Mafia Love

16. Bölüm

Tom sinirle ve şokla Blaise nin onu tutan eline baktı. Sinirle elini geri çekti ve Blaise nin üzerine yürüdü.

"Zabini Blaise? Sen kendi rütbenin farkındasın dimi? Bence değilsin farkında olmana yardım etmemi ister misin?"

Draco sinirle Tom un omzundan tuttu ve onu kendine çevirdi. Draco nun sabrı artık bir yere kadardı. Bu herifi en kısa sürede gebertmeliydi.

"Yardım etsene ya. Çok merak ettim nasıl yardım ediyorsun? Riddle, Potter dan uzak dur."

"Durmuyorum Malfoy ne yapacaksın?"

"Benim olandan uzak duracaksın."

"Benim ellediğim benim işaretlediğim beden nasıl senin oluyor Malfoy söylesene."

Draco işte o an herşeyin birden durduğunu hissetti. Gözünün karanlığa büründüğünü hissetti.

Draco, Tom un yakasını tuttu ve yüzüne yumruğunu geçirdi. Tom sarsıldı ama hızlıca kendine gelip Draco nun yüzüne oda bir tane yumruk attı.

Hermione panik ile bir çığlık attı. Çok kötü şeyler olacaktı. Blaise araya karışmak istedi ama cesareti yoktu. Tom un karşısında durarak zaten bütün cesaretini ortaya koymuştu. Bacakları istemsizce titriyordu. Başına iyi şeyler gelmeyecekti.

Tom fena halde Draco yu hırpalıyordu. İkiside birbirine zarar veriyordu ama en çok Draco zarar görüyordu. Draco bilincini kaybetmek üzereydi.

Harry, Ron un arkasından koşarak çıktı ve Draco nun yüzüne gelecek olan yumruktan Draco yu kolundan çekerek kurtardı. Harry, Draco yu arkasına aldı ve sesinin titrememesine dikkat ederek konuştu.

"Zarar verme ona! Sadece defol git başımdan benimle uğraşmayı bırak?!"

Draco şokla Harry e baktı. Tom un karşısında titriyordu ama Draco yu korumak konusunda da ısrarcı gibiydi.

Sınıfa giren Snape ile derin bir nefes aldı Hermione. Çığlığını duymuş olmalıydı. O çığlığı bence bütün okul duymuştu ama korktukları için sınıfa gelmeye cesaret edememişlerdi.

"Riddle, Potter, Malfoy doğruca odama geliyorsunuz!"

•••••••••

Harry derin bir nefes aldı, şuan dejevu yaşıyor gibiydi. Evet Draco nun yaralarına gene bakım yapıyordu. Draco ise yeniden gülerek onu izliyordu. Tom bir ceza almamıştı Draco da öyle ama Harry ceza almıştı. Kütüphane nin kitaplarını en baştan raflara dizicekti. Kabak gene Harry in başında patlamıştı.

Draco gene sedye gibi yatağın üzerine oturmuş Harry ise Draco nun patlamış kaşına yara bandını takıyordu.

Harry narince elini Draco nun morarmış gözüne götürdü ve canını acıtmamaya dikkat ederek morluğu okşayıp derin bir iç çekti.

"Özür dilerim, yaralanmana sebep oldum özür dilerim."

Harry in gözleri anında dolarken Draco nun yüzündeki gülümseme soldu ve ellerini Harry in beline atıp onu kendine çekti. Harry tam Draco nun üstüne düşecekti ki düşmedi.

"Sakın öyle düşünme Potter."

Draco elini Harry in bacağına attı ve kendine çekip Harry in üzerine oturmasını sağladı. Harry şok olsada Draco ise sadece gülümsemişti. Harry ses etmeyip ellerini Draco nun boynuna sardı ve kafasını Draco nun omzuna koyup göz yaşlarını akıtmaya başladı.

Draco elini Harry in dağınık ama yumuşak olan o saçlarına attı. Bu çocuk nasıl bu kadar önemli olmuştu onun için?

Draco nun aklına Harry in onu korumak için önünde durması geldi ve yüzündeki gülümsemeye engel olamadı. Korkmasına rağmen sırf ona zarar gelecek diye önünde hiç tereddüt etmeden durmuştu.

"Potter. Biliyor musun. Senin değerin fazlaydı ama benim için korktuğun o piç kurusunun karşında durman. O görüntü benim için çok değerliydi. Ne olursa olsun o herifin sana dokunmasına üzmesine izin vermeyeceğim."

•••••••

Oy sınırı koyuyorum
20 oy a yeni bölüm gelicek.