Mafia Love

18. Bölüm

Draco, babası Lucius Malfoy un karşına oturdu. Lucius oğlunun bir şey anlatacağını anladı ve elindeki kitabı masanın üzerine koydu.

"Seni dinliyorum oğlum."

"Riddle bizim okula kayıt oldu. Benim sınıfımda."

"O alçak! Ah! Lanet olsun!"
Lucius sinirle tıslamıştı. Bu işi en yakın zamanda bitirmeliydi.

"Draco ne olursa olsun onun asla seni ezmesine izin vermeyeceksin! Sessiz kalmayacaksın!"

"Asla sessiz kalmayacağım zaten baba! Potter a bir şey yapmak için bizim okula geldi buna eminim!"

"Şu Potter denen çocuğu çok mu seviyorsun?"

"Galiba aşığım baba."
Draco, Potter ismini duyunca bile gülümsüyordu. Lucius bunu farketti ve istemsizce gülümsedi.

"Bende senin yaşındayken annen in ismi geçtiğinde gülümsüyordum."
Narcissa konuşmayı duymuş ve istemsizce gülümsemişti. Gençlik zamanları aklına gelmişti.

"Evet baban o kadar ay peşimde koştu ki en sonunda onun çıkma teklifini kabul etmek zorunda kaldım!"

"Ne yani annemin peşinde mi koştun baba?!"

"Evet. Annen çok utangaçtı bana karşı ama başıma bir şey geldiğinde gücünün yetmeyeceğini bilse bile yanıma koşar beni korumaya çalışırdı."

Draco istemsizce gülümsedi. Şuan Harry ile yaşadığı sıkıntı buydu değil mi? Draco kıkırdadı ve annesine bakıp, konuşmaya başladı.

"Galiba bu bütün Malfoy ailesinde olan bir durum."

"Niye sende mi yaşadın?"
Dedi Narcissa gülerek. Draco ise başını salladı.

"Bu gün Riddle ile kavga ederken Potter o adamdan korkmasına rağmen benim için önümde durdu ve beni korumaya çalıştı."

"O şerefsizle kavga mı ettin?!"

"Evet. Potter a zarar verecekti! Buna eminim! Potter benim anne! Potter'ı asla Riddle ye vermem bana ait!"

Narcissa duyduğu şoku atlatmaya çalışırken Lucius ise kahkaha atmaya başladı. Narcissa sinirle geldi ve Lucius un saçını çekti.

"Gülmesene! Oğlumuz o şerefsiz ile kavga ediyor sen gülüyorsun!"

"Draco ya gülüyorum. O kadar çok benimsemişki anlatırken sinirleniyor."
Lucuis kendini zar zor durdurdu ve Draco ya baktı.

"Potter denen çocuk ile bir ilişkin olduğunda onu buraya getir ve bizimle tanıştır. Bu çocuğu tanımamız gerek."
Lucius elini kaldırdı ve ayakta duran Narcissa nın elini tutup gülümsedi. Draco da ailesine gülümsedi.

"Getireceğim baba."

•••••••••

Draco Harry in sınıfının önüne gelmişti gene. Pansy ve Blaise de onunlaydı. Riddle ile aynı yerde durmaya tahammülü bile yoktu. Öğretmenin sınıftan çıktığını görünce Draco içeri daldı. Pansy ve Blaise ise onun arkasından geliyordu.

Üçlünün içeri girdiğini gören bütün öğrenciler sınıfı terk etti. 3 kişi dışında.

Hermione kitaba o kadar çok dalmıştı ki onları farketmemişti bile. Ron gözlerini telefonundan çekmiyordu çünkü eğer çekerse yanardı. Harry ise kafasını sıraya koymuş uyuyordu. Draco bu görüntüye gülümsemeden edemedi ve onların yanlarına geldi.

"Ne okuyorsun Granger?"
Pansy Hermione bin sırasının üzerine oturmuştu. Hermione gülümsedi ve kitabın ayracını kitabın arasına koyup masasına koydu kitabını.

"Normalde çoğunlukla klasik kitaplar okurum ama bu kitap biraz farklı. Vampir bir kızın normal bir kıza olan aşkını anlatıyor."

"İlgi çekiciymiş."

"Sonra sana verebilirim Parkinson."

"Sevinirim Granger."

Blaise pencere nin olduğu tarafa geçti pencere ile sıra arasında bir boşluk vardı oraya geçince Ron un oynadığı oyuna baktı.

"Bende oynuyorum bu oyunu!"
Ron kazanmanın verdiği mutluluk ile Blaise ye baktı.

"Cidden mı?! İsmini söyle arkadaş olalım beraber oynarız!"
Blaise gülümsedi ve Ron un elindeki telefonu alıp oyun yerine kullanıcı adını yazdı ve istek attı.

"Beraber bir maç atmaya ne dersin Weasley?"

"Reddeceğimi düşünmedin umarım."

Herkes kendi halinde takılırken Draco ise Harry in sırasının önüne çömelmiş ve uyuyan Harry in yüzünü izliyordu. Mükemmel biz yüzü vardı.

Harry yavaşca gözlerini açınca Draco o hasret kaldığı zümrüt gözleri yeniden gördü. Harry, Draco yu görünce şaşırmıştı ama yerinde doğrulup esnedi ve sıranın üzerindeki gözlüğü taktı.

"Malfoy? Ne zaman geldin?"

"Daha yeni geldik."

"Geldik?"
Harry etrafına bakınca Pansy ve Blaise nin de geldiğini gördü. Onlara kısaca bir selam verdi ve yeniden Draco ya döndü.

"Sana bir şey soracaktım aslında Potter."

"Dinliyorum?"

"Bu perşembe bowling salonunda bu mallar ile gitmeye ne dersin?"
Harry gülmeden edememişti.

"Gidelim."

••••••
25 oy a yeni bölüm gelecektir