16. Bölüm

8K 271 27
                                    

Oy vermeyi ve yorum yapmayı lütfen unutmayın.

Keyifli okumalar!

*****

Uyandığımda yavaş yavaş güneş batıyordu. Yatağımdan kalkıp saate baktım. 18.54 dü. Odadan çıkıp aşşağıya indim. Uzay bahçede sigara içiyordu. Hiç sevmiyordum şu şeyi.

Telefonuma baktığımda 2 kere sema anne aramıştı. Düğüne gidecektik, aklımdan çıkmıştı. Telefonu elime alıp sema anneye mesaj attım.

Siz: Sema anne bu düğün nerede olacaktı?

Sema anne: **** Salonunda, geleceksiniz değil mi?

Sema anne: Evden çıktık biz gidiyoruz.

Siz: Tamam bizde hazırlanır çıkarız.

Sema anne: Görüşürüz gelinim.

Telefonu yanıma koydum ve dış kapıyı açıp uzaya seslendim, "Düğüne gitmiyor muyuz?"

"Hazırlan sen, çıkalım sonra." dedi bana kısa bir bakış atıp tekrar önüne döndü.

İçeriye girdim ve yukarı çıktım. Üzerime siyah askılı dar güzel bir elbise giydim ve aşşağıya indim. Genelde elbise giymezdim ama düğünden düğüne.

Bahçeye çıktığımda uzay telefonla konuşuyordu. Beni görünce kapattı ve arabaya doğru ilerledi. Ben de peşinden ilerleyip, ön koltuğa bindim.

Düğün salonu ile evimizin arası 15 dakikaydı. Uzay yüzüme bile bakmıyordu. Uzaya dönüp, "Uzay.. Neden böyle davranıyorsun?" dedim.

"Nasıl?" dedi anlamamış gibi yaparak.

"Uzay benden nefret ediyor gibi davranıyorsun.. ve bu gerçekten üzüyor." dedim, sesim titriyordu.

Uzay ani bir frenle arabayı durdurdu, "Benim senden nefret edebileceğimi gerçekten düşündün mü?" dedi sinirle bana dönüp.

"Uzay görmüyor musun? Sesinden öfke akıyor ya?" dedim, dokunsa ağlayabilirdim.

"Seninle bir alakası yok." dedi ve gaza bastı.

"Benimle bir alakası yoksa bana böyle davranamazsın!" dedim sinirle.

Uzay hiç birşey demedi, bana dönüp göz ucuyla bakmaya tenezzül etmedi.

"Berkeyle ne konuştunuz?" dedi birden.

"Ne alaka ya?" dedim kaşlarımı çatıp.

Uzay hiç bir şey demedi ve sonra ekledi, "Bir soru sordum."

"Bende ne alaka olduğunu soruyorum." dedim.

"Ben duyarsam berkeyi dövermişim, öyle diyor." dedi ve hızla ekledi.

"Berkeyle bu kadar önemli ne konuşmuş olabilirsiniz ki?" dedi imayla.

"Uzay sen neyi ima ettiğinin farkında mısın? Ya inanamıyorum sana cidden." dedim sinirden ve kendimi açıklayamamamdan şuan ağlayabilirdim.

"Bir şey ima ettiğim yok." dedi ciddi bir sesle.

Hiç bir şey demedim ve önüme döndüm, eğer konuşmaya devam etseydik ağlardım. Çok geçmeden de düğün salonunun önüne gelmiştik zaten.

Arabadan inip düğün salonuna girdik. Sema anne bizi görünce heyecanla ayağa kalktı. Zor da olsa gülümseyip yanlarına ilerledim. Uzay da arkamdan geliyordu.

"Hoşgeldiniz, biricik gelinim." dedi sema anne bana sarılıp.

"Hoşbulduk." dedim ve bende ona sarıldım.

Ruh Eşim Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin