38. bölüm

88 10 3
                                    

çığlıklar git gide artıyordu. ne yapacağımı şaşırmıştım annemin ve babamın yardıma ihtiyacı vardı.

koşarak odadan çıktım ve aşağı indim. herkes salondaydi hızlıca montumu üzerime geçirdim ve koşarak dışarı çıktım.

"anne baba!" diye bağırdım

"Tuana yardım et" dedi babam.

ayağım kaydı ve yere düştüm. tekrar kalktım ama bu sefer bi güç beni tuttu. bu Çağandi.

"Tuana sakin ol" dedi.

"bırak beni annemin ve babamın yardıma ihtiyacı var" dedim. herkes bana bakıyordu. kimse yardım etmiyordu neyi vardı bunların?

tekrar çığlık duydum

"Tuana" dedi annem.

"nerdesiniz" diye bağırdım.

"Tuana burda kimse yok" dedi leya.

ne demek kimse yoktu? annem ve babam bağırıyordu.

"nasıl kimse yok çığlık atıyorlar" dedim.

Çağan bana döndü beni hafifçe omzumdan ittirerek yere otutturdu. ve kendi de oturdu.

"bak Tuana şuan sana neler oluyor. ya da ne çığlığı duyuyorsun bilmiyorum. ama burda inan hiç kimse yok. eğer bir çığlık duyduysan bunu senden önce biz duyardık" dedi.

ne demeye çalışıyordu.

"bak işte hala devam ediyor çığlıklar. annem ve babam benden yardım istiyor" dedim ağlayarak.

Çağan bana sarıldı. "sakin ol. bişey olduğu yok. annen ve baban gayet iyi" dedi.

bi süre dışarıda oturduk. "içeri girelim mi artık" dedi ülkü.

hepimiz içeri girip salona geçtik.

"daha iyi misin" dedi yağız Başımı salladım. "sesler yok oldu" dedim.

ayağa kalktığımda diğerleri de benimle birlikte ayağa kalktı.

"noldu iyi misin" dedi Aysima. "iyiyim odaya cikicam" dedim. herkes derin bi nefes aldı. "noluyor sana" dedi Aysima. "bilmiyorum" dedim ve koşarak odama çıktım.

yatağa girdim ve uyumaya çalıştım ama uyku tutmuyordu.

bi anda karşımda annemi gördüm.

"neden yardım etmedin" dedi. gözlerimi kapattım.

hayır bu gerçek değildi. bu gerçek olamaz.

gözümü açtığımda kimse yoktu. odamdan çıktım ve aşağı indim. herkes odasına çıkmıştı.

koltuğa oturup başımı ellerimin arasına aldım. lamba yanınca başımı kaldırdım. gelen Çağandi.

"iyi misin" dedi. "değilim" dedim. yanıma oturdu. ve bana sarıldı. "herşey geçecek. sana ne olduğunu bilmiyorum ama gerçekten herşey geçecek." dedi. "umarım" dedim.

gözümü açtığımda sabah olmuştu ve odamdaydim. dün galiba Çağanin yanında uyuya kalmıştım ve oda beni taşımıştı. telefonumu alıp saate baktım saat öğlen 3 tü oha diye bağırdım.

aşağı indiğimde kimse yoktu bi kere de evde olsalar diye geçirdim içimden. montumu giyip dışarı çıktım kapıyı açar açmaz şok oldum. çünkü kar yağmıştı. ve her yer bembeyazdı.

kapıyı kapatıp dışarı çıktım ama kafama kar topu yememle arkamı döndüm. yagizdi. bende elime kar alıp ona attım.

"acıttı" dedi güldüm. birlikte arka bahçeye gittik bizimkiler oradaydı. ayağım kayınca yere düştüm. herkes kahkaha attı. ayağa kalktım.
"komik m"  lafimi bitiremeden

tekrar yere düştüm.

yine güldüler. ülkü vampir hızıyla yanıma geldi ve beni kaldırdı.

"sakar" dedi. gülüştük.

dışarısı çok soğuktu. "içeri mi geçsek çok soğuk" dedim. "geçelim" dedi leya.

içeri geçip oturduk. 10 dakika sonra erkeklerde geldi. sohbet ediyorduk. mutluydum taaki annemi ve babamı tekrar karşımda görene kadar.

hızlıca gözlerimi kapattım.

"bu gerçek değil" dedim. "ne gerçek değil" dedi yağız. "hiç. hiç bişey" dedim. dünkü olanlardan sonra bide bunu soyleyemezdim. delirdigimi dusuneceklerdi.

"hava alcam biraz" dedim. ve dışarı çıktım. olabildiğince hızlı koştum. uzaklaşmak istiyordum bu seslerden hâlâ sağdan soldan yardım çığlığı geliyordu. ama bu sefer sadece annemin ve babamın değil herkesin sesini duyuyordum.

herkes benden yardım istiyordu.

arkamı döndüğümde ev artık gözükmüyordu. bir yere oturup bekledim.

ne kadar süredir burdaydim bilmiyordum. ama hava kararmıştı bile. ve ben çok usumustum. ayağa kalktım artık sesler yoktu.

nerden geldiğimi idrak etmeye çalıştım. ama edemiyordum. evin yolunu unuttum. nerden geldim ben?

telefonum da yoktu. lanet olsun. napcam şimdi. yavaş yavaş yürümeye başladım.

"sesimi duyan var mı" dedim.

kimse yoktu tabi

yürürken bi ayak sesi duydum ve durdum. kimdi bu? vampir olabilir miydi. korkmustum. geriye doğru giderken biri beni hızla kendine çekti. üzerine düştüm.

"özür dilerim" dedim.

"Tuana" dedi.

"Çağan" dedim.

üzerinden kalkmaya çalışırken tekrar düştüm bu sefer daha yakındık.

Çağan vampir hızıyla beni ayağa kaldırdı. ve ellerimi tuttu.

"donmuşsun. neden dışarı çıktın" dedi.

"bilmiyorum"  dedim.

"iyi misin" dedi.

"hayır" dedim.

"anlat" dedi.

"karşımda annemi ve babamı gördüm" dedim. "nasıl yani" dedi. "bilmiyorum bianda karşımda beliriyolar" dedim.

"yani halüsinasyon mu görüyorsun" dedi. "galiba" dedim.

"çığlıklar, halüsinasyonlar..." dedi.

"evet" dedim.

"sana ne olduğunu sanırım biliyorum" dedi.

Esrarengiz KasabaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin