Ona bakıyordum, beni gerçekten o adama verecekmyidi, vermeliydi vermezse onunda hayatı boka batacaktı...
Ne yapmış olabilirim ki benden bu kadar nefret ediyorlar anlayamıyordum. Adam bir kez daha bağırdı
-Kızı ver!
Beni adamın önüne attı. Dizlerimin önüne çöktüm, ben yere çökünce anında adamın kafasına sıktı, adamın beyni dağılmıştı kanlar yüzüme fışkırmıştı çığılık attım.
Özür dilerim Sevgili Leya canını yaktıysam, dedi.
Ve ellerini uzatı kalkmam için.Demin adamın kafasına sıkmamış gibi bana kibarlık yapıyordu...
Sen sen....
Dedim devamını getiremedim.Özür dilerim karşında böyle bir şey yapmak istemezdim. Dedi sakin bir sesle.
Sen demin bir yada bir çok adamın kafasına sıktın, ve şu an derdin bana kibarlık yapmakmı?,dedim.
Ah, sevgili Leya her ne olursa olsun ben sana kibarlık yaparım.Gözlerine baksam gözlerim parıldar, her ne olursa olsun bunlar olur alış. Dedi sırıtmıştı gözleri kısılmıştı.
Elime baktı ve sonra kendi eline, onun elini tutmamı bekliyordu.
Hayır Leya saçmalama tanımadığın birinin elini tutma, sanki demin belime sarılmamış gibi...Elini tutmama gerek yok, yürüyebiliyorum.dedim.
Peki sevgili Leya gün gelecek bu elleri sen tutmak istiyeceksin... Dedi.
Yüzünü göstermeyen birine göre fazla özgüvenlisin. Dedim bende.
Anlaşılan beni fazlasıyla merak ediyorsun, dedi.
Gidelim, dedim.
Dışarı çıkmıştık hava yeni aydınlanıyordu. Arabaya doğoru giderken Yağızın çiçek seramdan çıktığını gördüm durup ona baktım. Elinde çiçeklerimden bir tanesini koparmıştı sinir olduğumu bile bile şu durumda koparmıştı.
Yağız! Dedim sinirli bir sesle.Leya gidicez zaten bir şey olmaz ya. Dedi sakin bir sesle.
Yağız elime geçiceksin sen! Dedim.
Arabay bindik uzun bir yol sonra ısız bir yere geldik, sadece bir kulübe vardı...
Arabadan indik ben Yağız ve ela gözlü çocuk tek kulübeye girdik öbürleri dışarıda kaldı.Burdamı kalacaz, dedi Yağız.
Ah,beyefendi kusura bakmayın bu günlük burdayız, dedi ela gözlü çocuk.
Yağıza bakıp sırıtım. Sonra ona vurmaya başladım.
Leya yeter dur özür dilerim, diye söyleniyordu Yağız.
Wow sevgili Leya sinirliyken bile çok güzelsin. Dedi ela gözlü .
Sen önce adını söyle, dedim.
Ben ÇEA...
ÇEA'mı?
Havalıymış bende böyle bir şey istiyorum ya, dedi Yağız.
Yağızın ayağına sertçe bir tekme attım sus anlamında.
Ne var be, dedi Yağız.
Onu umursamadım, ne yapacaz şimdi? Dedim ÇEA'ya
Bu gece burda geçecek fakat yer konusunda sıkıntımız var, dedi.
Sen ve Yağız yerde yattın bende yatakta yatacam, dedim.
Banane ya hayır yatmam ben böceklerin arasında, dedi Yağız.
Sevgili Leya beraber yatabiliriz, dedi sırıtarak.
Terbiyesiz saygısız herif. Dedim.
Sen ve Yağız yatakta yatın bende koltukta yatarım.Ben bununla yatmam. İkisi aynı anda bunu dedi.
Offf beni ilgilendirmez ben burda yatıyorum, dedim bıkın bir sesle.
Gözlerimi açtığımda gün aydınlanmıştı, herkes uyanmıştı. Yağızı yanıma çağırdım, Yağız ne yapacaz şimdi ?
Bilmiyorum Leya, dedi.
Babamların çiftliği vardı ortalık sakinliyene kadar orda kalalım,dedim.Sen nasıl istersen, dedi.
Yağız benden önce gitti, burda kendine arkadaş edinmişti bile.
Dışarı çıkıcaken, ses duydum başka bir odadan geliyordu. Hayır Leya dinlemiceksin, saçmalama Leya. Evet odayı dinlemeye başladım. Ela gözlü çocuk telefon konuşuyordu.
Efendim burdalar birazdan istediğiniz gibi yok edecez...
Dediğini duydum...