Playboy Yok Edilmeli!

24.Bölüm"Ferit cazibesi diye bir gerçekte var şimdi"

Bölüm Şarkısı;
Kenan Doğulu-Deliyim gözükara deliyim

Y/n: İğrenç bir gündü. Yine tüm akrabalarımın ölmesini istediğim bir bayramdı ve sabah sabah annemle babamın işkembeyi eve sakın getirme kavgalarını dinleyerek uyandım sldkdkksksl Dünyanın en tuhaf coğrafyasında doğmak zorunda mıydık gerçekten? Neyse iyi bayramlar şekerlerim. Herşeyi hızlandırıp final yapmak istiyorum artık o yüzden bizde geri sayıma başlayalım hadi :* Son üç!!!

------------------------------------

Kimden: Açma Şerefsiz Ferit

"Günaydın bebeğim fırının önünden geçiyorum, sana da simit alayım mı?"

Ben hafıza kaybı felan mı yaşıyordum?
(Canım o diğer hikayede burada değil) Yada ben yanlışlıkla paralel evrene felan mı geçmiştim? Çünkü benim en son hatırladığım kadarıyla benimle bunun arasında şiddetli bir kavga olmuş ve ben elime ne geçtiyse buna fırlatmış,hakaret etmiştim. Öyleyse şimdi neden böyle mesajlar atıyordu?!?!

Dün gecede iyi geceler dilemiş ve benden sağlam bir küfür yemişti zaten ama neden bu sabahta devam ediyordu? Ben okuduğum mesajı anlamlandırmaya çalışırken, beni heyecanla bekleyen tayfa homurdanıyordu.

"Eee sonra?"

"Seyran hadi ama"

İşe kızlar ile sabah hep beraber gelmiş, benim odamda çay, simit, peynir yapıyorduk. Masamın içine sıçmışlardı ama seslenmiyordum. Gitmeden temizlemezlerse çıngar çıkartırdım.

"Sonra bende dedim ki asıl bok sensin boktan bir adamsın"

"Sahi mi?"

"Bu kulaklar neler duyuyor?"

"Sahi tabi" dedim ve simitinden koca bir parça ısırarak yanağım doldurdum.
"Sonra da elime ne geçtiğiyse attım ite"

Ben kızlara neler neler anlatıyordum ama onlardan ala ala "Sahi mi?"
"Harbi mi?" den başka bir şey alamıyordum.

"Sen ona bir şeyler attın ama o sana aşk kusmaya devam etti öyle mi?"

"Aşkına sıçayım ama evet"

"Bir şey diyeceğim ya..." dedi Selcan ama demeden önce kızlar ile birbirlerine baktı.

"Aynı Ferit'den bahsediyoruz değil mi? Korhan olan Ferit'ten"

"Evet?"

"Lojistiğin playboyu olan Ferit'ten?"

"Evet? Kızlar neyine inanamadınız? Evet o Ferit'ten.Hani şu Allah'ın karakterinden alıp, bol bol kaşlarına verdiği Ferit işte"

Manyaklara bak yalan söylediğimi felan mı düşünüyorlardı sahiden?

"Abi ben şok!" dedi Ayşe yemeğe ara vererek. Elindeki simitin yarısı masaya bıraktı.

"Bende"

"Bende!"

"Neden bu kadar şok olduğunuzu öğrenebilir miyim?"

"Ya bu...çünkü Ferit bu yani?!"

Bu nasıl bir cümleydi Allah aşkına? Ne anlamam gerekiyordu bundan?

"Bir dakika bir dakika" diye araya girdi Aslı.
"Sen beni yeniden öpene kadar ne demek?!?!! Siz ne zaman öpüştünüz?"

Keşke bu kısmını anlatmasaydım bak hemen de nasıl yakalamışlardı. Cımbız ile çekmişlerdi kahpeler.Gerçi bu saatten sonra saklayıp ne yapacaktım.

"Sanırım herşey mahvolmadan önceki günü kast ediyor"

"Kaç kere öpüştünüz ki?"

"İki...hayır aslında bir ilkinde o beni öptü"