Myrdal ülkesinde yaşayan bakire küçük bir köle acımasız hayatından sürüklenerek görkemli bir hayatın içinde bulur kendini ve o ülkenin kralı yüzyıllardır eşi ni aramaktadır
"Immmmmm evettttt lütfen daha hızlııı"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Etrafa baktım burası neresi şaşirmış ve tedirgindim etrafa göz gezdirip boşlukta dolanıyordum saatler olmuştu ilk irkildim "hoşgeldin shay " sesle birlikte karşımdaki topluluğa baktım "merhaba " gitmek istemiyordum ait olduğum yer burası değildi evime gitmek istiyordum " bizi takip edin lütfen " önümde on kişilik grup arkalarından onları takip ettim bir yanım evimde kalmıştı benim pişmanlıklarım vardı ayaklarım sanki tonluk ağırlık varmış gibi kederle takip etmeye devam ettim önümdekilerini, birden ışık parlayıp söndü etraf değişti "hoşgeldin minik peri "tanriça " güneş Tanrıçası " başını salladı diz çöküp "lütfen beni içeri alma ruh olsam bile onları görmek istiyorum kocamı ve çocuklarım I lütfen bana bir şans daha verin herşey yaparım " başımı yere sürtüp daha çok yalvardım "lütfen lütfen tanrıçam " birden alan değişti ilk geldiğim yere geldim "ay Tanrıçası ve tabiat ana siz gördünüz dimi kalbim ağlıyor "yaşlar akarken karşımdaki tanrıçalara yalvarmaya başladım " başta biliyordunuz onun içimde olduğunu beni uyarsaydınız böyle olmuycaktı şimdi çocuklarımı ve kocamı kaybettim " ellerimi onlara açıp yalvarmaya başladım " lütfen bana yardım edin ruh olayım ama onlarla olayım " üçü birbirine baktı ilk konuşan tabiat tanrıçasıydı " sana kısaca birşeyler açıklıycam lilith i içinde hissettik zamanında onu öldüren bizlerdik içine nasıl girdi bilmiyorduk ilk hissettiğimiz de buraya geldiğinde size yeni bir beden vermek zorundaydık yoksa sen ölücek tin şimdi senin bedenin de artık sen orda değilsin onu öldürmemiz daha kolay ama seninle ne yapacağımıza gelince bir süre burada kalmak zorundasın "nasıl yani "ne kadar kalmam lazım "birbirlerine bakıp "sizin zamanınızla beş yıl "çok şey kaçıracaktım ama dönecektim " tamam peki ben nasıl döneceğim yani ruh olarak mı " tabiat ana dikkatle baktı " zamanı gelince anlayacaksın " dedi etrafa baktım " burada ne yapıcağım " hmmm ladı hepsi " savaşmayı öğreneceksin çünkü lilith le savaşıcak sensin üçümüzden de birşeyler kapmaya bak burada zaman kısa biliyorsun yani yaklaşık beş ayın var " ay tanrıçasına baktım " kılıçlarımı o sürtüğe nasıl bırakırsın " demesiyle şok geçirdim "o an düşünemedim özür dilerim " bana sinirli şekilde bakıp " bu sefer direk içine monte edicem ölürsen onla gel diye " karşımda deli gibi tebessüm edip beni değiştireceğini söyleyen tanrıya baktım " o ilk bende " deyip birden ayağımda zincir belirdi " hadi gidelim " tabiat ana arkamızdan "ona iyi davran ay " dedi gri bir yere geldim toprak griysi orman siyah gri karışık " siktir " hahahah " beğendin değil mi bebeklerimi " o benimle dalga mı geçiyor bu yaratıkları hayatım boyunca görmedim "bunlar tam olarak nedir " şu büyük olan tek göz onun yanındaki yeni akıllı org onun diğer yanındaki gece yaratığı ve şu denizdeki siren ama bildiğinden değil daha çok köpekbalığı tarzında ve hmmm başka bilmek istiyormusun bebeklerimden bahsettiğimde kendimi kaybediyorum " o gülerken bebek dediği yaratıklara baktım " hadi çalışalım başka birşey sormuyacaksan birbuçuk ay buradasın herşeyi öğrenmen gerekiyor " beni ayağımdaki zincirden çekmeye başladı "zaman kaybedemeyiz sen benim yeni oyuncağımsın şimdi savaşmayı ben öğreteceğim büyüyü güneş tabiat şifayı öğretecek sıralama böyle " deyip havada bize uçan kılıcı alıp "şimdi shay nefesini göbeğinde topluyorsun kılıcı eğimli şekilde döndürmeye çalışıyor sonra nefes veriyorsun " deyip elime verdi burada herşeyi tutabiliyordum dediği herşeyi yaptım.Zaman geçerken ay Tanrıçasından kılıç kullanmayı ok atmayı öğrenmiştim aynı zamanda bıçak ve küçük kesici aletleri de attığımı onikiden vuruyor kılıçta tanrıçayla savaştığımızda berabere kalıyorduk yakım dövüştede tanrıçayı yanlışlıkla yaralamıştım son iki günüm kalmıştı "aferin shay şimdi bebeklerimle savaş ama öldürme dedi "başımı salladım ormana girdim devlerin tabanını kesip düşürdüm orkların bacaklarındaki sinirleri kestim hem hızlı hemde acımasızdım gölgelerle kırmızı hassas noktalarını çizdim sirenlerin ağızlarını bıçakladım derken kanla kaplı çıktım
