22.BÖLÜM

217 12 50
                                    

Saatler ilerliyor zaman geçiyordu, ve ben saatlerdir su bile içmiyordum karanlık bir odada paramparça olmuş bir cesetleydim. Sonunda kapı açılmıştı içeri ağır adımlarla Harun girdi.

Oo ne güzel kokmuş buralar. Diyordu pişkin pişkin sırıtarak.

Gözlerim kayıyordu artık, bu adam sandığımızdan daha kötüydü.

Harun adamlarını çağırıp cesedi kaldırmasını istemişti, adamlarda dediğini yapmıştı.
Karşıma geçip oturacaken konuştum

Çıkar beni burdan!

Anlaştık sanıyordum, emir vermek yoktu. Oda benim gibi sesini yükseltmişti.

Ellerim saatlerdir bağlı kalmaktan sızlıyordu.

Annen ölmeden önce son sözü ne oldu biliyormusun?

Hayır hayır zaafımdı ölü bile olsalar onlar benim en büyük zaafımdı, ağlamak istemiyordum bu lanet olası herif karşısında göz yaşı dökmek istemiyordum.

Kızımın hayeleri var bırak o hayeleri yaşasın. Harunun ağzından çıkan cümle kulaklarımda yankılanıyordu.

Ağlamamak için derin bir nefes alıp ona baktım,
Neden, neden yaptın? Hiç mi acımadın? Hiç mi için sızlamadı?

Toprağı andıran gözleri derince bana baktı. Net bir şekilde cevap verdi

Hayır.

Yutkunamıyordum.

Bu kadar mı acımasız olunur ya bu kadar mı, sen annemin doğum gününde onun canına kıydın lan. Hiç mi, hiç mi yanmadı için?.

Kelimeler boğazıma düğümlenmişti.

Güldü, kahka attı. Cidden hiç vicdanı yoktu.

LK ben kötü bir adamım farkında değilsiniz beni hayat değiştirdi.

Peki ya sen sende şu an insanların hayatını berbat bir şekilde değiştiriyorsun.

Ben mutlu değilsem kimse olmayacak.
Kararlı ses tonuyla.

Sen bencil aptalın tekisin! Artık ses tonumu bayağa yükseltmiştim.

Harun ayağa kalkıp sandalyeye tekme attıp devirmişti, ve odadan çıktı, odaya geri girdiğinde adamlar bana doğoru adımlayıp gözlerimi bağladılar, karşı gelmedim aksine gülüyordum, arabaya bindirmişlerdi ellerim halen bağlıydı.
Bir yerde durup beni bırakmışlardı ve geri gitmişlerdi. Bunu sesten anlıyordum nereye getirmişlerdi hiç bir fikrim yoktu, dayanacak gücüm yoktu gözlerim kapanmışken bir çift el üstümde hissettim korkuyla irkildim.

Leya. Yağızın sesiydi bu endişeli sesi bütün bedenimi bir kez daha yormustu.

Beni tamamen çözmüşlerdi ve hepsine baktım.

Yağız yanıma gelip sarılmıştı bana sıkı sıkı dolan gözlerini sarılırken silmeye çalıştı.

Ooo yayız bey sad. Dedim onun kulağına doğru, çok beklemeden bir kahka patlatı öbürleri anlamaya çalışıyordu.

Yağız geri çekildi Berat bana baktı ve oda yanıma geldi.

Oda sıkıca sarıldı bana kısa sürede çok garip bir şekilde hayatıma girmişti ama iyiki girmişti bu shrek.

Çağan kafasını kaldırıp bana bakmıyordu kendi sorumlu tutuyordu, hayır bu onun suçu değildi.

Çağan Efe. Dedim Efe'yide ekleyerek.

Aşkın AteşiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin