Leyanin partisinin üzerinden bir hafta geçmişti. Ve bu bi haftadır yağız ortalarda yoktu. Okula gelmemesinin sebebi galiba bendim. Bana saldırdığı için kendini suçlu hissediyo olabilir.. ama onun suçu değil ki vampir sonuçta kim olsa saldırırdı?
Şuanda leya çağan ben deniz ve ülkü okuldaydik tek eksiğimiz yağız..
"Yağızı gören olmadı değil mi?" Diye sordum. Herkes bana baktı ve leya konuşmaya başladı. "Hayır telefonlarımızı da açmıyor" dedi. Kesinlikle kendini suçlu hissediyor bu çocuk.. "bence bidaha okula gelmez" dedi çağan. Anında kaşlarım çatıldı. "Neden?" Diye sorabildim sadece. "Çünkü sana karşı suçluluk duygusu içerisinde geleceğini sanmıyorum. Senin yüzüne bakmaya cesaret edemez bidaha" dedi. Ve yine haklıydı. Diğerleri de onu onayladi..
Son derste nihayet bitmişti ve eve gelmiştim.. bu böyle olmayacak evine gidip onunla konuşmam gerek.
"Anne ben leyanin evine gidiyorum" diye seslendim anneme. Annem ordan konuşmak yerine yanıma geldi. "bu saatte mi?" Dedi. "Lütfen.. hemen gidip gelirim çok uzun durmam" dedim. "Çabuk gel ama" dedi. Bisey demeden evden çıktım. Koşarak gitmeye başladım. Birinin beni takip ettiğini hissediyodum. Arkama döndüğüm de siyah bir karaltı gördüm. "Kim var orda" korkudan sesim oldukça titremisti. Ses gelmeyince tekrar koşmaya başladım. Ama birinin beni kendine çekmesi ile duraksadım
Lanet olsun...
Yüzümü yavaşça yukarı kaldırdım. Ve gördüğüm yüz karşısında derin bir iç çektim. Çağandi. "Aptal kalp krizi geçirecektim" dedim. Büyük bir kahkaha attı. Ama sonra hemen kaşlarını çattı. "Vampirleri öğrenmene rağmen hala neden bu saatte dışarıdasin?" Dedi. Kolumu geri çektim. "Neden? senin gibiler kanımı emecek diye ben neden dışarı çıkamayim!" Dedim ama çoktan pişman oldum..
"Özür dilerim öyle demek istemedi-" lafımı yarıda kesen çağanin sesiydi. "Sorun yok haklısın zaten" dedi ve gülümsedi. "Hadi gidelim nereye gidiyordun?" Dedi tekrardan. "Yağıza.." bisey demeden yürümeye basladi bende arkasından usulca yürüdüm.
Eve gelince çağan "siz rahatca konuşun" dedi ve benim bişey dememe izin vermeden ortadan kayboldu.
Zili çalıp beklemeye başladım 1-2 dk sonra yağız kapıyı açtı beni görünce şaşırdı başta ama sonra toparldi
"Sen? Senin burda ne işin var? Bide sana saldırmama rağmen?" Dedi. "Okula gelmedin" dedim bişey demedi
"İceri geçelim" dedi ve yürümeye basladik. Koltuğa oturunca yüzümü ona döndüm. "Özür dilerim Tuana kendimi kontrol edemedim.. kanın.. o kadar güzel kokuyor ki" dedi. Yüzüme bakamiyordu "sorun değil yağız olur öyle şeyler" dedim kahkaha attı. "Olur öyle şeyler mi?" Dedi ve tekrardan gülmeye başladı..Okula gelince sirama geçtim arkaya doğru baktığım da yağızı gördüm. Burdaydi. Demekki sorun benmişim.. gelmesine sevindim.. içeriye zeynep bağırarak girdi "evet askolar yarın benim doğum günüm ve hepiniz davetlisiniz.. umarım güzel ve pahalı hediyeler alırsınız." Tam çıkacakken sınıfa tekrar döndü "hepiniz gelmek zorundasiniz" dedi ve çıktı. Bizimkilere döndüm. "Gidecek miyiz?" Dedim. "Zorundasınız dedi mecbur gidecez yani" dedi ülkü. Ofladim. "Bide asko ne ya ? Tam bi pick me bu kız iyy" caganin dediğine hepimiz güldük