ayda almaya gelicem şimdilik tadını çıkar peri kızı"dediği anda boşluktan atlamış gibi irkilip beni uyandırmaya çalışan kocama sarılıp ağlamaya başladım NE OLURSA OLSUN GEREKİRSE ÖLÜRÜZ AMA ONU SANA VERMİYCEM ....
